Baba ile çocuk arasında evlilik içinde doğmaya, babalık karinesine (TMK mad. 285), dayalı olarak hukuken kurulmuş bulunan soybağı ilişkisinin ortadan kalkması ancak soybağının reddi ile söz konusu olabilmektedir. Soybağının reddi davasının başarıya ulaşarak çocuk ile babası arasındaki soybağının ortadan kalkması sonucunda çocuk, baba yönünden soybağı bulunmayan çocuk statüsüne girer....
Baba ile çocuk arasında evlilik içinde doğmaya, babalık karinesine (TMK mad. 285), dayalı olarak hukuken kurulmuş bulunan soybağı ilişkisinin ortadan kalkması ancak soybağının reddi ile söz konusu olabilmektedir. Soybağının reddi davasının başarıya ulaşarak çocuk ile babası arasındaki soybağının ortadan kalkması sonucunda çocuk, baba yönünden soybağı bulunmayan çocuk statüsüne girer....
Dosyadaki bilgi ve belgelerden,davacı ... ile davalı ... oğlu olarak nüfusa kayıtlı 23.02.2006 doğumlu ....un biyolojik babasının davalı ... olduğu bildirilerek...ın mevcut soybağının reddi ile ...'ın babalığına hükmedilmesini talep etmiş, Mahkemece mevcut soybağının müstakil bir dava ile reddi sağlanmadan babalık davasının görülemeyeceğinden asıl dava ve birleşen davalar reddedilmiş ise de; davada soybağının reddi,babalık hükmü,nafaka ve maddi manevi tazminat talep edilmiştir....
Hazal'ın kendi kızı olduğunu beyan ettiği, çocuğa kayyum olarak kurum personeli Osman Babat'ın atandığı, davanın kurum vekili tarafından açılması, kayyım tarafından usulüne uygun açılmadığı gerekçesiyle usulden reddine karar verildiği, kayyum Osman Babat'ın ödenek beklediğini ödenek geldiğinde soybağının reddi davasını kanunen açmalarının mümkün olmaması ve babalık davasından önce soybağının reddi davası açıldıktan sonra müvekkilin babalık davası açacağının kendilerine bildirildiğini, çocuğun Azerbaycan'a gönderilip gönderilmemesi ve koruyucu ailede kalıp kalmaması konusunda bakanlığın görüş istediğini bu nedenle soybağının reddi davasını beklemeden babalık davası zorunluğunun doğduğunu, müvekkilin küçüğün babası olduğunu, bu nedenle küçüğün babası olarak tanınmasına izin verilmesini dava ve talep etmiştir....
Dava, soybağının reddi davası olup, davacı tarafından davayı açıp takip eden Av....'ya verilen vekaletname genel nitelikte olup soybağının reddi davası için özel yetki içermediği anlaşılmıştır. Soybağının reddi davası, şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğindedir. Davanın vekil eliyle açıldığı hallerde, vekile bu konuda özel yetki verilmiş olması gerektiğinden (HMK mad.74), davacı adına soybağının reddi davası açan Av....'nın vekaletnamesindeki bu husustaki eksikliğin tamamlanması için uygun süre verilmesi veya asilin yapılan işlemleri kabul ettiğini dilekçeyle mahkemeye bildirmesinden, 2. Davacı ...'in vukuatlı aile nüfus kayıt örneği ile nüfusa tesciline dayanak doğum tutanağının ilgili nüfus müdürlüğünden getirtilmesinden, Sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın İstanbul Anadolu 4. Aile Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 31.10.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 301. maddesi kapsamında ergin çocuk tarafından açılan babalığın tespiti istemine ilişkin olup, baba olduğu iddia edilen ... ölü olduğu için mirasçıları aleyhine açılmıştır. Kamu düzeni ile yakından ilgili olan soybağının tespiti davalarında, Mahkemece, kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın soybağının doğru olarak tespit edilmesi zorunludur. Öncelikle baba olduğu iddia edilen ...'...
Anne olduğu iddia edilen yönünden ise, soybağının olamayacağı tartışmasızdır. Baba olduğu iddia edilen Ahmet Yanık yönünden ise, annesi olduğunun tespiti halinde yasa gereği kendiliğinden gerçekleştiğinden bu halde de soybağı davasından sözedilemez. Bir davada olayları açıklamak taraflara, hukuki niteleme hakime aittir....
İşte bu noktada, nüfus kütüğünde yer alan doğru olmayan kayıtlar, ilgilileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından açılacak olan kayıt düzeltme davası ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırılmakta olup zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir (YHGK, 11.02.1998, 2-87/77 sayılı kararı) Soybağının reddi davası ile kayıt düzeltme davası, sonuçları (hane dışına çıkarmak) bakımından benzerlik göstermekte ise de, içerik ve yargılama kuralları açısından kendi özel hükümlerine bağlıdır. Soybağının reddinde, kişisel duruma ilişkin nüfus kaydında yer alan bilgi doğru olarak meydana gelmiş ve kütüğe tescil edilmiştir. Ancak bu doğru daha sonra soybağının reddi davası ile teknik anlamda bir yanlışlığa dönüştürülmüştür....
(TMK m. 301) Yapılan yargılama neticesinde; Mahkeme tarafından davanın TMK 301. maddesi gereğince babalığın tespiti olarak nitelendirilmesi halinde; öncelikle baba olduğu iddia edilen muris Nezirö Tunç'un veraset ilamının sunulması için davacıya süre verilmesi, veraset ilamı dosya içerisine alındığında davalı haricinde mirasçı olduğunun tespiti halinde bu kişi veya kişilerin davaya dahili ile taraf teşkili sağlanmak suretiyle yargılamaya devam edilmesi gerekirken eksik hasımla yargılamaya devam olanarak karar verilmesinin yerinde olmadığı, Kamu düzeni ile yakından ilgili olan soybağının tespiti davalarında; Türk Medeni Kanunu'nun 284. maddesinde belirtilen koşullar saklı kalmak kaydıyla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu uygulanır. Anılan madde uyarınca, hâkim maddi olguları re’sen araştırır ve kanıtları serbestçe takdir eder....
Anne olduğu iddia edilen Ruziye yönünden ise, soybağının olamayacağı tartışmasızdır. Baba olduğu iddia edilen Nurettin yönünden ise, Ruziye’nin davalı T3n annesi olduğunun tespiti halinde adı geçenler yönünden soybağı hakim hükmüyle değil Türk Medeni Kanunu'nun 282. maddesi uyarınca evlilik ile kurulmuş olacaktır. Dava dilekçesindeki iddiaların kabulü halinde, baba olduğu iddia edilen Nurettin yönünden soybağı ilişkisi T6’ın anne olduğunun tespiti halinde yasa gereği kendiliğinden gerçekleştiğinden bu halde de soybağı davasından sözedilemez. Yukarıda açıklanan hususlar dikkate alındığında soybağı davaları ile nüfus düzeltim davaları arasında davanın tarafları dava açması süresi ve ispat kuralları bakımından ciddi ayrımlar bulunduğu açıktır. Bir davada olayları açıklamak taraflara, hukuki niteleme hakime aittir....