Mahkemece, taraflar arasında devremülk satış vaadi sözleşmesi tanzim edildiği, kullanım olmadan sözleşme askıda olup tüketici bu süre içinde caymazsa sözleşme başlangıcından itibaren hüküm doğurduğu, sözleşmeden cayması halinde başlangıcından itibaren hüküm doğurmayacağı, sözleşmenin 22/07/2012 tarihinde imzalandığı, davacının devre tatil hakkını kullanmadığı, 09/08/2012 tarihinde davalı şirkette ait hlcrezervasyon@hlcturkey.com e posta adresine üyelik iptali ile davalı şirkete caydığını bildirdiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki taraflar arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesinin “sözleşmenin konusu” başlıklı 2. maddesinde 'İş bu sözleşmenin konusu ... OTEL İŞLETMELERİ TURİZM İNŞAAT TİCARET ANONİM ŞİRKETİ’ne ait ... ili TERMAL ilçesi ......
Erzin Umar Thermal Resort devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline, Sözleşmeye bağlı olarak yapılan sözleşmenin 4.maddesinde düzenlenen 39 adet senetten dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, senetlerin iptaline, 4.320,00 TL'nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 20.04.2014 tarihli İD 02008 no'lu devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi ve senetlerin iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır....
Bu durumda davacı tarafından dayanılan satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağı bulunmadığından tapu iptali ve tescil davasının reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 06.05.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Bunlardan H. bloktaki 13 ve G bloktaki 12 numaralı bağımsız bölümler dava dışı ...’e, 11.04.1994 günlü satış vaadi sözleşmesiyle satılmış, ferağa icbar suretiyle tescil davası sonucu da bu kişi adına mülkiyet aktarıldıktan sonra H blok 13 numaralı bağımsız bölümü mülkiyet hakkı sahibi birleşen davanın davacısına 02.11.2004 tarihinde tapuda satmıştır. Birleştirilen davadaki istemin dayanağı bu şekilde kazanılan mülkiyet hakkıdır. Taşınmaz satış vaadi sözleşmesiyle ileride esas sözleşme yapılması, diğer bir deyişle satım akdi icrası kararlaştırıldığından satış vaadi sözleşmesinin ileride yapılacak taşınmaz satış sözleşmesinin esaslı unsurlarını ihtiva etmesi gerekir. Doğru olanı satış vaadi sözleşmesine ileride satışı yapılacak taşınmazın tapu kütüğünde kayıtlı olduğu yerin, kayıt tarihinin, ada ve parsel numarasının yazılması, şayet çapa bağlı bir taşınmazdan muayyen bir bölümün satışı vaat olunuyorsa bunun çap üzerinde metrekaresi belirtilerek işaretlenip sözleşmeye eklenmesidir....
ın aleyhine 26.11.2004 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayanarak tapu iptali ve tescil davası açtıklarını, bu dava sırasında dava dilekçesi ve mahkeme kararının bilinçli olarak yanlış adrese tebliğ edildiğini ileri sürerek yargılamanın yenilenmesi isteğinde bulunmuş, bu istek kabul edildiği takdirde de yeniden yapılacak yargılama sırasında satış vaadi sözleşmesini feshettiğini, bu hususun davalılara tebliğ de edildiği hususundaki savunmasının dikkate alınarak tapu iptali tescil davasının da reddini istemiştir. Davalılar, yargılamanın yenilenmesi koşullarının oluşmadığını savunmuşlar, mahkemece satış vaadi sözleşmesinin davalısı ...'e tebligatın usulsüz yapıldığı kabul edilmiş, ancak tek taraflı feshin kabul edilemeyeceği, satış vaadi sözleşmesinin geçerli olduğu gerekçesiyle yargılamanın iadesi davasının esastan reddi ile Yahyalı Sulh Hukuk Mahkemesinin 2004/300 - 2005/78 sayılı kararının onanmasına karar verilmiştir....
Maddesi ve Medeni Kanun hükümleri gereğince taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin tapuda şerh edilmesini müteakip, beş yıl içerisinde tapu siciline işlenen haciz, şerh ve benzeri kayıtların kaldırılması konusunda satış vaadi sözleşmesinin lehtarı taraf ehliyetine sahip olduğunu, bu kuralın tek istisnasının yasal süresi içerisinde satış vaadi sözleşmesine dayalı tescil davasının açılmış olması olduğunu, müvekkili tarafından süresi içinde dava açıldığını ve davanın kabulüne karar verildiğini, taşınmaz kaydına konulan haciz kaydının işbu 5 yıllık süre içerisinde olduğunu, gayrımenkul satış vaadi sözleşmesinin tapuya şerh edildiği tarihten sonra yasal 5 yıllık süre içerisinde tescil davası açılması şartıyla taşınmaz kaydına işlenen bütün hacizlerin usulsüz hale geldiğini, gayrımenkul satış vaadi sözleşmesinin tapuya şerh edildiği tarih olan 17/06/2008 ' den sonra yapılan bütün haciz işlemlerinin hukuka aykırı olduğunu belirterek icra müdürlüğünün ret kararının kaldırılmasına, olmadığı taktirde...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi, itirazın iptali istemine ilişkin davada İstanbul 2. Tüketici ve 4. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, devre mülk satış sözleşmesine dayalı takibe yapılan itirazın iptali ile sözleşmenin feshi istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında 16.6.2000 tarihli oto satış sözleşmesinin imzalandığını, kalan 14.000.000.000.TL borcun ödenmesi için davalı ...'ün 10.1.2001 tarihinde yazılı taahhütname verdiğini borç ödenmediği için girişilen icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürmüş ve itirazın iptali ile icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesine dayanan tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 09.02.2016 gün ve 2014/16137 Esas, 2016/1631 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı vekili, davalının... Noterliği'nin 07.10.1994 tarihli düzenleme şeklindeki satış vaadi sözleşmesi ile o tarihte tasarrufunda bulunan ... Köyü 187 parselde kayıtlı taşınmazın, annesi...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.07.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 08.06.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Satış vaadi sözleşmesinin borçlusu olan ... mirasçıları, taşınmazların vasiyetname ile kendileri dışında bir kişiye verildiğini, taşınmazlarda payları bulunmadığını, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, satış vaadine konu parseller elbirliği mülkiyetine tabi olduğundan ve elbirliği mülkiyetinde ortakları dışında bir başkasına satışın hüküm ve sonuç meydana getirmeyeceğinden söz edilerek dava reddedilmiştir....