Bilindiği gibi feragat yalnız mevcut davadan değil, o dava ile istenen haktan da vazgeçme anlamına gelir. Davadan feragat neticesinde feragate konu teşkil eden hak tamamen düşer ve artık bir daha dava konusu yapılamaz. Sosyal güvenlik hakkı niteliği itibariyle ekonomik ve sosyal haklar arasında yer alan bir hak olmakla birlikte, insan haklarına dair bütün milletlerarası belgelerde kabul edilen bir insan hakkıdır. Ekonomik ve sosyal bir hak olarak sosyal güvenlik hakkı devlete bu hakkı hayata geçirmek için gereken tedbirleri almak ve teşkilatı kurmak gibi yükümlülükler yükler (Arıcı, K.; Anayasa Mahkemesi Karaları Işığında Sosyal Güvenlik Hakkı, Sosyal İnsan Hakları Uluslar arası Sempozyumu, Kocaeli, 2015, s. 184- 185.)....
İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında Kurum taraf değildir. Yapılacak iş; (İş kazası olayının davacı tarafından Kuruma bildirildiği ve Kurumca iş kazası olarak buna dair bir tespit yapılmadığı anlaşıldığından) davacıya; Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “iş kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yapmak, olayın iş kazası olduğunun tespiti halinde, davacıya sürekli iş göremezlik oranının belirlenmesi, giderek iş kazası sigorta kolundan sürekli iş göremezlik geliri bağlanması için Sosyal güvenlik Kurumuna başvuruda bulunmak üzere önel vermek ve çıkacak sonuca göre, olayın iş kazası olmadığının kesinleşmiş yargı kararı ile tespiti halinde ise şimdiki gibi bir karar verilmekten ibarettir....
Somut olayda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu tarafından yapılan tahkikat sonucu olayın iş kazası olduğunun bildirildiği, iş kazası olduğu iddia olunan olay ile ilgili olarak Sosyal Güvenlik Kurumunun 22.11.2004 gün ve 13971 sayılı ekli yazıları ile, olay ile ilgili iş kazası tahkikatının halen devam ettiğinin bildirildiği halde mahkemece bu işlem sonucunun ne olduğu olayın Kurumca iş kazası sayılıp sayılmadığı araştırılmadan ve SGK.ca sürekli iş göremezlik oranının belirlenmesi beklenmeden Avrasya Hospital adlı özel sağlık kuruluşu raporu ile sonuca gidildiği ortadadır....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 09/02/2021 NUMARASI : 2019/99E - 2021/68K DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : Yukarıda mahkemesi ile esas ve karar numarası yazılı dosya üzerinden verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmakla yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; müvekkilinin 12/03/2013 tarihinden 2019 yılı Ocak ayına kadar "Çamlık Mahallesi Ulus Caddesi A Blok No:164 DENİZLİ" adresinde bulunan 'Gülevler Sitesi'nin 10 blokundan sorumlu olmak üzere ayın 5'i ilâ 10'u arasında belirlenen 2 gün ve ayın 15'i ile 20'si arasında belirlenen 2 gün olmak üzere toplamda 4 gün, 08:00- 17:00 saatleri arasında binaların temizliği ve yıkanması işlerinde çalıştığını, müvekkilinin bu çalışmalarına ilişkin sigortalılık hizmetlerinin işveren tarafından Kuruma bildirilmediğini ve sigorta primlerinin yatırılmadığını, bunun müvekkilinin maddi kayba uğramasına neden olduğu gibi emeklilik işlemlerinin...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/3476 KARAR NO : 2023/979 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BEYTÜŞŞEBAP ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/05/2022 NUMARASI : 2020/122 ESAS, 2022/22 KARAR DAVA KONUSU : TESPİT (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı belediyede 2004 ile 2018 yılları arasında çalıştığını, ancak belediye tarafından hizmetlerinin Kuruma bildirilmediğini ileri sürerek 2004 ile 2018 yılları arasında davalı belediyede çalıştığının tespitini talep etmiştir. Davalı T4 vekili davanın reddini savunmuştur. Feri müdahil Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı cevap dilekçesinde özetle; hizmet tespitine ilişkin davaların kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde araştırılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 10/02/2021 NUMARASI : 2018/197 E., 2021/30 K., DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının, davalı Kültür Bakanlığı İdari Mali İşler Başkanlığında 12.07.1993 tarihinde geçici işçi statüsünde şoför olarak çalışmaya başladığını, 3 ay süreyle bu iş yerinde çalıştığını, ancak emeklilik işlemleri ile ilgili Kuruma başvurduğunda işe giriş tarihinin 03.07.1995 göründüğünün bildirildiğini, bu nedenle davalı Kültür Bakanlığı İdari Mali İşler Başkanlığında 12.07.1993 tarihinden itibaren 3 ay süreyle çalıştığının ve sigorta başlangıç tarihinin 12.07.1993 tarihi olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Uyuşmazlığın çözümünde öncelikle sosyal güvenlik hukukunun, kamu hukuku mu, yoksa özel hukuk alanına mı girdiği ve primin hukuki niteliğinin ne olduğu hususlarının tespit edilmesi gerekmektedir. Sosyal güvenlik hukuku çerçevesinde oluşturulan sigortalılık ilişkisi bir kamu hukuku ilişkisidir. Bu ilişki yasa gereği kendiliğinden meydana gelir. Sigortalı olma yükümü sigortalının iradesinden bağımsızdır. Yasanın emredici kuralı doğrultusunda ortaya çıkar. Sigortalı olma hak ve yükümlülüğünden kaçınılmaz. İşverenin sigortalıları bildirmek, primleri ödemek gibi kaçınamayacağı yükümlülükleri vardır. Bu nedenle sigortalı-işveren-Kurum arasında kamu hukukundan kaynaklanan bir ilişki söz konusudur. Kamu hukuku içinde yer alan sosyal güvenlik hukuku, bir kamu hizmetinin yürütümünü düzenlediği için aynı zamanda “ idare hukukunun da” bir parçasıdır. Özel hukukla bağını sınırlı olarak korumuştur....
(beraber yaşamadıkları ve kart hamili olmadıkları olgusu) Bu tip kararlarda isabetin ve gerçekliğin ortaya konulması için genel hükümlere değil 5510 sayılı Yasa hükümlerine bağlı kalınarak sağlanabilme olasılığıdır.Nedeni çok açık olup, bu konuda yetişmiş ihtisas mahkemelerinin yorumu ve ilgili sosyal güvenlik yasalarının doğru yorumlanabilme olgusu öne çıkmaktadır.Bir eylemin haksız fiil olması sosyal güvenlik açısından çok önemli değildir.Ceza hukukunda ücretlerin çifte bordro ile bildirilmesi, prim kaybına sebebiyet verilmesi, hizmetlerin hiç bildirilmemesi farklı kimlikle, işe girilmesi esasen ceza hukukunda evrakta sahtecilik ve yalan beyanda bulunma suçlarını oluşturulabileceğine rağmen, sosyal güvenlik hukukunu bu yönüyle etkilemez. Esasen bu hukuki ilişkilerin hepsi birer haksız fiildir ve iş mahkemelerinde davalarının görülmesine engel teşkil etmemektedir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2020 NUMARASI : 2019/30 E., 2020/78 K., DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 11.07.2013 tarihinde davalıya ait Ulubey Mah. Çamlıtepe Cad. No: 113 Altındağ/Ankara adresindeki işyeri binasının dış cephe işlerini yaptığı sırada ayağını kesme makinasına kaptırarak, iş kazası geçirdiğini, işyerinde gerekli güvenlik tedbirlerinin hiçbirinin alınmadığını, kazadan yaklaşık 1 ay sonra sigortasının yapıldığını, iş kazasının kuruma bildirilmesi gerektiği halde bildirilmediğini, kazadan sonra 24 ay çalışamadığını belirterek, dava konusu 11.07.2013 tarihli olayın iş kazası olduğunun ve maluliyet oranının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiş, duruşmada olay tarihini 10/07/2013 olarak düzeltmiştir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 21/10/2021 NUMARASI : 2019/69 E., 2021/280 K., DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının Turan Emeksiz Sok....