Asliye Hukuk Mahkemesince, istemin tapu kaydının oluşturulduğu Kadastro Mahkemesi dosyasında incelenmesi gerektiğinden söz edilerek görevsizlik kararı verilmiştir. Yalova Kadastro Mahkemesi ise davacının açmış olduğu davanın 3402 sayılı Kadastro Kanunundan kaynaklanmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Dava kesinleşmiş kadastro tutanağı üzerindeki şerhlerin silinmesi istemine ilişkindir.Taşınmazın mülkiyetine yönelik olmayan tapu kaydındaki şerhlerin silinmesi istemine ilişkin uyuşmazlığın genel hükümlere göre Yalova 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Yalova 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 25.12.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ın da anılan belediyede tamirci ve işçi olarak çalışmakta oldukları, sanıkların akaryakıt veresiye fişlerine fazla miktar yazıp, aradaki miktarın fazladan ödenmesine sebebiyet vererek belediyeyi zarara uğratmaları eylemi ile ilgili olarak hizmet nedeni ile emniyeti suistimal ve özel belgede sahtecilik suçlarından kamu davası açılmış ise de; sanıkların eylemleri ile ağır ceza mahkemesinde haklarında kamu davası açılan sanıkların eylemlerine iştirak etmiş olmaları ve suçun vasfının değişmesi ihtimalinin bulunması, dolayısıyla iki dosya arasında hukuki ve fiili irtibat bulunmasının söz konusu olması nedeniyle, mahkemece bu husus göz önünde bulundurulup anılan dosya celbedilip incelenerek sanıklar hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 Sayılı Yasanın 8...
Mezkur ihbarnamede; 5352 sayılı Adlî Sicil Kanunu'nun geçici 2. maddesinin 2. fıkrası uyarınca arşiv kaydının silinmesine karar verilmiş ise de, karar tarihinden önce 11/04/2012 tarihli ve 28261 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6290 sayılı Adlî Sicil Kanunu ile Sporda Şiddet ve Düzensizliğini Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 12. maddesinin 1. fıkrası (b) bendi ile arşiv kayıtlarının silinmesi koşullarının yeniden düzenlendiği, kaldı ki yapılan değişiklikle arşiv kayıtlarının silinmesi işleminin Adlî Sicil ve istatistik Genel Müdürlüğünce yapılacağının hükme bağlandığı, öte yandan 5352 sayılı Adlî Sicil Kanunu'nun geçici 2. maddesinin 2. fıkrası uyarınca "Birinci fıkra gereğince işlem yapılarak arşive alınan kayıtlar hakkında, 3682 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinde öngörülen sürelerin dolduğu veya ertelenmiş olan hükmün esasen vaki olmamış sayıldığı hallerde bu tarih esas alınarak, Anayasanın 76 ncı maddesi ve özel kanunlarda sayılan suç...
Yönetimi, çekişmeli taşınmazın kesinleşen tahdit içinde kaldığı iddiasıyla tapu kaydının iptali, orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescili, elatmanın önlenmesi ve beyanlar hanesindeki haciz şerhleri ile 3. kişi veya kurumlar lehine konulan tüm şerhlerin silinmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline ve davalının elatmasının önlenmesine, Ziraat Bankası Genel Müdürlüğü davada taraf gösterilmediğinden, lehine konulan şerhin silinmesi isteminin reddine karar verilmiş; Orman Yönetimi tarafından şerhe yönelik temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 08.12.2011 gün ve 15090-14330 sayılı kararı ile hüküm bozulmuştur....
silinmesi koşullarının yeniden düzenlendiği ve anılan Kanun'un geçici 2. maddesi uyarınca arşiv kayıtlarının silinmesi işleminin Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yapılacağının hükme bağlandığı nazara alındığında, 11/04/2012 tarihinden itibaren adli sicil ve arşiv kayıtlarının silinmesi işleminin münhasıran Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde, Kabule göre de, adı geçen sanığın nitelikli yağma suçundan almış olduğu mahkumiyet kaydının, atılı suçun niteliği gereği sanık hakkında hak yoksunluğuna sebebiyet verdiği, 5352 sayılı Kanun'un geçici 2. maddesinin 2. fıkrası yollamasıyla, aynı Kanun'un 12/1-b maddesi gereğince arşive alınma koşullarının oluştuğu tarihten itibaren, anılan Kanun'un 13/A-1-a-b maddesindeki koşullar yerine gelmek suretiyle yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı alınması koşulu ile 15 yıl, yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı alınmaksızın 30 yıl geçmesiyle arşivden silinebileceği...
Sulh Ceza Hakimliğinin 21/09/2000 tarihli ve 2000/364 esas, 2000/1039 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, hükümlünün adli sicil ve arşiv kaydının silinmesine yönelik talebinin kabulüne ilişkin Ankara 31....
Ceza Dairesinin 26/05/2005 tarih, 2003/13417 Esas ve 2005/5342 Karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleşmesini müteakip, hükümlünün sabıka kaydının silinmesi talebinin kabulü ile adli sicil arşiv kaydının adli sicil arşiv kayıtlarından çıkartılmasına ilişkin Dargeçit Asliye Ceza Mahkemesinin 02/04/2018 tarih, 2001/70 Esas ve 2002/37 sayılı ek kararına karşı Adalet Bakanlığı'nın 26/03/2019 gün ve 94660652-105-47-2223-2019-Kyb sayılı Kanun Yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 03/04/2019 tarih ve 2019/34895 sayılı tebliğnamesiyle Dairemize gönderilmiştir....
Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen, 04/03/2014 gün ve 2005/1074 E 2007/1104 K sayılı kararın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4.fıkra (d) bendinin verdiği yetkiyle; 6352 sayılı Kanun'un geçici 2/2 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/4-a maddeleri uyarınca sanık hakkında CEZA VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, adli sicil kaydının silinmesi işlemlerinin bilgi verilmesi halinde Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü tarafından yapılacağından bu hususta herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına, 17/05/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Köyü 555 parsel sayılı taşınmazın geldisi olan kadastro parsellerinin, tapu kaydının 3573 Sayılı Yasa hükümlerine göre oluştuğunu, tapu kaydının oluştuğu tarihteki mevzuata göre tapu kaydının beyanlar hanesine “3573 sayılı Yasa kapsamında olup, veriliş amacı dışında kullanılamaz, miras dahil bölünemez, veriliş tarihindeki yüzölçümü küçültülemez, aksi taktirde Hazinece geri alınır” şeklinde şerh konulduğunu, 3573 Sayılı Yasada, 4086 Sayılı Yasa ile yapılan değişiklikten sonra, bu şerhin yasal dayanağı kalmadığını, bu nedenle tapu kaydının beyanlar hanesine bu yönde konulan şerhin silinmesini istemiş, tapunun beyanlar hanesinde yer alan taşınmazın 6831 Sayılı Yasanın 2/B maddesi gereği Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı yönündeki şerhin silinmesi istemiyle açılan davayı takipsiz bırakmış, mahkemece, 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı yönündeki şerhin silinmesi istemiyle açılan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına...
ne hissedar olarak yıllar önce ortak olduğunu, ortakları ile anlaşamadığından mütevellit terkini verdiğini, üzerinden düşmesi gerekirken halen Ticaret Odası kaydının devam ettiğini, yıllar önce açılan bu şirket ile 2005 yılından bu yana herhangi bir fiili ve resmi irtibatının olmadığını, Ticaret Odasından kaydının silinmemiş olmasının kendisini mağdur ettiğini beyanla Ticaret Odasındaki kaydının silinmesini talep ve dava etmiştir....