WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davaya konu dairenin yerine verilebilecek eşdeğer bir daire bulunamadığı, bu nedenle tazminata karar verilmesi gerektiği, tazminat miktarının 38.544,00 TL olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile 38.544,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, kendisine konut tahsis edilmeyen ortağın tazminat istemine ilişkindir. Bir konut yapı kooperatifinin ana amacı ortakların akçalı yükümlülüklerini yerine getirmeleri karşılığında anasözleşmeye uygun konut teslim etmektir. Çeşitli nedenlerle konut tahsisi imkansızlığı ortaya çıktığında ortağın uygun bir tazminat isteme hakkı bulunmaktadır....

    Konut Finansmanı kapsamında kullandırılacak kredilerin KKDF kesintisi karşısındaki durumu 2010/17356-2011/6320 8.06.2007 tarihide yayımlanan KKDF- 2/2007-2 sayılı KKDF Kesintisi Sirkülerinin 2.bölümünde açıklanmıştır.Gerçek kişi tüketicilere mesleki veya ticari faaliyetleri ile ilişkisi olmayan amaçlarla inşa halindeki konutlar ve konutun ipotek gösterilmesi şartıyla tadilat ve eklentileri için kullandırılan krediler, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından “konut Kredisi “olarak deerlendirildiğinden, konut kredisi kapsamında KKDF kesintisine tabi tutulmayacaktır. Konutun teminat gösterilmesi şartıyla tadilat amaçlı kullandırılan kredilerde KKDF kesintisi yapılmayacak olup, bu krediler yalnızca teminat gösterilen konutun tadilatı için verilen kredilerle sınırlıdır. Kredinin teminat gösterilen konut için kullanıldığı konut tadilatı kredi sözleşmesi ve diğer tevsik edici belgelerle ispat edilebilecektir....

      Çeşitli nedenlerle konut ya da işyeri tahsisi imkansızlığı ortaya çıktığında ortağın uygun bir tazminat isteme hakkı bulunmaktadır. Ortağın tüm ödemelerini yapmış olduğu belirlenirse verilecek tazminat miktarı emsal bir konutun dava tarihi itibari ile değeridir. Ödemelerin eksik yapılmış olması halinde ise Yargıtay'ın yerleşik uygulamasına göre tazminat hesaplama ilkesi aşağıdaki şekilde formüle edilmiştir. a-Önce ortaklara tahsis edilen konutun dava değeri itibariyle rayiç değeri hesaplanmalıdır. b-Davalı kooperatife normal ödentilerini gerçekleştiren bir ortağın ödemelerinin ödeme yaptıkları tarihler itibariyle toplam ödemeleri dava tarihine kadar ( toptan eşya fiyat endeksi " TEFE" artış ortalama rakamları esas alınarak) taşınarak güncel değeri bulunmalıdır. c-Bundan sonra yukarıda (a) maddesinde bulunan değerden (b) maddesinde bulunan değer çıkarılarak kooperatife normal ödeme yapan bir ortağın bu ödemelerine karşı ne miktarda yararlanma elde ettikleri ortaya çıkarılmalıdır....

        Davacı vekili, müvekkiline ait konutun meydana gelen depremde hasarlandığını açıklayıp tazminat talebinde bulunmuş, davalı vekilince ileri sürülen zamanaşımı defi mahkemece kabul edilerek rizikonun 09.11.2011 tarihinde gerçekleştiği, sigorta alacağının 24.11.2011 tarihinde muaccel hale geldiği, zamanaşımı süresinin 24.11.2013 tarihinde dolduğu, eldeki dosyada davanın 28.03.2014 tarihinde açıldığı, birleştirilen dosyada davaların 28.03.2014 ve 31.03.2014 tarihlerinde açıldığı, açılan davalar için 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesi ile asıl ve birleştirilen davaların reddine karar verilmiştir. Zorunlu deprem sigortası genel şartlarının C.7. maddesinde; sigorta sözleşmesinden doğan bütün taleplerin sözleşmenin sona ermesinden itibaren iki yılda zamanaşımına uğrayacağı düzenlenmiştir....

          DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) DAVA TARİHİ : 06/12/2022 KARAR TARİHİ : 13/03/2023 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin sigortalısı ...'in, ... adresindeki konutunun ... Sigorta Poliçesi ile müvekkili şirket nezdinde sigortalandığını, 08.06.2021 tarihinde, sigortalı konutun bulunduğu binanın yan kısmında bulunan bina önündeki yaya yolu kaldırımından geçen davalı ...'ye ait ana temiz su borusunun patlaması nedeniyle akan suların sigortalı konutun iç kısmına sirayet etmesi neticesinde davaya konu hasarın meydana geldiğini, sigortalı konutta meydana gelen hasarın sigortalı tarafından müvekkili şirkete ihbarını takiben, sigortalı konutta ekspertiz incelemesi yaptırıldığını, yapılan ekspertiz incelemesi neticesinde hasarın, ...'...

            Somut olayda; Davacı ... ile davalı arasında 01.05.2008 başlangıç tarihli bir yıl süreli kira sözleşmesine göre 7 numaralı konutun kiralandığı hususunda uyuşmazlık bulunmadığı gibi davacı ...'un kirayaveren, diğer davacı ...'ın ise malik sıfatı ile ihtiyaç nedeni ile kiralananın tahliyesini istemelerinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Dosyaya gelen tapu kayıt örneklerinden 6 ve 16 numaralı konutun ..., 7 numaralı dava konusu konutun ise Aran adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Davacılar vekili temyiz dilekçesinde; davacılardan Aran'ın ihtiyacını karşılamayan 6 numaralı konuttan çıkarak başka bir konutu kiraladığını bildirmiş, dosyada bulunan kira sözleşmesine göre 6 numaralı dairenin 01.04.2016 tarihinde üçüncü kişiye kiralandığı tespit edilmiştir....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/654 Esas KARAR NO : 2022/310 DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 21/09/2020 KARAR TARİHİ : 31/03/2022 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 12/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafından davacıya 3 adet ....Soğutma Grubu ile yine 3 adet .... Evaporatör satımı gerçekleştirdiğini, söz konusu ürünlerin tanzim olunan sevk irsaliyesi uyarınca davacıya teslim edildiğini, bu işleme ilişkin davalı şirket tarafından .... numaralı ve 20.07.2020 tarihli fatura keşide edildiğini, fiyat teklifi formuna uygun şekilde KDV dahil 52.000,00 TL tutarındaki ödeme 20.07.2020 tarihinde davacı tarafından davalı şirkete ait banka hesabına yapıldığını, dava konusu ayıplı mal teslim alındıktan sonra davacı tarafından 3....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

                  Somut olayda; davalılardan Ahmet, Köksal, ... ’un maliki olduğu ve ...’nun kiracı olarak faaliyet gösterdiği işyeri ile davacı tarafından sigortalanan konutun aynı binada yer aldığı anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık kat irtifakı kurulmuş olan ana taşınmazın girişinde bulunan zemin kattaki davalıların maliki ve kiracısı olduğu işyerinde çıkan yangının aynı binada bulunan davacı ... şirketine sigortalı olan bağımsız bölüme sirayet etmesi ve zarar görmesi nedeniyle sigortalıya ödenen maddi tazminatın davalılardan rücuen tahsili istemine ilişkindir. Kat Mülkiyeti Yasasının Ek 1. maddesinde kat mülkiyetinden kaynaklanan her türlü anlaşmazlığın değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesinde çözümleneceği öngörülmüştür. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup resen nazara alınması gerekir. Tüm bu nedenlerle, kat mülkiyetinden kaynaklanan dava konusu uyuşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından görülüp sonuçlandırılması gerekir....

                    Aile Mahkemesi’nde açılan 2017/886 Esas sayılı dosyada davalının açtığı davanın kabul olduğunu ve davacı tarafın açtığı karşı davanın reddedildiğini, kararın istinaf ve Yargıtay incelemesi sonucunda bozulduğunu, tarafların 2017 yılında fiilen ayrı yaşamaya başladıklarını, davacının amacının birleşmek ve aynı konutta oturmak gibi bir niyetinin olmadığı 3 yıldır ayrı olmalarına rağmen hiçbir şekilde konuşmadıklarını, davacının amacının kusurunun sabit bulunduğu ve davalı taraftan nafaka ve tazminat alamadığı için bir şekilde davalıya kusur yükleyerek nafaka ve tazminat almaya çalıştığını, davacının müşterek konutu tahsis ettikten sonra davalının gelmeyeceğini bilerek konuta davet edeceğini ve bunu bir kusur olarak göstereceğini, davacının daha önce de davalıya kusur bulma çabası içinde olduğunu ve davalının aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüklerini ihlal ettiği gerekçesi ile şikayetçi olduğunu ancak Konya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2017/33676 soruşturma dosyasında kovuşturmaya yer olmadığı...

                    UYAP Entegrasyonu