"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, ticari nitelikteki satıma konu akaryakıtın ayıplı olması nedeni ile tazminat istemine ilişkindir. Buna göre; temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ile Başkanlar Kurulu’nun 12.02.2016 gün ve 1 sayılı kararı uyarınca Yüksek 19. Hukuk Dairesine ait olup, 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 21/2.maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanunun 60/3. maddesi gereğince dosyanın anılan Daireye gönderilmesi gerekmektedir. Bu nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 06/01/2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan deliller benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalının davacıya sattığı kiremitlerin ayıplı olduğu, beş yıllık süreç içerisinde kiremitlerin bozulmaması gerektiği davalının yeni kiremit vermesinin ayıbı kabul ettiğini gösterdiği, ayıplı üründen dolayı davacı tarafın ayrıca zarara uğradığı, kiremitlerin değiştirilmesinin tüm zararı ortadan kaldırmadığı, eski kiremitlerin yerine yenisinin döşenmesi için gerekli masrafın 12.390,00 TL olduğu ve davalının sattığı ayıplı malın neden olduğu bu zararı gidermesi gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, davalı tarafından ayıplı mal yerine verilen kiremit ve mahyaların ayıplı olanlarla değiştirilmesi için gerekli olan işçilik ücretinin ayıplı malın neden olduğu zarar olarak tazminini istemiş ise de dosya içerinde işçilik ücretinin davacı yanca ödendiğine, bu suretle davacı nezdinde zararın vuku bulduğuna ilişkin belgeye rastlanılmamıştır...
Ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kimse sorumlu olduğu takdirde bunlar müteselsilen sorumludurlar. Satılan malın ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz. Bu madde ile ayıba karşı sorumlu tutulanlar, ayıba karşı daha uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemişlerse, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallarda beş yıldır. Ayıplı malın neden olduğu her türlü zararlardan dolayı yapılacak talepler ise üç yıllık zamanaşımına tabidir. Bu talepler zarara sebep olan malın piyasaya sürüldüğü günden başlayarak on yıl sonra ortadan kalkar. Ancak, satılan malın ayıbı, tüketiciden satıcının ağır kusuru veya hile ile gizlenmişse zamanaşımı süresinden yararlanılamaz."...
yönelik davalı şirketin servis çalışmalarının neticesiz kaldığını ve makinedeki ayıpların giderilemediğini, davacı şirketin satın almış olduğu iş makinesinden beklenen faydanın elde edilemediğini, söz konusu ayıpların makinenin değerini önemli ölçüde azaltan ayıplar olduğunu, davalı şirkete satıma konu iş makinesinin ayıpsız misli ile değiştirilmesi, bunun mümkün olmaması durumunda satış bedelinin faiziyle birlikte davacı müvekkil şirkete iadesi ihtarında bulunulduğunu, ancak işbu ihtara rağmen davalı şirketin yükümlülüğünü yerine getirmediğini belirterek söz konusu iş makinesinin davalı şirketce aynı marka ve model başka bir iş makinesi ile değiştirilmesine, ayıplı iş makinesinin ayıpsız misli ile değiştirilmesi mümkün olmadığı takdirde sözleşmenin feshi ile 140.997,02 TL satış bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/567 Esas KARAR NO : 2023/217 DAVA : Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) DAVA TARİHİ : 19/09/2022 KARAR TARİHİ : 22/03/2023 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkil Şirket tarafından 21.01.2021 tarihinde ... kuruluşu olan Davalı ... A.Ş.’ den ... ... marka ......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/567 Esas KARAR NO : 2023/217 DAVA : Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) DAVA TARİHİ : 19/09/2022 KARAR TARİHİ : 22/03/2023 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkil Şirket tarafından 21.01.2021 tarihinde ... kuruluşu olan Davalı ... A.Ş.’ den ... ... marka ......
DAVA : Tazminat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) DAVA TARİHİ : 12/11/2021 KARAR TARİHİ : 06/06//2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 06/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İş bu davada, 16/02/2022 tarihinde yapılan duruşmaya davacı vekilinin gelmemesi ve davalı tarafın davayı takip etmemesi nedeni ile HMK.nun 150. maddesine göre dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, dosyanın işlemden kaldırılmasından sonra üç aylık süre içerisinde taraflarca dava yenilenmediğinden 6100 Sayılı HMK.nun 150/5 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye göre: 1-HMK.nun 150/5 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına, 2-Harçlar Kanunu gereğince dava açımında yeterince harç alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına, 3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, -HMK 333....
Bu nedenle maddi tazminat davası yönünden ilk derece mahkemesi kararının gerekçesi yerinde olmadığından davacının istinaf başvurusunun gerekçeye yönelik olarak kabulü gerekmiştir. Davalının istinaf sebeplerinin incelenmesinde, taraflar arasında yapılan satım sözleşmesine göre davalı satıcı, satıma konu mallarla ilgili olarak renk solmalarına karşı 2 yıl süre ile garanti vermiş olup, ilgili ürünlerde 2 yıllık garanti süresi içinde renk solmasının gerçekleştiği yapılan tespit sonucu alınan bilirkişi raporu ve dosyada alınan bilirkişi raporları ile sabit olmakla davalının satıma konu malın ayıplı olmadığına ilişkin istinaf sebebi yerinde değildir. Söz konusu ayıp kullanım ile ve garanti süresi içinde ortaya çıkmış olup, ayıbın süresinde ihbar edilmediği davalı tarafça ispat edilememiştir. Davalının bu yöne ilişkin istinaf sebebi de yerinde değildir.Ancak, davacının maddi tazminat talebi ayıplı mal satımı nedeniyle uğranılan zarara ilişkindir....
Mahkemece, bilirkişi raporu hükme esas alınarak aracın ayıplı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davacı tüketicinin satın aldığı ve ayıplı olan davaya konu aracın davalı yanca ayıpsız yeni misli ile değiştirilmesine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların bütün temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4. maddesi hükmü uyarınca tüketici, satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Tüketici, yasanın kendisine tanıdığı bu dört seçenekten birini tercih etmek hakkına sahip olup, karşı taraf bunlardan herhangi birini kullanmaya zorlanamaz....
Maddesinde, ürünün ayıplı olması halinde tüketicinin kullanabileceği seçimlik haklar düzenlenmiş olup "(1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici; a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. (2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur....