ye verdiği teminat senetlerinin zikredilmiş olduğunu, dava konusu evrakın bu taahhüdün içerisinde zikredildiğini, müvekkilinin teminat senedi verdiği davalılardan ...'nin takip konusu senedi yapılan ticari alışverişe istinaden teminat senedi olarak aldığını, buna istinaden müvekkiline alındı yazısı ve ibraname verdiğini, fakat kötü niyetli olarak bu senedi cirolayıp organik bağı olan ve yetkilileri aynı kişiler olan diğer davalı ...'ye verdiğini, bu davalının da ciro yoluyla aldığı ve teminat olarak alındığını bildiği bu tarihsiz senedi kötü niyetli olarak yine teminat olarak cirolayıp takip alacaklısı bankanın ... şubesine tarihsiz olarak verdiğini, davalı bankanın ise takip konusu senedi ......
Yerleşik Yargıtay içtihatlarında da belirtildiği üzere; bir senedin teminat senedi vasfını taşıyabilmesi için; ya senet metninde açık olarak teminatın hangi hususta verildiği belirtilmeli, ya da ayrı bir sözleşmeyle söz konusu teminat senedine atıf yapılarak senedin teminat senedi olduğunun belirlenebilir olması sağlanmalıdır. Senet üzerine yazılacak olan "teminattır" ibaresi tek başına senede teminat senedi olma hüviyetini kazandırmaz. "teminat senedidir," "devredilemez", "ciro edilemez", ibareleri tek başına geçersiz olup, hiç yazılmamış kabul edilir. Aynı yönde (Yargıtay 12.Hukuk Dairesi’nin 2014/11410 E. 2014/13843 K. sayılı ilamı), bir senedin teminat senedi olduğunu ileri süren taraf bunu yazılı bir belge ile ispatlamalıdır. Somut olayda,İstanbul ... İcra Müdürlüğü'nün ......
. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile dava dışı... arasında 24.08.2010’da yapılan sözleşme uyarınca müvekkilince 5.000 USD bedelli teminat senedinin adı geçene verildiğini, daha sonradan sözleşmenin feshedilmesine rağmen senedin müvekkiline iade edilmediğini, senedin davalıya ciro edildiğini ve davalı tarafından kambiyo senetlerine mahsus yolla müvekkili aleyhine takip başlattığını, müvekkilinin icra hukuk mahkemesinde açtığı dava sonucu takibin iptaline karar verildiğini, davalının bunun üzerine müvekkili aleyhine ilamsız takip başlattığını, icra hukuk mahkemesi kararı uyarınca senedin kambiyo senedi vasfını taşımadığını, kambiyo senedi vasfını taşımayan bir senette ciro hükümlerinin uygulanamayacağını, davalının sıfatının olsa olsa temlik alan olabileceğini, senedin teminat senedi olduğu def’isinin davalıya karşı ileri sürülebileceğini belirterek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine ve %40 kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu niteliği haiz olmayan bono, kambiyo senedi vasfında kabul edilemez. Takip dayanağı senedin teminat senedi olduğu iddiasının, hangi ilişkinin teminatı olduğu senet üzerine yazılmak suretiyle ya da yazılı bir belge ile ispatlanması gerekir (HGK’nun 14.03.2001 tarih ve 2001/12-233 E, 2001/257 K. sayılı ve yine HGK’nun 20.06.2001 T. ve 2001/12-496 sayılı kararları). Borçlu tarafça teminat iddiası yazılı olarak ispatlanamadığı gibi alacaklı vekilinin cevap dilekçesindeki açıklamaları ve yargılama süresince verdiği beyanları da senedin teminat amaçlı alındığının kabul edildiği anlamına gelmediğinden mahkemece, bononun teminat senedi olduğuna dair itirazının da reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü yönünde yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Hal böyle olunca bir kambiyo senedinin işçi işveren ilişkisi nedeniyle düzenlenmiş teminat senedi olduğunun ispat yükü davacı üzerindedir. Bu husus Yargıtay ...... Hukuk Dairesi'nin 26/12/2013 tarih ...... Esas, ....... Karar sayılı kararında da belirtilmiştir. Davacı işe başlarken kendisinden, davalı tarafından teminat senedi adı altında dava konusu senedin alındığı, işyerinden ayrılırken ise senedin iadesini istenmesine rağmen geri iade edilmediği görülmüştür. Bir senedin teminat senedi olduğunun yazılı delil ile kanıtlaması kuralının en önemli istisnalarında birinin senedin işçi ile işveren arasındaki iş ilişkisinden kaynaklı olarak verilmesi hususu olduğu göz önüne alındığında dosya kapsamına davacı tarafından sunulan Bakırköy ........
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacı vekilinin dilekçesinde takibe konu senedin teminat senedi olduğunu ve müvekkilin üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmediğini iddia edildiğini, bu hususun gerçek dışı olduğunu, Senedin arka kısmında ''Teminat senedi olarak düzenlenmiştir. ... ada ... parsel ve ... ada ... parsel nolu sözleşmelere mahsuben ...'...
Senedin üçüncü kişiye ciro veya teslim yolu ile devredilmesi hâlinde bu definin iyi niyetli üçüncü kişilere karşı ileri sürülmesi mümkün değildir. 25. Borçlunun takibe konu bononun teminat bonosu olduğu şeklindeki beyanı borca itiraz niteliğindedir (Kuru, B.: İcra ve İflas Hukuku 2. C. İstanbul 1997, s. 1715). 26. Bononun teminat senedi olduğu senet metninden anlaşılamıyor ise İİK’nın 169/a maddesi kapsamında bononun sözleşme ile bağlantısı kanıtlanmalıdır. Sözleşmede senedin vade, tanzim tarihi ve miktarlarına açık bir şekilde atıf bulunmalıdır. Senede açıkça atıf bulunan sözleşmede senedin teminat amacıyla verilmiş olduğu belirtilmiş olabilir. Nitekim bu hususlar Hukuk Genel Kurulunun 15.09.2020 tarihli ve 2017/12-269 E., 2020/591 K. sayılı kararında da benimsenmiştir. 27....
Alacaklı yanca cevap dilekçesinde özetle senedin teminat senedi olduğu iddiasının kabul edilmediği, borçlular tarafından, İİK'nun 169/a maddesi kapsamında, senedin teminat senedi olarak verildiğinden bahisle takibin iptali talep edilmiş ise de bu iddianın aynı madde kapsamındaki belgelerden biri ile ispatı zorunlu olup, yerleşik Yargıtay İçtihatlarına göre senedin bankaya kredi sözleşmesi kapsamında teminat için verildiğinin iddia edilmesi halinde, kredi sözleşmesinde takibe konu bonoya açıkça atıf yapılması zorunlu olup, kredi sözleşmesinde senede hiçbir atıf olmadığı ve yine alacaklının da senedin teminat senedi olarak verildiğine dair kabulünün bulunmadığından mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olmakla yerinde bulunmayan istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/5052 E. sayılı dosyası üzerinden kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, icra takibine konu olarak gösterilen bononun teminat senedi niteliğinde olduğunu, söz konusu senedin, davalı bankaya ticari ilişki gereği değil, imzalanmış olan kredi sözleşmesinin teminatı olarak verildiğini, teminat senedi kambiyo senedi olarak kabul edilmediğinden, işbu senede dayanılarak kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatılmasının hukuka uygun olmadığını, senette lehtar olarak davalı bankanın yer almasının, bedellerinin yüksek meblağlı olmasının ve senet miktarından daha düşük bir bedelle takibe geçilmiş olmasının işbu senedin teminat amaçlı olarak düzenlendiğini ortaya koyduğunu, İİK madde 170/a maddesi uyarınca takibe konu edilen senedin kambiyo senedi vasfını taşımaması durumunda, takibin İcra Mahkemesi tarafından iptal edilebileceğini, Yargıtay kararlarının da bu yönde olduğunu belirterek davanın kabulü ile takibin iptaline karar verilmesini talep...
Davacı takibe konu senedin Ziraat Bankası ile Ayşegül Cenber arasındaki 500.000 TL tutarındaki Banka Kredi Sözleşmesinin teminatı olarak verildiğini iddia etmiş ise de, 28.05.2020 tarihli kredi sözleşmesinde takibe konu senede atıf yapan bir madde bulunmadığı, alacaklı vekilinin cevap dilekçesi ve yargılama aşamasındaki beyanları gözetildiğinde, takibe konu bononun teminat senedi olarak düzenlendiği yönünde kabulünün de bulunmadığı, senedin, neyin teminatı olduğu hususunun, dolayısıyla teminat senedi olduğuna ilişkin iddianın, tarafların imzasını taşıyan ve senede açıkça atıf yapan İİK 169/a maddesinde yazılı belgelerle kanıtlanamadığı görülmüştür. Senet miktarı kadar takip yapılmamasının takibe konu senedin teminat senedi olduğu sonucunu doğurmayacağı kanaatine varılmıştır....