İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 18/02/2020 NUMARASI : 2016/615- 2020/41 DAVA KONUSU : SPEK Tespiti KARAR : Taraflar arasındaki SPEK tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece verilen karara karşı davacı vekili, davalı Kurum vekili ve davalı T5 vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü....
Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Davacı hizmet tespiti ile işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Mahkemece işçilik alacaklarına ilişkin dava tefrik edilerek ayrı esasa kaydedilmiş ve davanın kabulüne karar verilmiştir. Hizmet tespitine ilişkin davada verilen karar ise temyiz edilmiş olup halen kesinleşmemiştir. İş yargılamasında çalışma olgusunu ve hizmet süresinin, kısaca kıdemini ispat yükü, genel ispat kuralı gereği iddia eden işçiye aittir. İşçi açılan işçilik davası sırasında hizmet süresinin tespiti ile ilgili olarak işçilik alacaklarından bağımsız olarak hizmet tespiti davası açmış olabilir. Bu durumda hizmet süresine bağlı işçilik alacakları davasının sonuçlanması, hizmet tespiti davasının sonucuna bağlıdır. Bu nedenle hizmet tespit davasının bekletici mesele yapılması gerekir. Somut olayda, davacı işçinin işyerindeki hizmet süresi uyuşmazlık konusudur....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 07/10/2021 NUMARASI : 2020/103 2021/101 DAVA KONUSU : Spek tespiti KARAR : Taraflar arasındaki spek tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının T5 İşletmeleri Kırka Bor İşletme Müdürlüğünde çalıştığını, Eskişehir 1. İş Mahkemesi'nin 2015/751 Esas ve 2016/476 Karar sayılı ilamı ile hüküm altına alındığı belirtilen maaş farkı alacağı ve ilave tediye ücretinin malüllük, yaşlılık ve ölüm sigortası sigorta prime esas kazanç miktarına hak kazandığını, akabinde icra takibi başlatıldığını, Eskişehir 8....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; "Somut olayda, gerek iş teftiş raporunda gerekse kurum kayıtlarında ödenen ancak bordroya ve SPEK tutarına dahil edilmeyen bir fazla çalışma ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücretinden bahsedilmemektedir. İleri sürülen iddia ücret, fazla çalışma ücretinin sigortalılara eksik ödendiği iddiasıdır. 5510 sayılı yasaya göre SPEK dahil olan tutarlar ödenmiş veya ödenmesine karar verilerek sonradan ödenen tutarlardır. Uyuşmazlıkta geçmişte yapılan ve bordrolara yansıtılmayan bir ödeme bulunmamaktadır. Dolayısıyla varlığı henüz kesinleşmeyen bir alacak bulunduğu iddiasıyla bu miktarlar için Kurumca aylık prim hizmet belgesi istenmesine yönelek kurum işlemi hatalı olup, davanın kabulüne yönelik mahkeme kararı yerinde olmuştur." gerekçeleriyle, "Davalı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nin 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine" karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 11/11/2021 NUMARASI : 2021/145 2021/60 DAVA KONUSU : Hizmet ve Spek Tespiti KARAR : Taraflar arasındaki hizmet ve spek tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece verilen karara karşı davalı T3 vekili ve davalı T9 tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü....
KARAR : Ret Taraflar arasındak sigorta primine esas kazançlarının tespiti davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir....
Kuruma ödenmesi gereken sigorta primlerinin hesabında gerçek ücretin/kazancın esas alınması gerekmekte olup hizmet tespiti davalarının kamusal niteliği gereği, çalışma olgusu her türlü kanıtla ispatlanabilmesine karşın ücret konusunda aynı genişlikte ispat serbestliği söz konusu değildir ve değinilen maddelerde yazılı sınırları aşan ücret alma iddialarının yazılı delille kanıtlanması zorunluluğu bulunmaktadır. Ücret tutarı maddede belirtilen sınırları aştığı takdirde, tespiti gereken gerçek ücretin; hukuksal geçerliliğe sahip olarak düzenlenmiş bulunmaları kaydıyla, sigortalının imzasını içeren aylık ücreti gösteren para makbuzları, banka kayıtları, ticari defter kayıtları, ücret bordroları gibi belgelerle kanıtlanması olanaklıdır....
K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalıların tüm, davacının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, davacının 01.05.1978 - 30.04.1981 tarihleri arasında davalı işverene ait işyerinde geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, davacının davalılar murisi yanında 01.05.1978 tarihinde 1 gün SPEK taban ücretiyle çalıştığının tespitine, davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine karar verilmiştir. Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3. maddesinin 2. fıkrası, "Müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur." hükmünü getirmiştir....
K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre tarafların, aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, davacının 01/10/1992-01/04/2005 tarihleri arası sigorta primine esas ücretin belirlenmesi, emekli aylığının yeniden belirlenecek SPEK kazanca göre tekrar hesaplanması ve eksik yatırılan aylıklarında ödenmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, yazılı olduğu şekilde davacının en son aylık brüt 1.586,67 TL üzerinden istemin kabulüne karar verilmiş ise de, bu sonuca eksik araştırma ve inceleme sonucu varılmıştır. Bu tür hizmet tespitine yönelik davaların kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği, Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş ictihadı gereğidir....
Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinin 2015/389 Esas, 2017/455 Karar sayılı dosyasında görüldüğünü, son aylık ücretinin 1.219,13 TL olarak tespit edildiğini ve işçilik alacakları ile tazminatlarını bu rakam üzerinden aldığını, müvekkilinin sigortaya bildirilen primlerin gerçek ücret üzerinden yatırılmadığını ve bu nedenle maddi zarara uğradığını, düşük gelir bağlandığını belirterek müvekkilinin davalı şirket bünyesindeki hizmet süresine ilişkin SGK primlerine esas kazanç ve eksik ödenen Sosyal Sigorta primlerinin miktarlarının tespiti ile 01/12/2011 tarihinden itibaren bağlanan sürekli iş göremezlik gelirinin aldığı gerçek ve yüksek ücrete göre yeniden hesap edilerek 01/12/2011 tarihinden itibaren farkları ile birlikte müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....