WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, 01/09/1954 doğumlu olan davacının 18 yaşını 01/09/1972 tarihinde ikmal ettiği gözetilmeden sigortalılık başlangıç tarihinin 31/12/1971 olduğunun tespitine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, HMK 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan davacının sigortalılık başlangıç tarihine ilişkin “31/12/1971” tarihinin silinerek yerine “01/09/1972” tarihinin yazılmasına ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 18/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    K A R A R Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, kararın dayandığı kanuni gerektirici nedenlere ve özellikle; 1) Mahkemece davacının yurt dışında sigortaya giriş tarihinin ülkemizde 5510 sayılı Kanun'un 4/1-(a) bendi kapsamında sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespiti isteminin reddine karar verilmiş ise de Türk-Alman Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin 29.maddesinin 4.fıkrasında yer alan hüküm doğrultusunda belirlenen sigortaya giriş tarihinin; yurt dışınde geçen çalışmanın niteliğine (bağımlı veya bağımsız) bakılmaksızın tüm sigortalılık halleri bakımından başlangıç sayılması gerektiğinden, mahkemece kurulan hüküm bu nedenle yerinde değil ise de bu tarihin hükmün infazında tüm sigortalılık halleri bakımından sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabulünün mümkün olduğunun, 2) Sözleşmenin 29.maddesinin 4.fıkrasında yer alan hüküm doğrultusunda belirlenen sigortaya giriş tarihinin; yurt dışında geçen çalışmanın niteliğine bakılmaksızın tüm sigortalılık halleri bakımından başlangıç sayılması...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı,sigortalılık başlangıç tarihinin 1.2.1979 olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava,davacının sigortalılık başlangıç tarihinin 01.02.1979 olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Somut olayda, davacının 01.02.1979 tarihinde ... Sanayi ve Tic Ltd Şirketine ait 47384-34 sicil nolu işyerinde çalıştığı sabit olup mahkemece davacının sigortalılık başlangıç tarihinin 1.2.1979 olduğunun tespitine ilişkin olarak verilen hüküm yerindedir....

        Kurumuna tabi çalışmaya başladığı 05.12.1981 tarihinin Türkiye de sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespitine,” (2.) bendinde yer alan "16.03.1973 " tarihinin silinerek hükümden çıkartılmasına ve yerine "05.12.1981" tarihinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, 04/12/2014 gününde oybirliğiyle ile karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, sigortalılık başlangıç tarihinin 01.06.1983 olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere,hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, davacının sigortalılık başlangıç tarihinin 01.06.1983 tarihi olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulü ile davacının 01.06.1983 tarihinde ... adına kayıtlı işyerinde 1 gün süre ile çalıştığının tespitine karar verilmiştir....

            Eldeki davada, Mahkemece davacının, sigorta başlangıç tarihinin tespitine yönelik hüküm yerinde ise de 01.11.1967 doğumlu davacının tespitini istediği tarihte 31 yaşında olduğu anlaşıldığından; yasal olarak uygulama yeri bulunmayan 506 sayılı Kanun'un 60/G maddesi uyarınca sigortalılık başlangıç tarihinin 15.12.1998 olarak tespiti yönünde hüküm kurulması usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370/2. maddesi gereğince verilen karar düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ : ... İş Mahkemesi hüküm fıkrasının 2. bendinde yer alan "2-Bu çalışma nedeniyle 506 sayılı yasanın 60-G maddesi gereğince sigortalılık başlangıç tarihinin 15/12/1998 olarak tespitine" ibarelerinin tamamen silinmesine ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine 14.12.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Somut olayda, davacının sigortalılık başlangıç tarihinin 4.7.1994 olması nedeniyle 506 sayılı Yasanın Geçici 81/C maddesine göre 15 yıllık sigortalılık süresini doldurduğu 4.7.2009 tarihini takip eden aybaşı olan 1.8.2009 'dan itibaren davacıya yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken yaşlılık aylığının başlangıç tarihinin 4.7.2009 olduğuna karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı, düzeltilerek onanmalıdır....

                Yurtdışındaki sigortalılık başlangıcının Türkiye’de sigorta başlangıcı olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceğine ilişkin 3201 sayılı Kanunun 5. maddesinin incelenmesinde; I) 6552 Sayılı Kanun Öncesi Dönem Kurum uygulamasında sigortalılık başlangıç tarihi 3201 sayılı Kanun'un 5. maddesine göre borçlanılan süre kadar geriye gidilmek suretiyle bulunmakta ve 3201 sayılı Kanun'un 5. maddesinin son fıkrasına göre uluslararası sözleşmelerde yer alan başlangıç tespitine dair hükümlere dayalı tespit talepleri reddedilmekte iken Yargıtay 10. ve 21.Hukuk Dairelerinin yerleşik içtihatlarında; uluslararası sözleşmede yer alan sigortalılık başlangıç tarihine dair hükümler doğrultusunda belirlenen sigortalılık başlangıç tarihinin aylık koşullarının belirlenmesinde dikkate alınmasının gerektiği ifade edilmekteydi....

                  Somut olayda, mahkemece davacının yurt dışında sigortaya giriş tarihinin ülkemizde 5510 sayılı Kanun'un 4/1-(a) bendi kapsamında sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespiti isteminin reddine karar verilmiş ise de 29.maddesinin 4.fıkrasında yer alan hüküm doğrultusunda belirlenen sigortaya giriş tarihinin; yurt dışınde geçen çalışmanın niteliğine (bağımlı veya bağımsız) bakılmaksızın tüm sigortalılık halleri bakımından başlangıç sayılması gerekirken yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’un 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı, düzeltilerek onanmalıdır....

                    K A R A R Dava, davacının sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti ile hizmet tespiti istemlerine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddi ile “ SGK vekili için de 6552 sayılı Yasa'nın 64.mad göre feri müdahil olduğundan vekalet ücreti takdirine yer olmadığına” şeklinde karar verilmiştir. Somut olayda; davacının sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti isteminde de bulunduğu anlaşılmakla sigortalılık başlangıç tarihinin tespitine ilişkin uyuşmazlıklarda işveren sigortalının işe giriş bildirgesini yöntemince Kurum'a sunarak işçinin Kurum'da tescilini sağladığından uyuşmazlığı belirgin olarak Kurum'un çıkardığı ortadadır. Bu nedenle Kurum'un davalı konumunda bulunması gerekir iken Mahkemece hatalı değerlendirme neticesi Kurum lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, HMK 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır....

                      UYAP Entegrasyonu