"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil KARAR Taraflar arasındaki uyuşmazlık davalı eski eş İbrahim tarafından diğer davalı ... 'e yapılan satışın muvazaalı olduğu ve Muammer adına kayıtlı tapunun iptali ile eski eş İbrahim adına tapuya tesciline ilişkin bulunduğuna ve mahkemece bu şekilde nitelendirilerek yazılı şekilde hüküm kurulduğuna göre, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 12.05.2011 tarih ve 1 sayılı kararı gereğince, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (14.) Hukuk Dairesine ait olmakla, gereği için, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 06.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar, arasındaki satışın iptali ve tapu iptali tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 06.11.2008 gün ve 2008/11597-12764 sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davalı ...'ye Yargıtay bozma ilamı tebliğ edilmediğinden, kararın tebliği sağlandıktan ve karar düzeltme süresi geçtikten sonra Dairemize gönderilmesi için MAHALLİNE İADESİNE, 06.02.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil Taraflar arasındaki uyuşmazlık diğer eşin rızası olmaksızın devredilen taşınmazın aile konutu olması sebebiyle satışın iptali ile aile konutu şerhi konulması isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarih ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 11.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muvazaalı işlemin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan ...'dan boşandığını, dava konusu taşınmazlarını 30.06.2009 tarihinde mal kaçırma amacı ile davalı ...'e devrettiğini belirterek, bu muvazaalı satışın iptali istemiştir. Davalılar ayrı ayrı verdikleri cevap dilekçelerinde, muvazaalı satışın olmadığını, ayrıca davacının bir alacağı olmadığından haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, davacının aciz vesikası sunmadığını, davacının nafaka alacağını davalı ...'...
Önalım davalarında hak düşürücü süreyi düzenleyen Türk Medeni Kanunu’nun 733. maddesinde, satışın alıcı ya da satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığı ile bildirilmesi yükümlülüğü getirilmiş ve hakkın, satışın hak sahibine bildirildiği tarihten itibaren üç ay ve herhalde satışın üzerinden iki yıl geçmekle düşeceği öngörülmüştür. Maddedeki “satıştan” tapu memuru önünde yapılan ve tapu kütüğüne tescil edilen satış kastedilmektedir. Çünkü ayni hak tapu kütüğüne tescille doğar. Önalım hakkının kullanılması için hak düşürücü sürenin ihalenin kesinleştiği tarihten başlatılması düşünülemez. Dava açma tasarrufi bir işlem olduğuna göre üçüncü kişiler yönünden mülkiyet, iktisabın tapu kütüğüne tescil edilmesi ile doğacağından ve ancak bundan sonra tapu sicilinin aleniyetinden söz edilebileceğinden bildirim yapılmayan hallerde iki yıllık hak düşürücü sürenin bu tescil tarihinden itibaren başlaması gerekir....
Belediye Encümeni'nin 05.11.1990 tarih, 3013 sayılı kararı uyarınca toplam 1.469.000,00TL bedel karşılığında satıldığını, tapudaki tescil işleminin gerçekleştirilemediğini, taşınmazın bu zaman zarfında birden fazla imar uygulamasına tabi tutularak 1323 ada 75 ve komşu parsellerine şuyulandırıldığını belirterek, dava konusu taşınmazın imar uygulaması sonucu oluşan yeni parsel ya da parsellerde belediye adına kayıtlı 113/399 payının tapu kaydının iptali ile miras hisseleri oranında davacılar adına tescilini talep etmiş; daha sonra yargılama aşamasındaki ıslah beyanı ile tapu iptali ve tescil talebi yanında ikinci kademede imar uygulaması sonucu davalı ... adına tescil edilen ve davalı ... uhdesinde kalan 40m2'lik kısmın bilirkişi marifetiyle tespit edilecek değerinin davalı belediyeden tahsili ile davacılara miras payları oranında ödenmesini talep etmiştir. Davalı vekili, satışın geçersiz ve usule aykırı olduğunu beyan ederek davanın reddini savunmuştur....
Dava kazanmayı sağlayan zilyetlik, muristen intikal ve harici satın alma hukuki sebeplerine dayalı olarak TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kanunun 14.maddesi gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır. Mahkemece, idari yargı yeri bakımından görev yönünden davanın reddine karar verilmiş ise de; mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır. Davacının dava dilekçesinde satışın iptalinden söz edilmekte ise de, dava dilekçesinin konu bölümünde açık bir biçimde tapu iptali ve tescilden söz edilmiştir. Dilekçenin gerekçe ve sonuç kısmında da davalılar adına oluşturulan tapu kayıtlarının iptaline denilmek suretiyle iptal ve tescil yönündeki iradesi açıkça ortaya konulmuştur. O halde davanın ayni hak (mülkiyet uyuşmazlığı) isteğine ilişkin tapu iptali ve tescil davası olduğunun kabulü gerekir....
Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre, davalılar arasındaki ticari ilişkiler nedeniyle birbirini tanımalarından dolayı satışın muvazaalı olduğu, borca karşılık yapılan son bir yıl içindeki satışların iptale tabi olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, ...., ...., Mahallesi, 23 Ada, 114 parsel sayılı taşınmazın ... tarafından 28.6.2007 tarihinde ...'a yapılan satışın iptaline karar verilmiş; hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK.nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dosya içeriğine kararın dayandığı delillerle gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve 625.00.TL vekalet ücretinin davalı ...'dan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacılara verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 6.615.00.-TL kalan onama harcının temyiz eden davalı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalılardan ... aleyhine icra takibi yapıldığını, borcu karşılayacak mal bulunmadığını ve aciz vesikası alındığını bu nedenle ... İlçesi 4641, 4642, 4643, 4644 ve 3309 parselde kain taşınmazların borçlunun kızı olan diğer davalıya satışına ilişkin tasarrufların iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalılar satışın gerçek olduğunu ve aslında davalı ...’ın kocasının hediye olarak taşınmazları davalı ... üzerine yaptırdığını aciz tarihi ile tasarruf tarihi arasında 2 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır....
GÖREVSİZLİK KARARITASARRUFUN İPTALİ 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 277 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı Mukadder vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacı vekili, davalılardan Serhat aleyhine yapılan takibin kesinleştiğini, borcunu karşılayacak malının bulunmadığını, yapılan araştırmada borçluya ait Meram İlçesi, Alavardı Mahallesinde kain meskendeki hissenin borçlunun annesi davalı Mukadder'e satıldığının tespit edildiğini, satışın muvazaalı olduğunu belirterek satış işleminin iptalini talep etmiştir. Davalılar usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara gelmemiş ve cevap vermemişlerdir....