WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUMK'nun 237. maddesi uyarınca orta yerde kesin hüküm bulunduğunun kabulü için her iki davanın taraflarının, konusunun ve hukuki sebebinin aynı olması gerekir. Taraflar arasında daha önce görülüp sonuçlanan 2010/224 esas ve 2010/288 sayılı kararda davanın konusu aynı taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı davalı hisselerine isabet eden ürün bedelinin tahsili istemine ilişkin olup mahkemece, davacının henüz adına tescil yaptırmadığından aldığı pay yönünden ecrimisil istemesi mümkün bulunmadığı gibi davalıya ihtarname gönderip intifadan men ettirdiğini ispat edemediği için alacak davasının reddine karar verilmiştir. Görülüyor ki, bu karar alacak davasına ilişkin olup eldeki dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ile hacizlerin kaldırılması isteğine ilişkindir. Bu nedenle davanın hukuki sebebi yönünden kesin hüküm sonucunu meydana getirmez....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine (yüklenicinin temlikine) ve muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescil, gecikme tazminatı ve cezai şartın tahsili, olmadığı taktirde ödenen bedelin iadesi, sözleşmeden doğan gecikme cezasının ve cezai şartın tahsili istemine ilişkindir. Eser sözleşmelerinin bir türü olan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi, taraflara karşılıklı hak ve borçlar yüklemekte; yüklenici, finansı sağlayan arsa malikinin taşınmazı üzerine bina yapma işini üstlenmekte, arsa maliki ise inşa edilecek binadaki bir kısım bağımsız bölümlerin mülkiyetini yükleniciye devretmeyi vaat etmektedir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 13.12.2007 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 08.03.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde satış bedelinin ve cezai şartın tahsili istemlerine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tapu iptali ve tescil isteminin reddine, tazminat isteminin kabulü ile 3.000,00 TL cezai şart ile 4.908,35 TL tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 03.12.2007 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 13.07.2010 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 04.10.2011 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili Av.... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen tarafın sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.10.2006 gününde verilen dilekçe ile gayri menkul satış vaadine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 13.12.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, biçimine uygun düzenlenen 03.02.1997 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.07.2009 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 24.12.2013 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 28.04.2015 günü için yapılan tebligat üzerine gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil kabul edilmediği takdirde rayiç değerin tahsili isteğine ilişkindir. Davalılar, sözleşmede belirlenen bakiye bedelin ödenmediği gerekçesiyle davanın reddini savunmuşlardır....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava tapu iptali ve tescil, terditli olarak alacak talebine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, kararı davalı T3 vekili istinaf etmiştir. Davacı noterde düzenleme şeklinde yapılan taşınmaz satış vaadi sözleşmesi nedeniyle tapu iptali ve tescil, terditli olarak taşınmaz bedelinin tahsili olmazsa satış bedeli ve cezai şart bedelinin güncellenerek faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir. Davalı T3 Iğdır Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1998/612 Esas 2004/19 Karar sayılı kararı ile muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil kararı sonucunda davalıların taşınmazda tek başına tasarruflarının kalmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 298/2. maddesi uyarınca, "Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz."...

              Taraflar arasında yapılan sözleşme gereği 290.000 TL bakiye borcun kaldığı sözleşme ile teslim tarihi olarak 21/04/2008 tarihinin kararlaştırıldığı, tarafların sözleşme ile cezai şart kararlaştırılmış oldukları, bilirkişi raporu ile teslim edilmesi gereken tarih ve dava tarihi olan 21/03/2014 tarihi arasında işlemiş rayiç kira bedelinin ve cezai şart alacağı mahsup edilerek bakiye kalan 11.601 TL depo ettirildiği, bu şekilde tapu iptali ve tescil için gerekli şartların oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu 1756 parselde kayıtlı taşınmazın 8 nci blok bodrum + zemin +1 normal kat 4 numaralı bağımsız bölümün tapusunun iptali ile davacı adına tesciline, depo edilen 11.601 TL bedelin davalılara ödenmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ...Ş. ve birleştirilen dosyanın davalısı tapu maliki ......

                Taşınmaz Mal Satış Vaadi Sözleşmeleri mülkiyeti geçirim borcunu doğuran akitlerden (T.M.Y.’nın 706. m.) olup, sözleşmede belirtilen miktar ve değerin hayatın ve günün olağan koşullarına uygun olmadığı gibi kamu düzenine ilişkin görev konusu taraf iradesine bırakılmakla sözleşmede belirtilen değerin harç kaybına neden olacağı da gözetilerek, Taşınmaz Mal Satış Vaadi Sözleşmelerine dayalı uyuşmazlıklarda görevli mahkemenin dava tarihindeki değere göre belirlenmesi gerekir. Yargıtay H.G.K.'nun 29.03.2006 gün 2006/14-91-2006/115 sayılı kararında da taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali, tescil davaları ile benzer nitelikteki şufa ve tenkis davalarında da dava tarihindeki değerin esas alınması gerektiği kabul edilmiştir....

                  Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı taktirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2644 sayılı Tapu Kanununun 35 inci maddesi. 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....

                    UYAP Entegrasyonu