soy adını annesinin soy adı olarak bildiklerini söylediklerini, soy adı değişikliğinde davacının üstün yararının bulunduğunu, soy adı değişikliği talebinin reddi kararına itiraz ettiklerini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Sanığın mahkumiyetine dair Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 1) Sanık ... hakkında İsa'yı yaralama ve hakaret suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; CMK'nin 231/12. maddesi gereğince “Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz edilebilir” hükmü gereğince kararın temyiz kabiliyeti olmadığından ve ancak itiraz yolu açık bulunduğundan itiraz merciince karar verilmek üzere dosyanın incelenmeksizin mahalline İADESİNE, 2) Sanık ... müdafiinin 21/02/2012 tarihli ilk temyiz dilekçesini katılan sanık sıfatıyla vermediği, sonradan temyiz aşamasında 21/05/2012 tarihinli katılan sanık sıfatına yönelik temyizin de süresinde olmadığı anlaşılmakla, sanık ... müdafiinin katılan sanık sıfatına yönelik temyiz talebinin CMUK'un 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 3) Sanık ... hakkında Hüseyin'i yaralamadan kurulan hükme yönelik...
a yönelik kasten yaralama suçu yönünden kurulan hükme yönelik temyiz talebinde bulunulmuş ise de; 5271 sayılı CMK.nun 231/5. maddesi uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin itiraza tabi hüküm, aynı kanunun 231/12. maddesi uyarınca itiraz merciince incelenmek üzere inceleme dışı bırakılmıştır. 2- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçların niteliği tayin, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde düzeltme nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin, suçun sübutuna, yasal savunmaya, haksız tahrikin varlığına yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle; Sanık hakkında hapis cezasının kanuni sonucu olarak "belirli haklardan yoksun bırakılma" hükmünün uygulanması sırasında, TCK.nun 53/1-c maddesi uyarınca, "velayet hakkından; vesayet...
Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda somut olay değerlendirildiğinde, açılan dava hem sonradan evlenme yolu ile kurulan soybağına itiraz, hem de babalığın hükmen tespiti istemlerini kapsadığı, her iki davanın tarafları, davalar için öngörülen hak düşürücü süreler farklılık içermektedir. Ayrıca babalığın hükmen tespiti istenilen kişi ile başka bir erkek arasında mevcut soybağı ilişkisi geçersiz kılınmadıkça babalık davasının dinlenmesi de mümkün değildir....
SUÇ : Çocuğun soy bağını değiştirme HÜKÜM : Mahkûmiyet TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü: I. HUKUKÎ SÜREÇ Ankara Batı 7....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Sanıkların mahkumiyetine, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve temyiz isteminin reddine dair, Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 1) Sanıklar hakkında açıklanması geri bırakılan hükümlere yönelik sanıkların temyiz itirazlarının incelenmesinde: 5271 sayılı CMK'nin 231/12. maddesi gereğince “Hükmün açıklanmasını geri bırakılması kararına itiraz edilebilir” hükmü gereğince kararın temyiz kabiliyeti olmadığından ve ancak itiraz yolu açık bulunduğundan ve bu konuda itiraz merciince karar verildiğinden dosyanın incelenmeksizin mahalline İADESİNE; 2) Sanık ... hakkında temyiz isteminin reddine yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde: Hükmolunan adli para cezasının 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Kanunun 26. maddesiyle 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanuna eklenen geçici...
Somut uyuşmazlıkta dava; TMK'nin 289 ve devamı maddelerinde düzenlenen koca tarafından anne ile çocuk aleyhine açılan soybağının reddi davası olmayıp, 292. madde kapsamında evlilik dışı doğan çocuğun, ana ve babasının birbiriyle evlenmesi sonucu soybağı kurulduğundan iş bu soybağının kaldırılması da 294. madde kapsamında düzenlenen sonradan evlenme yoluyla kurulan soybağının düzeltilmesine itiraz niteliğinde olduğu, davanın bu şekilde vasıflandırılması yerine, soybağının reddi olarak nitelendirilip davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. Sonradan evlenme ile kurulan soybağına itiraz davası yönünden de TMK'nun 300/3.madde kapsamında hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşıldığından, davanın hak düşürücü sürenin dolması nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur....
Davacının lehtar adının karamalı ve sonradan yazıldığı iddiası yönünden yapılan değerlendirmede; 6102 sayılı TTK'nın 778/2- f bendinin atfı ile bonolarda da uygulanması mümkün olan aynı Kanunun 680'inci maddesi uyarınca açık bono düzenlenilebilecek olması karşısında anılan eksikliklerin sonradan doldurulması mümkün olup, somut olayda lehdar isminin soy adı kısmında aynı yazının üstünden geçmek suretiyle lehdar isminin tamamlandığı tahrifat iddiasını destekleyen bir bulgunun olmadığı görülmektedir. Borçlu takipteki faiz miktarına da itiraz ettiği görülmektedir. Takip dayanağı senet kambiyo senedi(bono) niteliğinde olup, ticari temerrüt faizine ilişkin 3095 Sayılı Yasanın 2/2.maddesinde öngörülen avans faiz oranlarının uygulanması, takipten sonrası için ise dönem dönem değişen oranlara göre avans faiz hesabının yapılması gerekir....
Açıklanan delillere göre dava Türk Medeni Kanunu'nun 292 ve devamı maddelerinde düzenlenen sonradan evlenme ile kurulan soybağına itiraz ve iptal talebine ilişkindir. Mahkemece davanın soybağının reddine ilişkin olduğuna dair nitelemesi doğru değil ise de aynı Yasanın 294. maddesine göre davacının aktif dava ehliyetinin bulunmaması nedeniyle mahkemenin ret hükmü sonucu itibariyle doğru olduğundan gerekçenin açıklanan şekilde düzeltilmesi suretiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 17.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
OLAY VE OLGULAR 1.Olay tarihinde sanık ... ile temyiz dışı sanıklar... ......... ..., ......ve ...nın fikir ve eylem birliği içerisinde, sanık ... nın dünyaya getirdiği mağdur çocuğun soy bağını değiştirmek için anlaştıkları ve bu fiilin doğrudan doğruya icrası kapsamında harekete geçtikleri, ...İlçe Nüfus Müdürlüğünde sanıkların mağdur çocuğu, sanıklar ... ve Ramazan Sarıyer'in soy kütüğüne yazdırmak için işlem yapmaya çalıştıkları sırada, Emniyet görevlilerin olaya müdahale ederek işlemlerin yapılmasına engel olmak suretiyle sanıkları yakaladıkları, sanıkların bu şekilde, mağdur bebeği, sanıklar ... ve Ramazan Sarıyer'in soy kütüğüne yazdırma işlemini tamamlayamadan, suç teşebbüs aşamasında kalacak şekilde çocuğun soy bağını değiştirmeye teşebbüs etme suçunu işledikleri iddia olunmuştur. 2.Yapılan yargılama sonunda, sanıkların tevil yollu ikrarları, tutanaklar, doğum raporu, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamından, sanıkların savunmalarının, inkar içeren ve cezadan kurtulmayı amaçlayan...