un mevcut nüfus kaydının iptali ile ... ve... çocukları olarak nüfusa tesciline karar verilmiştir. 1-Dosyada toplanan bilgi ve belgelerin incelenmesinden, davada...'un annesinin ... ..., babasının... olduğu halde, nüfus kaydında babası ..., annesi ise ... gibi tescil edildiği bildirilerek, adı geçenin nüfus kaydındaki anne ve baba adlarının iptali ile gerçek anne ve babası olan ... ve... olarak düzeltilmesinin istendiği anlaşılmıştır. Bu nedenle ortada birbiriyle bağlantılı iki ayrı dava vardır. İlki mevcut nüfus kaydındaki anne ve baba kaydının iptali, ikincisinin ise gerçek anne ve baba üzerine kayıt istemidir. Bir davada maddi olguları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirmesi ise hakime aittir....
Bu doğru kayıt, daha sonra açılan bir dava, soybağının reddi veya sonradan evlenme yoluyla soybağına itiraz veya tanımaya itiraz veya tanımanın iptali yahut da Af Kanunları ile yapılan nesep düzeltmeye itiraz ile teknik olarak bir yanlışlığa dönüştürülmektedir. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur. Hal böyle olunca, davacı anne ile doğum tarihinde evli olmayan baba N.. E.. ile küçük arasında soybağı kurulacağından, baba yönünden, davanın soybağı davası olarak nitelenmesi gereklidir. Soybağına ilişkin hükümler 4721 sayılı Türk Medenî Kanunun 282. maddesi ve devamında düzenlenmiş olup Aile Mahkemelerinin görevi kapsamındadır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde düzenlenen nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına ise asliye hukuk mahkemesinde bakılır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davada ... 2.Asliye Hukuk ve ... 2.Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, nüfusta kayıt düzeltilmesi istemine ilişkindir. ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın küçüğün gerçek anne ve babasının tespiti ile anne hanesine kaydının yapılmasını amaçlayan soybağının düzeltimi davası olduğunu bildirerek görevsizlik kararı verilmiştir. ... 2.Aile Mahkemesi ise, davanın soybağının reddi ya da babalığa hüküm davası olmayıp kayıt düzeltim davası olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
Kakül isimli kişiyle evlilik dışı beraberliğinden dünyaya geldiğini belirterek, küçük ... müvekkili ile eşinin çocukları olmadığının tespiti ile nüfus kaydında meydana getirilen karışıklığın giderilmesi ve nüfus kaydının düzeltilmesini istemiştir. Dava bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp, gerçeğe aykırı olarak hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medeni Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 22.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
‘ın gerçekte “.....” ile “...” gayriresmi birlikteliğinden doğduğu halde, annesi ...’nin babası ve annesi olan davalılar...ve ..... üzerine nüfusa kayıt ettirildiği iddia edilerek nüfus kaydının iptali ile gerçek duruma uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi talep edilmiştir. Dosya kapsamına göre, küçük ...‘ın gerçek anne ve babasının amca çocukları olduğu anlaşıldığından, başka deyişle küçük ...’ın nüfus kaydında üzerine yazıldığı... ile gerçek baba olduğu idda edilen .....‘ın amca–yeğen olduğu nalaşıldığından, davanın kabul edilmesi halinde küçüğün nüfus hanesi değişmeyeceğinden, uyuşmazlığın soybağına ilişkin olduğundan söz edilmez. Hal böyle olunca, somut uyuşmazlığın nüfus kaydında düzeltim niteliğinde olduğu ve nesep davası olmadığı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 25/12/2013 gün ve 2013/18-464 esas 2013/1698 karar sayılı ilamıyla da benimsenmiş olup, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nüfus Kayıt Düzeltimi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunundan kaynaklanan nüfus kayıt düzeltilmesi istemine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 29.01.2007 tarihli kararının 1. maddesi de gözetilerek inceleme görevi Yargıtay 18. Hukuk Dairesine aittir. Ancak Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 27.5.2010 tarihinde görevsizlik kararı vermiş olup, Daireler arasındaki görev uyuşmazlığını gidermek üzere dosyanın Yargıtay Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu'na gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu'na gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.22.06.2010(Salı)...
Aile Mahkemesi tarafından ise, "Baba adının Şahmeran olarak düzeltilmesi istemi yönünden davanın soybağına ilişkin bulunduğu belirtilerek, bu talebe ilişkin dava tefrik edilerek mahkemenin ayrı esasına kaydedilmiş; geriye kalan nüfus kayıtlarında düzeltim yapılması talepleri yönünden ise asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle" mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir. Somut olaya gelince, davaya konu çocuk Sibel'in doğduğu tarihte, iddia olunan anne ve babanın evli olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda dava, anne adının değiştirilmesi ve baba adının nüfus kaydından silinmesi talepleri yönünden, "gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi" davası, baba adının Şahmeran olarak yazılması talebi yönünden "soybağı" davasıdır. Mahkemece, soybağına ilişkin talep yönünden dosya tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmiş; eldeki dava "hatalı nüfus kaydının düzeltilmesi" talebinden ibaret kalmıştır....
Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı, babasının "...." olduğunun tespitini ve bu hususun nüfus kaydına işlenmesini talep etmişlerdir. ...Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın soybağına ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... Aile Mahkemesi ise, uyuşmazlığın nüfus kaydında düzeltim niteliğinde olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Dosya kapsamı incelendiğinde davacı ...'nun nüfus kayıt örneğinde 1989 yılında 1292 (...), 229, 31, 1 İlçe, cilt, hane, sıradan nakil geldiğinin anlaşıldığı, davacı H.. U..'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davada ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi ile ... 2. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davacının nüfus kaydında aralarında babasının da bulunduğu dedesinin nüfus kaydında gözükmeyen şahısların dedesi ve dedesinin eşi adlarına nüfusa kayıt ve tescili istemine ilişkindir Asliye Hukuk Mahkemesi, davanın nesebin düzeltilmesi istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Aile Mahkemesi ise, davacının dedesi ve eşi ile çocukları arasında bağ kurulmasıtalebinin soybağına ilişkin olmadığı, nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacı babası ... ve dedesi ...'...
ın aynı zamanda ... vatandaşı olması nedeniyle her iki ülkede farklı iki soyadı taşıdığını, kendi soyadının ise pasaportta ve nüfus kayıtlarında farklı yazdığını belirterek eşinin her iki soyadını birlikte kullanmak ve kayıtlar arasındaki farklılıkların giderilmesi talebiyle dava açmıştır. Dava, bu niteliğiyle itibariyle aile hukukuna ilişkin bir dava olmayıp, hatalı yapılan ve gerçeğe uygun olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK’nun 22. ve 23. maddeleri gereğince ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 03.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....