Somut olayda, dava, davacı ile Sosyal Hizmetler Burdur İl Müdürlüğü arasındaki alacak iddiası nedeniyle açılan menfi tespit davası olup; davanın Sosyal Güvenlik Kurumu hasım gösterilerek açılması hatalıdır. Yukarıda açıklandığı üzere, görev hususu kamu düzeniyle ilgili olduğundan, davalı Sosyal Güvenlik Kurumu vekilinin temyiz isteminin reddine dair 22.07.2013 tarihli ek kararının bozulması ve Hukuk Muhakemeleri Kanununun 366. maddesi gereğince asıl hükmün temyizini amaçlayan temyiz itirazlarının incelenmesi gerekmiştir. 3- Yukarıda açıklandığı şekliyle; dava Sosyal Güvenlik Hukuku'na ilişkin olmayan ve davacı ile Sosyal Hizmetler Burdur İl Müdürlüğü arasındaki alacak iddiası nedeniyle açılan menfi tespit davasına yönelik olduğundan, davaya bakmakla İş Mahkemesi'nin değil; genel mahkemelerin görevli olduğu açıktır....
Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir." Bu yasal çerçevede, görev konusunun, mahkemelerce her aşamada resen gözetilmesi gerekir. İş Mahkemeleri, 5521 sayılı Kanun ile kurulmuş istisnai nitelikte, esas olarak iş ve sosyal güvenlik hukuku uygulamasından kaynaklanan bireysel ve toplu hak uyuşmazlıklarını çözen özel mahkemeler olup, bu kapsamda Sosyal Güvenlik Kurumu'nun prim ve diğer alacaklarının hesaplanması, sigortalı olma hakkının kazanılması ya da kaybedilmesi, gelir/aylık bağlanması, işçilik alacaklarının belirlenmesi gibi kendi içinde bütünlük ve uzmanlık gerektiren konular görev alanına girmektedir. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 106. maddesi ile mülga 1479 sayılı Kanunun 70. maddesinde ve 506 sayılı Kanunun 134....
Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez."hükmüne yer verilmiştir. Adalet Komisyonu'nun 55. madde gerekçesine göre; "sosyal güvenlik ödemelerinin, denkleştirme (indirim) işlevi görebilmesi, onun sorumluluğu doğuran olaya sebebiyet verenlere rücu edilebilmesine bağlıdır. Bu kural gereği, rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri; teknik arıza, tam kaçınılmazlık hallerindeki ödemeler, bu tazminatlardan indirilemez. Bağlanan gelirlerin, işçinin kusuru ve kaçınılmazlık gibi nedenlerle rücu edilemeyen kısmı da indirilemez....
Kamu hukuku içinde yer alan sosyal güvenlik hukuku, bir kamu hizmetinin yürütümünü düzenlediği için aynı zamanda “ idare hukukunun da” bir parçasıdır. Özel hukukla bağını sınırlı olarak korumuştur. Kendi kamu hukukundan kaynaklanan yapısına uygun medeni ve borçlar hukuku ilkelerinden de yararlanmaktadır. Prim, sosyal sigortaların temeli olup;çeşitli sosyal risklere karşı bireylerin ekonomik açıdan güvenliğini karşılama amacıyla alınmaktadır. Sosyal risklerin gerçekleşmesi halinde sigortalıya yapılacak yardımların karşılığı olmak üzere, zorunlu olarak sigortalı adına ve hesabına Sosyal Güvenlik Kurumu'na ödenen işçi, işveren ve devlet katkısından oluşan parasal bir kaynaktır. Primin hukuki niteliği üzerinde öğretide farklı görüşler bulunmaktadır....
İşyerinin kapatılmasından ya da tasfiyesinden sonra, yeni bir işveren tarafından aynı fiziki mekânda ve aynı işi yapacak şekilde yepyeni bir işyeri açılması halinde ise, Sosyal Güvenlik Hukuku yönünden bir devirden söz edilemeyecektir. Bir işverenin, işyerindeki işi durdurup tüm çalışanların iş akitlerini feshetmesi sonrasında, işyerinin aktif ve pasif varlıklarını başka birine satışı, Sosyal Güvenlik Hukuku yönünden işyeri devri kavramını içermez. İşyerinin devri, işler haldeki bir işyerinin çalışanları ve çeşitli unsurları ile bir başka işverene geçmesini ifade eder....
Son olarak sigortalılık işe alınmakla kendiliğinden oluşur. 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 79/10.maddesinde; "Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları nazara alınır" hükmü yer almaktadır. Anayasanın 12. maddesine göre; "Herkes kişiliğine bağlı, dokunulmaz devredilemez, vazgeçilmez, temel hak ve hürriyetlere sahiptir." Sosyal güvenlik hakkı, bireylerin geleceğe güvenle bakmalarını sağlayan bir insan hakkıdır. Aynı zamanda sosyal güvenlik, sosyal hukuk devleti içerisinde yer alan ve bu ilkeyi oluşturan temel kavramlardan birisidir....
İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Sosyal güvenlik hukuku ile ilgili tespit davaları İLK DERECE MAHKEMESİ : ... İş Mahkemesi Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin iş bölümü alanı, 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı Yasa'nın 8.maddesi ile değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 14.maddesi gereğince Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 30/01/2019 gün ve 2019/1 sayılı kararı ile belirlenmiştir. İnceleme konusu karar, işçilik alacağına ilişkin olup, belirgin şekilde Dairemizin iş bölümü alanı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin iş bölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle dava dosyasının 23/07/2016 tarih ve 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60/2. maddesi gereğince Yargıtay 22. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, 09.10.2019 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"Davacı ... ile davalılar 1- Sosyal Güvenlik Kurumu Vek. Av. ... 2-... aralarındaki tespit davası hakkında ... İş Mahkemesince verilen 22/10/2015 gün ve 805/695 sayılı kararın Onanmasına ilişkin Dairemizin 07/03/2016 gün ve 244/3622 sayılı ilamına karşı davalı Sosyal Güvenlik Kurumu vekili tarafından süresi içinde maddi hatanın düzeltilmesi yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi. Gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 8. maddesinin son fıkrası hükmüne göre İş Mahkemelerinden verilen kararlara karşı karar düzeltme yoluna başvurulamaz. Kaldı ki ilgili Yargıtay İlamında maddi hata da bulunmamaktadır. Bu bakımdan davalı ...S.G.K. vekilinin karar düzeltme isteği niteliğini taşıyan başvurusunun reddi gerekir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle davalı S.G.K. vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 14.02.2017 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Çoğunluk görüşüne aşağıda açıklanan gerekçeler ve özellikle sosyal güvenlik hakkının vazgeçilmez hak ve kamu düzeninden olması, resen araştırma ilkesinin geçerli olması, bordronun 4857 sayılı ... Kanunu, 6098 sayılı TBK ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu hükümleri ile 6100 sayılı HMK hükümlerine göre senet niteliğinin bulunmaması karşısında katılınmamıştır. 6. Sosyal Güvenlik Hakkının niteliği: Anayasa’nın 60. Maddesi uyarınca “Herkes, sosyal güvenlik hakkına sahiptir. Devlet, bu güvenliği sağlayacak gerekli tedbirleri alır ve teşkilatı kurar”. Belirtmek gerekir ki; Sosyal devlet olmanın bir gereği ve sonucu, sosyal güvenlik hakkının tüm bireylere sağlanması ve güvence altına alınmasıdır. Sosyal güvenlik hakkı vazgeçilmez bir anayasal haktır ve kamu düzenindendir. Hizmet tespiti, prime esas kazancın tespiti ve buna bağlı olarak yaşlılık aylığı, bir sosyal güvenlik hakkıdır....