WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, davalı Sendika tarafından alınan üyelikten çıkarma kararının usul ve yasaya uygun olduğunu beyan ederek mahkemenin kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ilk derece Mahkemesi kararının istinaf edilebilir olup olmadığı noktasındadır. Somut olayda davacı tarafın iddiasının, davalı tarafın cevabının, taraflarca ibraz edilen ve mahkemece celp edilen kayıt ve belgelerin bir bütün halinde Dairemizce dosya üzerinden yapılan incelemesi sonucunda, dava; sendika üyeliğinden kesin çıkarılmaya yönelik sendika merkez genel kurul kararının iptali talebine ilişkindir....

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, davalı Sendika tarafından alınan üyelikten çıkarma kararının usul ve yasaya uygun olduğunu beyan ederek mahkemenin kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ilk derece Mahkemesi kararının istinaf edilebilir olup olmadığı noktasındadır. Somut olayda davacı tarafın iddiasının, davalı tarafın cevabının, taraflarca ibraz edilen ve mahkemece celp edilen kayıt ve belgelerin bir bütün halinde Dairemizce dosya üzerinden yapılan incelemesi sonucunda, dava; sendika üyeliğinden kesin çıkarılmaya yönelik sendika merkez genel kurul kararının iptali talebine ilişkindir....

Bu durumda yapılacak iş; emsal işçilerin sendika üyesi oldukları ya da dayanışma aidatı ödedikleri tarihleri belirleyerek TİS de düzenlenen bu alacakları almalarının sendika üyeliğinden kaynaklanıp kaynaklanmadığını tespit etmek; işçilerin sendika üyesi olması ya da dayanışma aidatı ödemesi nedeniyle bu ödemeleri TİS’den yararlanarak aldıklarının anlaşılması halinde davacının sendika üyesi olmadan TİS den yararlanamayacağı gözetilerek sendika üyesi olmaması nedeniyle taleplerin reddine karar vermek; Emsal işçilerin sendika üyesi olmamasına veya dayanışma aidatı ödememesine rağmen işyeri uygulaması nedeniyle bu alacakların ödendiğinin tespiti durumunda ise şimdiki gibi karar verilmesi gerekirken, bu hususlar açıklığa kavuşturulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır....

    Gerekçe: Dava, mülga 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun 61. maddesi kapsamında, sendika üyelik ve dayanışma aidat alacaklarının tahsili istemine ilişkindir. Maddi olay tarihinde yürürlükte bulunan mülga 2821 sayılı Kanun'un 61. maddesinin birinci fıkrasına göre ise “İşyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesinin tarafı olan işçi sendikasının, toplu iş sözleşmesi yapılmamışsa veya sona ermişse yetki belgesi alan işçi sendikasının yazılı talebi ve aidatı kesilecek sendika üyesi işçilerin listesini vermesi üzerine, işveren sendika tüzüğü uyarınca üyelerin sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatını ve Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu gereğince sendikaya ödenmesi gerekli dayanışma aidatını, işçilere yapacağı ücret ödemesinden kesmeye ve kestiği aidatın nevini belirterek tutarını ilgili sendikaya vermeye ve kesinti listesini sendikaya göndermeye mecburdur.”...

      Bu durumda yapılacak iş; emsal işçilerin sendika üyesi oldukları ya da dayanışma aidatı ödedikleri tarihleri belirleyerek TİS de düzenlenen bu alacakları almalarının sendika üyeliğinden kaynaklanıp kaynaklanmadığını tespit etmek; işçilerin sendika üyesi olması ya da dayanışma aidatı ödemesi nedeniyle bu ödemeleri TİS’den yararlanarak aldıklarının anlaşılması halinde davacının sendika üyesi olmadan TİS den yararlanamayacağı gözetilerek sendika üyesi olduğu sürelerle sınırlı olarak hesaplama yapmak; Emsal işçilerin sendika üyesi olmamasına veya dayanışma aidatı ödememesine rağmen işyeri uygulaması nedeniyle bu alacakların ödendiğinin tespiti durumunda ise şimdiki gibi karar vermek gerekirken, bu hususlar açıklığa kavuşturulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır....

        Bu durumda yapılacak iş; emsal işçilerin sendika üyesi oldukları ya da dayanışma aidatı ödedikleri tarihleri belirleyerek TİS de düzenlenen bu alacakları almalarının sendika üyeliğinden kaynaklanıp kaynaklanmadığını tespit etmek; işçilerin sendika üyesi olması ya da dayanışma aidatı ödemesi nedeniyle bu ödemeleri TİS’den yararlanarak aldıklarının anlaşılması halinde davacının sendika üyesi olmadan TİS den yararlanamayacağı gözetilerek sendika üyesi olduğu sürelerle sınırlı olarak hesaplama yapmak; Emsal işçilerin sendika üyesi olmamasına veya dayanışma aidatı ödememesine rağmen işyeri uygulaması nedeniyle bu alacakların ödendiğinin tespiti durumunda ise şimdiki gibi karar vermek gerekirken, bu hususlar açıklığa kavuşturulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır....

          Mahkemece, davacının işyeri sendika temsilcisi olmadığı, bu sebeple davacının tabi olduğu sendikal güvencenin 6356 sayılı Kanun'un “Güvenceler” başlıklı Dördüncü Bölümünün “İşyeri sendika temsilciliğinin güvencesi” başlıklı 24. maddesinde yer alan güvence olmayıp, “İşçi kuruluşu yöneticiliğinin güvencesi” başlıklı 23. maddesinde yer alan güvence olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Davacı, 07.10.1993 tarihinden itibaren sendika üyesidir. T......

            Belirtilen kanuni düzenlemelere göre, şube açma, birleştirme ve kapatma yetkisi münhasıran sendika genel kurulunda olup, bu konuda, ancak tüzükte belirlenen esaslar doğrultusunda sendika yönetim kuruluna yetki verilebilecektir. Sendika yönetim kuruluna yetki verilmesi durumunda, söz konusu yetkinin kullanılabilme esasları ise genel kurul kararı ile tespit edilecektir. Somut olayda, davalı sendika ana tüzüğünün 18/l maddesine göre; sendika şubesi açma, şubeleri birleştirme veya kapatma kararı vermek; sendika şubesi açma ve başlangıçtaki kuruluş şartlarını kaybeden şubeleri kapatma konularında sendika yönetim kuruluna yetki vermek, sendika Genel Kuruluna ait olduğundan, öncelikle sendika ana tüzüğünün 18/I maddesine göre bu konularda Genel Merkez Yönetim Kuruluna yetki verilip verilmediğinin tespit edilmesi gerekmektedir....

            Belirtilen kanuni düzenlemelere göre, şube açma, birleştirme ve kapatma yetkisi münhasıran sendika genel kurulunda olup, bu konuda, ancak tüzükte belirlenen esaslar doğrultusunda sendika yönetim kuruluna yetki verilebilecektir. Sendika yönetim kuruluna yetki verilmesi durumunda, söz konusu yetkinin kullanılabilme esasları ise genel kurul kararı ile tespit edilecektir. Somut olayda, davalı sendika ana tüzüğünün 18/l maddesine göre; sendika şubesi açma, şubeleri birleştirme veya kapatma kararı vermek; sendika şubesi açma ve başlangıçtaki kuruluş şartlarını kaybeden şubeleri kapatma konularında sendika yönetim kuruluna yetki vermek, sendika Genel Kuruluna ait olduğundan, öncelikle sendika ana tüzüğünün 18/I maddesine göre bu konularda Genel Merkez Yönetim Kuruluna yetki verilip verilmediğinin tespit edilmesi gerekmektedir....

            E-devlet kapısı üzerinden üyelik başvurusunda bulunulması ve sendika tüzüğünde belirlenen yetkili organın kabulü ile E- Devlet kapısı üzerinden kazanılacağını, aynı yasanın 19. maddesinin 3. bendi gereğince ise sendika üyeliğinden çekilmenin sendikaya bildirim tarihinden itibaren 1 ay sonra geçerlilik kazanacağının hüküm altına alındığı, söz konusu istifa eden işçiler İbrahim karga ve Necati Süre ' nin sendika üyeliğinden istifalarının 6356 sayılı yasanın 19. maddesinin 3. bendinde belirtilen 1 aylık sürenin sonu olan 08/02/2013 tarihinde geçerlilik kazanacağı dolayısıyla söz konusu 2 işçinin davacı sendikanın yetki tespit başvurusunda bulunduğu 14/01/2013 tarihinde sendika üyesi olduklarının kabulü gerektiği, bu durumda davalı işyerinde sendika üyesi olan 91 işçi ile birlikte sendika üyeliği geçerli kabul edilen ... ve ... isimli 2 işçinin de ilavesi ile birlikte davacı sendikanın davalı işverene ait işyerinde yetki tespit talebinde bulunduğu 14/01/2013 tarihinde toplam 93 işçi üyeliğine...

              UYAP Entegrasyonu