Takibe ve davaya konu, gayri nakti çek sorumluluk bedelinin depo edilmesi istemi yönünden ise, anılan bedelden davalı kefilin de sorumlu bulunduğuna ilişkin sözleşmede açık bir düzenleme bulunmadığından bu istem yönünden talebin reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....
Bu durumda mahkemece 2013 yılında Kemalpaşa İlçesinde olağandışı durumlar nedeniyle verim düşüklüğü olduğundan bahisle indirim yapılmadan taşınmazın normal veriminin alındığı yıllar ortalamasına göre bedelinin tespit edilmesi gerektiği gözetilmeden dekara verim miktarlarında indirim yapılarak değer biçen rapora göre bedel tespiti, 2)Dava konusu taşınmazın sulu tarım arazisi niteliğinde olduğu dikkate alınarak kapitalizasyon faiz oranının % 4 oranında kabulü ile buna göre hesaplama yapılması gerekirken % 5 oranında alınmak suretiyle eksik bedel tespiti, 3)Dava konusu taşınmazın konumu ve bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri dikkate alınarak, tespit edilen metrekare birim fiyatına ilave edilecek objektif değer artırıcı unsurun % 300 oranında olacağı gözetilmeden, daha düşük objektif değer artış oranı kabul eden bilirkişi raporuna göre eksik bedel tespiti, 4)Tespit edilen bedelden acele el koyma bedelinin mahsubundan sonra kalan fark...
Tüketici bu dört talep hakkından herhangi birisini tercihte serbesttir.Davacı 7.5.2013 günü satın ve teslim aldığı arcın boya lekesi için 30 günlük yasal süre içinde davalıya başvurmuş,giderilmemesi üzerine aynı süre içinde ayıpsız misli ile değişimini talep etmiştir.Değişim talebinin yerine getirilmemesi nedeniyle de süresinde eldeki davayı açmıştır.Mahkemece yapılan bilirkişi incelemesinde aracın gizli ayıplı olduğu ,kullanımdan kaynaklanan bir ayıp olmadığı,ayıbın araç değerini düşürdüğü tesbit edilmiştir.Davacının talepleri dava dilekçesinde aracın ayıpsız misli ile değişimini,olmazsa aynı özelliklere sahip araç arasındaki değer farkının ödetilmesini,değişim halinde aracın bakım paketi ve ek garantinin yeni araca aktarılmasını bu mümkün değilse bakım paketi ve ek garantinin yeni araca aktarılmasını bu mümkün değilse ek garanti ve bakım paketinin bedelinin ödenmesini talep etmiştir.Davacının bedelden indirim talebi bulunmadığına göre süresinde açtığı davasındaki talepleri değerlendirilerek...
Ancak bilirkişi raporunda oluşan ayıbın niteliği konusunda bir inceleme yapılmamış olduğundan mahkemece bilirkişilerden alınacak ek rapor ile oluşan hasar nedeniyle eserin tümden reddinin ya da bedelden indirimin mümkün olup olmadığının belirlenmesi bedelden indirim gerekiyorsa oranının hesaplattırılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Açıklanan bu gerekçe ile eksik incelemeye dayalı kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 14.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi. .......
Davacı, sözleşmeye konu vinçte meydana gelen arıza sonrasında, vincin ücretsiz tamiri yönünde seçimlik hakkın kullanmış ve davalının vinci tamir ettirdiği anlaşılmıştır. Vinçteki ayıbın devam ettiği ve kullanıcı hatasının bulunmadığı davacının dayanmış olduğu delil tespiti raporunda da açıkça tespit edilmemiştir. Gerekçeli ve denetime elverişli olan bilirkişi raporlarında da, imalattan kaynaklanan ve devam eden bir ayıbın söz konusu olmadığı tespit edilmiş olduğundan, ilk derece mahkemesinin davanın reddine dair verdiği karar usul ve yasaya uygun olup, davacı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf istemi yerinde görülmemiştir. Ancak; dava edilen değer 1.100,00 TL olduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2.maddesi uyarınca davacı aleyhine 1.100,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, bu maddeye aykırı olarak 4.080,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır....
BK’nın 360.maddesi uyarınca; yapılan şey, iş sahibinin kabulden imtina edemeyeceği şekilde ayıplı ise, iş sahibi o şeyin kıymetinin noksanı nisbetinde bedelden indirim isteyebilir. Somut olayda; az yukarıda açıklanan hükme uygun bir inceleme yapılmamıştır. Bu itibarla, bilirkişiden ek rapor alınmak veya gerekirse yeniden makine üzerinde yeni bilirkişi kanalıyla inceleme yapılarak, gizli ayıp nedeniyle bedelden tenzili gereken miktarın tesbitiyle, bakiye miktar üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın reddi doğru bulunmamıştır. Karar, açıklanan bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Temyiz olunan hükmün, yukarıda açıklanan nedenle davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 25.09.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Şöyle ki; 1-Mahkemece verilen ilk karar, dava konusu Yedimart Mahallesi 314 ada 99 parsel sayılı taşınmaz kadastro parseli, değerlendirmede esas alınan emsal 203 ada 6 parsel sayılı taşınmaz ise imar parseli olduğu halde, emsal karşılaştırması sonucu tespit edilen bedelden, Düzenleme Ortaklık Payına karşılık gelecek oranda indirim yapılması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulduğundan bahisle bozulmuş olup, mahkemece bozmaya uyulduğu halde emsal karşılaştırması sonucu tespit edilen bedelden yine, Düzenleme Ortaklık Payı düşülmeden karar verilmesi, 2-Kamulaştırma bedeline 14.09.2010 tarihinden, ilk karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmesi gerektiği halde, faiz başlangıç tarihinin hatalı yazılması ve faiz bitiş tarihinin gösterilmemesi, Doğru görülmemiştir. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 25/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İsteminin İncelenmesinde 1.Dosya kapsamı ve İlk Derece Mahkemesinin gerekçesi dikkate alınarak sanık hakkında takdiri indirim nedenlerinin uygulanmaması ve alt sınırdan uzaklaşılarak ceza verilmesini gerektiğine yönelik temyiz istemi yerinde görülmemiştir. 2.5271 sayılı Kanun'un 237 ve devamı maddelerindeki katılma hakkına ilişkin suçtan zarar görme şartının katılan Bakanlık için söz konusu olmadığı ve Devletin kanundan kaynaklanan koruma yükümlülüğünü yerine getirdiği nazara alınarak katılan Bakanlık vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz istemi yerinde görülmemiştir. B....
arasındaki ayıp ve eksikliklerin belirlenerek sözleşme belirlenerek sözleşmede berilnene bedelden ayıp oranında yapılacak indirim miktarının tespit edilerek davalı yandan tahsil edilmesine, detayları bildirilen sözleşmeye aykırılıklar sebebiyle müvekkili firmanın uğramış olduğu ve uğrayacak olduğu zararların tespit edilerek davalı yandan tahsil edilmesine, müvekkili firmanın davalı firmaya borçlu olmadığının tespitine ve %20 den aşağı olmamak üzere davalı hakkında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Somut olayda; mahkemece yukarıdaki yasa hükümleri gereğince hem onarım hem de bedelden indirim verilemeyeceğinden Yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre makine mühendisinin yanında kimya ve otomotiv mühendisinin de bulunduğu 3 kişilik bilirkişi heyeti marifetiyle keşif yapılarak, Yargıtay içtihatlarına göre bedel iadesi talebinin hakkaniyete uygun olup olmadığının değerlendirilmesi yönünden önem arz eden, satış tarihindeki bedel üzerinden onarım masrafları da dikkate alınarak ayıp oranında indirim bedelinin nispi metoda göre usulüne uygun hesaplanması amaçlı bilirkişi heyetinden rapor alınması gerekirken, makine mühendisinden alınan hakim ve taraf denetimine olanak sağlamayan, yukarıda belirtilen hususlara ilişkin eksik inceleme ve değerlendirmeye dayalı, usulünce nispi metoda göre ayıp oranında indirim bedelinin hesaplanmadığı raporun benimsenmesi suretiyle yukarıda belirtilen şekilde hüküm tesisi cihetine gidilmesi yerinde değildir....