Mahkemece davalı işveren tarafından eşit işlem borcuna aykırı davranılmadığı, davacının açtığı işe iade davasındaki gerekçe ile eldeki dava gerekçesinin farklı olduğu, davacının protokol içeriğinden faydalandığı, taraf sendika üyesi işçiler ile diğer sendika üyesi işçiler arasında eşitlik ilkesine aykırı davranıldığı gerekçesiyle sendikal tazminat talep edilmesinde hukuki yarar olmadığı, davalı işverenin sendikalaşmaya karşı olan eylemi nedeniyle işe iade davasında yasal bir yaptırıma maruz kaldığı, işe iade davasının açıldığı tarihten önce bu davaya dayanak yapılan olayların gerçekleştiği, ancak işe iade davasında bu olayların o davada dayanak gösterilmeyerek sonradan bu davanın açılmasının hakkaniyete uygun olmadığı, ayrıca iş sözleşmesi sona erdikten sonra doğrudan sendikal tazminat talep hakkının olmayacağı, işçinin 4857 sayılı İş Kanunu’nun iş güvencesine ilişkin hükümlerinden yararlanması gerektiği, davacının işe iade davası açarak bu hükümlerden yararlandığı, dava şartının oluşmadığı...
Mahkemece davalı işveren tarafından eşit işlem borcuna aykırı davranılmadığı, davacının açtığı işe iade davasındaki gerekçe ile eldeki dava gerekçesinin farklı olduğu, davacının protokol içeriğinden faydalandığı, taraf sendika üyesi işçiler ile diğer sendika üyesi işçiler arasında eşitlik ilkesine aykırı davranıldığı gerekçesiyle sendikal tazminat talep edilmesinde hukuki yarar olmadığı, davalı işverenin sendikalaşmaya karşı olan eylemi nedeniyle işe iade davasında yasal bir yaptırıma maruz kaldığı, işe iade davasının açıldığı tarihten önce bu davaya dayanak yapılan olayların gerçekleştiği, ancak işe iade davasında bu olayların o davada dayanak gösterilmeyerek sonradan bu davanın açılmasının hakkaniyete uygun olmadığı, ayrıca iş sözleşmesi sona erdikten sonra doğrudan sendikal tazminat talep hakkının olmayacağı, işçinin 4857 sayılı İş Kanunu’nun iş güvencesine ilişkin hükümlerinden yararlanması gerektiği, davacının işe iade davası açarak bu hükümlerden yararlandığı, dava şartının oluşmadığı...
Mahkemece davalı işveren tarafından eşit işlem borcuna aykırı davranılmadığı, davacının açtığı işe iade davasındaki gerekçe ile eldeki dava gerekçesinin farklı olduğu, davacının protokol içeriğinden faydalandığı, taraf sendika üyesi işçiler ile diğer sendika üyesi işçiler arasında eşitlik ilkesine aykırı davranıldığı gerekçesiyle sendikal tazminat talep edilmesinde hukuki yarar olmadığı, davalı işverenin sendikalaşmaya karşı olan eylemi nedeniyle işe iade davasında yasal bir yaptırıma maruz kaldığı, işe iade davasının açıldığı tarihten önce bu davaya dayanak yapılan olayların gerçekleştiği, ancak işe iade davasında bu olayların o davada dayanak gösterilmeyerek sonradan bu davanın açılmasının hakkaniyete uygun olmadığı, ayrıca iş sözleşmesi sona erdikten sonra doğrudan sendikal tazminat talep hakkının olmayacağı, işçinin 4857 sayılı İş Kanunu’nun iş güvencesine ilişkin hükümlerinden yararlanması gerektiği, davacının işe iade davası açarak bu hükümlerden yararlandığı, dava şartının oluşmadığı...
İş sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiğinin tespit edilmesi hâlinde, 4857 sayılı Kanun'un 21. maddesine göre işçinin başvurusu, işverenin işe başlatması veya başlatmaması şartına bağlı olmaksızın sendikal tazminata karar verilir. Ancak işçinin işe başlatılmaması hâlinde, ayrıca 4857 sayılı Kanun'un 21. maddesinin birinci fıkrasında belirtilen tazminata hükmedilmez. İşçinin 4857 sayılı Kanunun yukarıdaki hükümlerine göre dava açmaması ayrıca sendikal tazminat talebini engellemez.İşe iade davasında belirlenen işçinin 12 aylık brüt ücreti tutarındaki sendikal tazminat, işverene başvuru ve işe başlatılma şartına tabi olmaksızın belirlendiğinden, ücret geçersiz olduğu belirlenen fesih tarihindeki ücret kabul edilmelidir.Somut olayda, davacının iş sözleşmesi işverence feshedilmiş olup, davacı tarafından açılan işe iade davasının yargılaması neticesinde feshin sendikal nedene dayandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiği, kararın temyizi üzerine Yargıtay 7....
Böylece kıdemi altı aydan az olan veya otuz kişiden az işçinin çalıştığı bir işyerinde çalışan işçi, sendikal nedenlerle işten çıkarıldığında feshin geçersizliğine, işe iade tazminatı olarak bir yıllık ücretinden az olmayacak sendikal tazminatın belirlenmesine ve dört aya kadar çalıştırılmayan süreye ilişkin ücretin ödenmesine karar verilmesini isteyebileceği gibi, dilerse, işe iade davası açmadan sendikal tazminat talebiyle de dava açabilecektir. Somut olayda mahkemece dava konusu işyerinde fesih tarihi itibariyle otuzdan az işçi çalıştığı, davacının sendikal nedenle işe iade davası açamayacağı gerekçesi ile dava ön şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmişse de, yukarıda belirtildiği üzere Anayasa Mahkemesinin sözü edilen kararı ile otuzdan az işçi çalıştıran işyerlerinde çalışanların sendikal neden iddiasıyla işe iade davası açabileceği mümkün hale gelmiştir....
Görüldüğü gibi sendikal tazminat talep edebilmek için işe iade davası açılması zorunlu değildir. İşçi sendikal nedenlerle iş aktinin feshedildiğini ileri sürüyorsa işe iade davası açmadan sendikal tazminat talep edebilmektedir. Davacının açtığı sendikal fesih iddialı işe iade davasında mahkemece bu iddia sabit görülerek işe iade kararı verilmiş ve sendikal tazminat belirlenerek feshin sendikal nedenlerle yapıldığına ilişkin tespit kararı verilmiştir. (Emsal Yargıtay 22. HD. 2016/13392 E., 2016/16033 K., Yargıtay 9. HD. 2015/31977 E. 2016/12709 K) Mahkemece belirlenen sendikal tazminat alacağı için ilamsız icra yoluna başvurmak için yasal engel bulunmamakta olup, ilk derece mahkemesince verilen işe iade ve sendikal tazminat kararı Bursa BAM 3. Hukuk Dairesinin 14/10/2022 tarih ve 2022/2488 E. 2022/2029 K. numaralı kararıyla istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesiyle ilk derece mahkemesi kararının kesinleştiği anlaşılmaktadır....
Davacı işe iade kararı gereği sendikal tazminatının ödenmediği gerekçesiyle bu alacağını talep etmiştir. Yargıtay 22.HD'sinin emsal bir içtihadında; "İşe iade davasında belirlenen işçinin 12 aylık brüt ücreti tutarındaki sendikal tazminat ise işverene başvuru ve işe başlatılma şartına tabi olmaksızın belirlendiğinden, ücret geçersiz olduğu belirlenen fesih tarihindeki ücret kabul edilmelidir. (22. HD, 2017/3619 E. 2018/7440 K.) şeklinde karar verilmiş olup , bu esasa göre bilirkişi raporunda tespit edilen sendikal tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. ...........
Mahkemece kararın gerekçesinde, "davacının işe başlatıldığı belirtilmişse de dinlenen tanık beyanlarına göre davacının önceki görevden farklı görevde başlatılması, kendisine ve işe iade sonrasında başlatılan işçilere baskı uygulandığı dolayısıyla gerçek bir işe başlatma durumunun söz konusu olmadığı" şeklinde açıklamaya yer verilmiş, hüküm fıkrasında sendikal tazminat talebinin reddine, boşta geçen süreye ait ücret alacağının kısmen kabulüne karar verilmiştir. Öncelikle belirtmek gerekir ki, sendikal tazminat yönünden kararda herhangi bir red gerekçesi yazılmamıştır. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25/5. maddesine göre sendikal tazminat işe başlatma şartına bağlı olmasa da, davacının daha önce açtığı işe iade davasında ilk derece mahkemesi tarafından işçinin işe başlatılmaması şartına bağlı olarak sendika tazminata hükmedilmiş ve karar davacı tarafın temyizi olmaksızın salt davalı temyizi üzerine bu şekilde kesinleşmiştir....
Mahkemece kararın gerekçesinde, "davacının işe başlatıldığı belirtilmişse de dinlenen tanık beyanlarına göre davacının önceki görevden farklı görevde başlatılması, kendisine ve işe iade sonrasında başlatılan işçilere baskı uygulandığı dolayısıyla gerçek bir işe başlatma durumunun söz konusu olmadığı" şeklinde açıklamaya yer verilmiş, hüküm fıkrasında sendikal tazminat talebinin reddine, boşta geçen süreye ait ücret alacağının kısmen kabulüne karar verilmiştir. Öncelikle belirtmek gerekir ki, sendikal tazminat yönünden kararda herhangi bir red gerekçesi yazılmamıştır. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25/5. maddesine göre sendikal tazminat işe başlatma şartına bağlı olmasa da, davacının daha önce açtığı işe iade davasında ilk derece mahkemesi tarafından işçinin işe başlatılmaması şartına bağlı olarak sendika tazminata hükmedilmiş ve karar davacı tarafın temyizi olmaksızın salt davalı temyizi üzerine bu şekilde kesinleşmiştir....
Somut davada, davacının işe iade talebi bulunmakta olup bu hususta arabulucuya başvurulmuş ve anlaşmaya varılamadığına dair son tutanak dosyaya ibraz edilmiştir. İlk derece mahkemesince sendikal tazminat talebine ilişkin arabuluculuk başvurusu bulunmadığı gerekçesiyle tefrik kararına müteakip dava şartı yokluğu gerekçesiyle bu talebin reddine karar verilmiş ise de; 6356 sayılı Kanunun 25. Maddesinde düzenlenen sendikal tazminat, feshin sendikal nedenle yapıldığının anlaşılması halinde işe iadenin ve feshin geçersizliğinin kanuni sonucu olarak tıpkı 4857 sayılı Kanunun 21. Maddesinde düzenlenen iş güvencesi gibi hüküm altına alınmaktadır. Bu nedenle, işe iade talebiyle birlikte dava konusu edilen ve iş güvencesi tazminatının yerine hükmedilebilecek sendikal tazminat bakımından ayrıca arabuluculuk başvurusu yapılması gerekmemektedir....