E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü Disiplin Kurulu Başkanlığının 15.9.2010 tarih ve 2010/1137 Karar sayılı kararı ile hükümlüler ..., ... ve ... hakkında ceza infaz kurumunda kasten yangın çıkarmak ve kuruma ağır zarar vermek eylemlerinden dolayı 5275 sayılı Kanunun 44/3-b,c maddesi uyarınca 15'er gün; hükümlüler ..., ..., ... ve ... hakkında kurum görevlilerine hakaret veya tehditte bulunmak eylemlerinden dolayı 5275 sayılı Kanunun 44/2-j maddesi uyarınca 10'ar gün hücre cezasıyla cezalandırılmalarına karar verildiği; disiplin kurulu kararının hükümlüler ..., ..., ... ve ...'ya 16.9.2010, hükümlüler ... ve ...'a 20.9.2010, hükümlü ...'e ise 22.9.2010 tarihinde tebliğ edildiği; adı geçen hükümlülerin disiplin kurulu kararına yönelik bir şikayetlerinin olmadığı; hücreye koyma cezasına ilişkin disiplin kurulu kararının 5.10.2010 tarihinde İnfaz Hakimliğinin onayına sunulduğu; ......
İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararla; beden eğitimi öğretmeni olarak görev yapan davacının sosyal medyada hesap açarak siyasi ve ideolojik içerikli haber paylaşımlarında bulunduğu, terör örgütü ve üyelerini öven, bu doğrultuda içerik barındıran yazılı ve resimli paylaşımlarla devlete ait kurum ve kuruluşları aşağıladığı, devlet büyüklerine ve siyasi şahsiyetlere yönelik hakaret söylemleri içeren ve toplum nezdinde küçük düşürücü paylaşımlarda bulunduğu iddiasıyla hakkında yapılan soruşturma sonucunda; davacının sosyal medya hesabında 2015-2016 yıllarının muhtelif tarihlerinde devlet büyüklerini eleştiren, siyasi parti aleyhine paylaşımlar yapan, terör örgütlerini övücü mahiyette yazı ve görsel paylaştığından bahisle dava konusu işlemin tesis edildiği, davacı hakkında aynı fiil dolayısıyla açılan davada, ......
Maddesine göre de "İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz." maddeleri çerçevesinde inceleme yapılmıştır. 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun 3. maddesinde; "siyasi partilerin ülke çapında faaliyet göstermek üzere teşkilatlanan tüzel kişiliğe sahip kuruluşlar olduğu," 7. maddesinde; "siyasi partilerin teşkilatının; merkez organları ile il, ilçe ve belde teşkilatlarından; Türkiye Büyük Millet Meclisi Grubu ile il genel meclisi ve belediye meclisi gruplarından ibaret olduğu," 15/3. maddesinde, "partiyi temsil yetkisi genel başkana ait olduğu, Kanunlardaki özel hükümler saklı kalmak kaydı ile parti adına dava açma ve davada husumet yetkisinin, genel başkana veya ona izafeten bu yetkileri kullanmak üzere parti tüzüğünün göstereceği parti mercilerine ait olduğu," belirtilmiştir. Siyasi partilerin belde, ilçe ve il teşkilatlarının parti tüzelkişiliğinden ayrı ve bağımsız bir tüzelkişilikleri yoktur....
Müdürlüğü Disiplin Kurulu Başkanlığının 27/07/2012 tarihli ve 2012/247 sayılı hücre hapsi cezasına ilişkin kararın hükümlüye 30/07/2012 tarihinde tebliğ edilerek disiplin hapsi kararının itiraz edilmeksizin kesinleştiği, 5275 sayılı Kanun'un 48/3-a maddesi uyarınca infaza başlamak için infaz hakiminin onayının alınması sırasında, hükümlünün bu onama kararına karşı esastan itiraz etme ve merciince de kesinleşmiş bir disiplin kararıyla ilgili esastan inceleme yapma yetkisi olmadığı halde, esasa girilerek itirazın reddine karar verilmesinde, isabet görülmediğinden bahisle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nün 25/04/2016 gün ve 94660652-105-37-1815-2016-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü; TÜRK MİLLETİ ADINA Kanun yararına bozma talebine dayanılarak...
Maddesinde yer alan "Disiplin cezaları disiplin kurulunca evrak üzerinden görüşülerek en geç üç gün içinde karara bağlanır. Disiplin kurulu, yasada yazılı disiplin cezası uygulanmasına veya disiplin cezası verilmesine yer olmadığına karar verebilir....
Ruhsal bozukluğu bulunan ve ... arayan katılanın, ... istemek amacı ile ... il başkanı ile görüşmek üzere Ak Parti binasına gittiği, il başkanının orada olmaması nedeniyle binadan ayrıldığı sırada, daha önceden kendisini Ak Parti gençlik kolları başkanı olarak tanıtan sanık ile karşılaştığı, konuşma sırasında katılanın, işe girmek için başkanla görüşmeye geldiğini belirtmesi üzerine sanığın, kendisini hastanede depo bekçisi olarak işe sokabileceğini, ancak bu ... için masrafların olacağını söyleyerek katılandan 1.000 TL para istediği, katılan ile sanığın iki gün sonra buluşmak üzere parti binasından ayrıldıkları, iki gün sonra buluştuklarında katılanın parayı getirdiğini söylemesi üzerine, birlikte parti binasının dışına çıktıkları ve katılanın burada sanığa 500 TL verdiği, bu görüşmeden iki gün sonra tekrar parti binasında buluştukları ve katılanın sanığa 500 TL daha verdiği, üç gün sonraki buluşmalarında ise sanığın, sigortaya yapacağı masraf karşılığında katılandan 100 TL daha istemesinden...
Bu bağlamda; davacının sosyal mesajlaşma programı olan WhatsApp profil resminde siyasi içerikli yazı paylaştığının subüt bulduğu anlaşılmakla birlikte; davacının bu fiilinin "siyasi partilerin yararına veya zararına çalışmak veya siyasal eylemlerde bulunmak" kapsamında olmadığı açık olup, Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 8/30. maddesiyle örtüşmediği ve disiplin hukukunda yer alan tipiklik şartının gerçekleşmediği göz önüne alındığında, dava konusu işlemde hukuka uyarlık, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır. Diğer yandan, davalı idarece, emniyet hizmetlerinin niteliği dikkate alınarak söz konusu disiplin soruşturması kapsamında davacının fiiline uyan başka bir disiplin cezasının verilebileceği de açıktır. KARAR SONUCU : Açıklanan nedenlerle; 1....
nın firar ettiği gerekçesiyle 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 44/3-ı maddesi uyarınca 15 gün hücreye koyma cezası ile cezalandırılmasına dair anılan İnfaz Kurumu Disiplin Kurulu Başkanlığının 07/11/2017 tarihli ve 2017/80 sayılı kararına vâki şikâyetin reddine ilişkin Dinar İnfaz Hâkimliğinin 28/11/2017 tarihli ve 2017/577 esas, 2017/626 sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulüne ve disiplin cezasının iptaline dair Dinar Ağır Ceza Mahkemesinin 04/12/2017 tarihli ve 2017/422 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak; Dosya kapsamına göre, hükümlünün 12/10/2017 tarihinde izin dönüşü ihlali yaparak firar etmesi eylemi nedeniyle, anılan Ceza İnfaz Kurumu Disiplin Kurulu Başkanlığınca disiplin soruşturmasına 2 gün içerisinde, 14/10/2017 tarihinde başlanması gerekmesine rağmen, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 47/2. maddesinde yer alan “Hükümlülerin diğer disiplin cezalarını gerektiren eylemlerinin öğrenilmesinden itibaren...
Suçtan zarar gören de siyasi partilerdir. Siyasi Partiler 2860 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca bildirim ve belgelerini İçişleri Bakanlığına vermeleriyle tüzel kişilik kazanırlar. Siyasi partilerin tüzel kişilik kazanmaları yeterli olup, seçime katılma yeterliğine sahip olmaları gerekli değildir. Suçun manevi unsuru, birinci fıkra açısından, bir kimseyi siyasi partiye üye olmaya veya olmamaya, siyasi parti faaliyetlerine katılmaya veya katılmamaya, siyasi partiden veya siyasi parti yönetimindeki görevinden ayrılmaya, seçim yoluyla gelinen bir kamu görevine aday olmamaya veya seçildiği görevden ayrılmaya zorlamak amacıyla bilerek ve isteyerek cebir-tehdit icrasıdır. İkinci fıkra açısından ise failin belli bir saikle hareket etmesi gerekmez; fiilin bilerek ve isteyerek icrası yeterlidir....
İLGİLİ MEVZUAT: 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 7. maddesinde; "Devlet memurları siyasi partiye üye olamazlar, herhangi bir siyasi parti, kişi veya zümrenin yararını veya zararını hedef tutan bir davranışta bulunamazlar; görevlerini yerine getirirlerken dil, ırk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din ve mezhep gibi ayırım yapamazlar; hiçbir şekilde siyasi ve ideolojik amaçlı beyanda ve eylemde bulunamazlar ve bu eylemlere katılamazlar. Devlet memurları her durumda Devletin menfaatlerini korumak mecburiyetindedirler. Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına ve kanunlarına aykırı olan, memleketin bağımsızlığını ve bütünlüğünü bozan Türkiye Cumhuriyetinin güvenliğini tehlikeye düşüren herhangi bir faaliyette bulunamazlar. Aynı nitelikte faaliyet gösteren herhangi bir harekete, gruplaşmaya, teşekküle veya derneğe katılamazlar, bunlara yardım edemezler, " hükmüne yer verilmiştir....