Şti. ile arasında üçüncü şahıs olan müvekkili ... ... lehine sözlü bir sözleşme akdedildiğini, bu sözleşme kapsamında müvekkili ...'un aracını davalı şirkete bedelsiz olarak devretmeyi, bu devir işleminin gerçekleştirilmesi amacıyla ...'a vekaletname ile yetki vermeyi taahhüt ettiğini, 09.12.2014 tarihinde müvekkili ... tarafından ... plaka sayılı Bmw marka aracın davalı şirkete bedelsiz olarak devri için ...'a vekaletname ile yetki verildiğini, 11.01.2015 tarihinde davaya konu Volkswagen marka, 2014 model Tiguan 1.4 TSI BMT 160 PS Cup DSG tipi aracın ... ...'nin zilyetliğine ve kullanımına bırakılmasından kısa bir süre sonra 15.01.2015 tarihinde davalı ...'a ait aracın davalı şirkete devrinin yapıldığını, bu tarihten itibaren aracın müvekkili ... ... tarafından malik sıfatıyla zilyet hukuki durumunda kullanıldığını belirterek, üçüncü kişi lehine yapılan sözleşme nedeniyle aracın mülkiyetinin ... ...'...
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; taraflar arasında adi satış sözleşmesi imzalandığı, müvekkilinin aracın satışı konusunda davacı tarafa noterde vekaletname verdiği, davacının araç bedeli olarak müvekkiline 20.000-TL verdiği, müvekkilinin de davacıya 20.000-TL'lik güvence senedi verdiği, müvekkili ile Mustafa Saraç arasında mevcut anlaşmazlık sebebiyle araç üzerine tedbir kararı konulduğu bu sebeple davacının aracı almaktan vazgeçtiği ve müvekkilinin 20.000-TL olan araç bedelini davacıya teslim ettiği ve bu hususun sözleşme arkasında mevcut olduğu, daha sonra aracın icra marifetiyle satıldığı ve davacı tarafından dava bedeli olan 9.275,00-TL bedelle satın alındığı, dolayısıyla davacının davalıdan bir alacağının olmadığı; yine adi satış sözleşmesinin tarihinin 31/01/2003 olduğu ve beş yıllık zamanaşımının dolduğu, adi sözleşmeye dayanılarak yapılan araç satış sözleşmesinin hukuki kıymetinin olmadığı belirtilerek açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Noterliği ... tarih ve ... yevmiye nolu ihtarname ile müvekkilinin şirketin sözleşme gereği üzerine düşen tüm borç ve yükümlülükleri eksiksiz olarak yerine getirdiğini, kiralanan traktörün mülkiyetinin sözleşme uyarınca müvekkili şirkete devri gerektiğinin ihtar edildiğini, karşı tarafa tebliğ edilen bu ihtarnameye bir cevap verilmediği gibi kiralanan traktörün mülkiyetinin devri adına karşı tarafın herhangi bir girişimde de bulunmadığını, müvekkili şirketin sözleşme uyarınca satın alma hakkını kullanmasına karşın karşı tarafın haksız tutumu karşısında kiralananın mülkiyetinin devralamamış olduğundan mağduriyetinin olduğunu, tüm bu nedenlerden dolayı davanın kabulü ile; 2008 model ... marka, ... plakalı , ... şasi nolu traktörün mülkiyetinin müvekkil şirkete ait olduğunun tespitini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece trafik tescil şube müdürlüğünde tescil ettirme işlemi idari nitelikte olup, davacının müracaatı üzerine idare tarafından talebin reddi halinde davacının idari yargıda dava açma hakkı olduğu, trafik tescil şube müdürlüğünde tutulan kayıtların yasada öngörülen kayıtlardan olmadığı, kaydın iptali ile davalı adına hükmen tescil talebinin adli yargı görevinde bulunmayıp, idari yargının görevinde bulunduğu gerekçesi ile dava dilekçesinin yargı yeri yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık taraflar arasındaki araç satışı iddiasına dayalı araç mülkiyetinin tespiti ve tescili istemine ilişkin olup, niteliği itibariyle davanın adli yargının görevine girdiği gözetilmeksizin somut olaya uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
mirasçı haline geldiği, mirasçı T5'nin katılmadığı araç temlikinin geçersiz olduğunu belirterek satış işleminin iptali ile araç mülkiyetinin muris Hüseyin Avni Bere adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 18/12/2012 gün ve 2010/172-2012/762 sayılı kararı reddeden Daire’nin 09.12.2013 gün ve 2013/7470 - 2013/22392 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili, müvekkiline ait şirket hissesinin ve bir aracın davalıya devri için davalı ile 24.11.2004 tarihli sözleşme imzaladıklarını, sözleşme uyarınca aracın kredi borcunun da davalı tarafından ödenmesi gerekirken ödenmediğini, bu hususta girişilen icra takibinin davalının haksız itirazı sonucu durduğunu ileri sürerek, itirazın iptalini talep ve dava etmiştir....
Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2- Davalının diğer temyiz itirazına gelince; Dava, araç mülkiyetinin tespiti ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....
Taraflar arasında düzenlenen Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi ile, davalı firma tarafından yapımı gerçekleştirilen ...sayılı taşınmaz üzerinde yapımı süren inşaatta yer alan ...no.lu bağımsız bölüm taşınmazın davacıya 600.512,00 TL bedel ile satışına dair sözleşme olup bir taşınmazın devri hükümlerinin Borçlar Kanunu gereği ancak tapuda resmi şekilde yapılabileceği ancak gayrimenkul mülkiyetinin devri sonucunu doğuran sözleşmelerin bu şeklide kat karşılığı inşaat sözleşmeleri ile yapımı söz konusu olduğunda müteahhit firma tarafından 3. Kişilere ileride devri yapılmak üzere başlangıçta belirli bir bedel karşılığında ve belirli vadelerle ödenmek koşuluyla gayrimenkul satış vaadi sözleşmeleri yapılması yasal olanağı bulunmakta olup bu sözleşmelerin de BK.md 29 gereği gayrimenkul mülkiyetinin devri sonucunu doğuran sözleşmeler gibi noter resmi senedi ile yapılması ve imzaların noterlikçe tasdik edilmesi zorunlu olup bu sözleşmenin geçerlilik şartını oluşturmaktadır....
Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 30 uncu maddesine göre verilen idari para cezaları ile geçiş ücreti borcu bulunmadığının tespit edilmesi ve taşıt üzerinde satış ve/veya devri kısıtlayıcı herhangi bir tedbir veya kayıt bulunmaması ve trafikten çekilmiş veya çekilecek araçlar hariç olmak üzere geçerli bir araç muayenesi bulunması halinde, araç sahibi adına düzenlenmiş araç tescil belgesi veya tescile ilişkin geçici belge esas alınarak, bu belgelerin zayi olduğunun anlaşılması halinde ise trafik tescil kayıtları esas alınarak noterler tarafından yapılır. .... tarafından yapılmayan her çeşit satış ve devirler geçersizdir İş makinelerinin satış ve devirleri ise araç üzerinde satış ve/veya devri kısıtlayıcı herhangi bir tedbir veya kayıt bulunmaması halinde, araç sahibi adına düzenlenmiş tescil belgesi esas alınarak noterler tarafından yapılır. Satışa veya devir işlemine ilişkin belgenin bir sureti üç iş günü içerisinde tescilini yapan ilgili kuruluşa gönderilir." ......
Bu belgeler noterce onaylanarak bir sureti araç sahibine verilir, bir sureti ise satış sözleşmesi ve satışta kullanılan araç tescil belgesi veya tescile ilişkin geçici belge ile birlikte noterde muhafaza edilir. Araçların satış veya devirleri, tescile ilişkin geçici belge düzenlenmesi sırasında noterler tarafından yapılacak işlemler ve araç tescil belgesinin düzenlenmesi ile araç sahiplerine teslimine ilişkin usul ve esaslar Emniyet Genel Müdürlüğünce belirlenir. Yeni malik adına yapılacak tescil nedeniyle düzenlenmesi gereken değerli kağıtların bedelleri, satış veya devir esnasında noterler tarafından tahsil edilir. Satış veya devri yapılacak aracın sefer görev emri bulunması halinde, noterce yeni malike gerekli tebligat yapılır ve tebliğ edilen sefer görev emrinin bir sureti aracın görevlendirildiği il afet ve acil durum müdürlüğüne gönderilir....