İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Adli Tıp Kurumundan (ATK) gelen rapora göre inceleme konusu senette, atılı borçlu imzaları ile davacının mevcut mukayese imzaları arasında biçimsel benzerlik görülmekle birlikte davacı eli ürünü olup olmadığı yönünde, daha ileri bir tespite gidilemediği, yapılan incelemede senette tahrifat yapıldığını gösterir yeterli ve nitelikte bulgu saptanamadığı, ayrıca İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 2017/50854 sayılı soruşturma dosyasındaki bilirkişi raporunda senette sahteliğin bulunmadığının tespit edildiği, davacının sanık olarak yargılandığı İzmir 22. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/760 E. ve 2018/1032 K. sayılı dosyasında senedi kendisinin imzaladığını bu senetten dolayı borçlu olduğunu açıkça kabul ettiği ve bu davada iftiradan dolayı cezalandırıldığı, ihtiyati tedbir kararı uygulanmadığı için tazminat şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
Mahkemece suça konu sahte nüfus cüzdanı 01/12/2015 tarihli duruşmada incelenmiş ve sahteliğin ilk bakışta kolaylıkla anlaşılamayacağı, aldatma kabiliyetinin olduğu yönünde tespit yapılmıştır. 5. Sanığın inkara yönelik savunmasına araştırma tutanakları, mağdur beyanı ve dosya kapsamı itibarıyla itibar edilmemiştir. 6. Yapılan yargılama sonunda gerekçeleri açıklanarak takdiren sanığın alt sınırdan cezalandırılmasına, hakkında takdiri indirim uygulanmasına, sanığın tekerrüre esas sabıkası bulunması sebebiyle hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına, sanığın dosyaya yansıyan suça eğilimli kişiliği ve adli sicil kaydı nazara alınarak takdiren hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve erteleme hükümleri uygulanmaksızın mahkumiyetine ilişkin temyiz incelemesine konu hüküm kurulmuştur. 7. Suça konu sahte nüfus cüzdanının dosyada delil olarak saklanmasına karar verildiği ve denetime olanak verecek şekilde dosya içerisinde bulundurulduğu anlaşılmıştır. IV. GEREKÇE 1....
ın kasaya gelerek sayım yaptığı (z) raporu ve parayı alarak ayrıldığı, bu şekilde sanıkların üzerlerine atılı resmi belgede sahtecilik ile kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak dolandırıcılık suçlarını işledikleri iddia olunan somut olayda; 1- Resmi belgede sahtecilik suçundan sanıkların beraatine ilişkin hükümlere yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sanıklar savunması, katılan beyanı, tanıklar beyanı ve tüm dosya kapsamına göre; suça konu sahte biniş kartlarının orjinaline nazaran bilet seri numaralarının konulduğu yer ve yazı tekniği ile basıldığı materyal açısından farklılık arz ettiği, bu sahteliğin ilgililerce özel bir incelemeye tabi tutulmaksızın anlaşılabileceğinin mahkeme tarafından bizzat müşahade edildiği, sahte biniş kartlarının aldatıcılık niteliğini taşımadığı ve dolayısı ile suçun unsurları itibari ile oluşmadığı gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir....
. - K A R Ş I O Y Y A Z I S I - 1086 sayılı HUMK’nun değişik 440. maddesinde karar düzeltme sebepleri sınırlı olarak sayılmış olup bunlar; 1-Temyiz dilekçesi ve kanuni süresiyle verilmiş olması şartıyla-karşı tarafın cevap dilekçesinde ileri sürülüp hükme etkisi olan itirazların kısmen veya tamamen cevapsız bırakılmış olması, 2-Yargıtay kararında birbirine aykırı fıkralar bulunması, 3-Yargıtay incelemesi sırasında hükmün esasını etkileyen belgelerde bir hile veya sahteliğin ortaya çıkması, 4-Yargıtay kararının usul ve kanuna aykırı olmasıdır. Buna göre temyiz dilekçesi ve aşamasında ileri sürülmeyen resen dikkate alınması gerekenler hariç itirazların karar düzeltme aşamasında dikkate alınıp değerlendirilmesi mümkün değildir. Davacıların temyiz dilekçelerinde yerel mahkemenin kendi aleyhlerine hükmettiği vekâlet ücreti ile ilgili bir temyiz itirazları bulunmamaktadır. Bu nedenlerle davacıların karar düzeltme taleplerinin reddi ile davalı ... İnş. San. Tic. A.Ş....
Suça konu nüfus cüzdanındaki sahteliğin ilk bakışta anlaşılamadığı, fotoğraf üzerinde soğuk damga izinin de bulunduğu mahkemece gözlemlenmiş ve suça konu belgenin aldatma kabiliyetini haiz olduğu kabul edilerek sübut bulan suçtan sanıkların mahkumiyetine dair temyiz incelemesine konu hükümler kurulmuştur. IV. GEREKÇE A. Sanık ... Hakkında Verilen Mahkumiyet Hükmü Yönünden 1. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vafı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık ...'ın yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri reddedilmiştir. 2....
Ancak detaylı bir incelemeyle ortaya çıkacak sahteliğin fark edilmesi noter veya çalışanından beklenemeyecek bir durumdur. Somut olayda; mahkemece bozmaya uyularak ilgili evraklar getirtilerek aldırılan ATK raporunda inceleme konusu belgelerin olayın oluş biçimi ve gelişimi, belgenin mevcut durumu, ibraz ve kabul koşulları, ilgili mevzuat ve tüm adli dosya kapsamı ile birlikte değerlendirilerek mahkemece yorumlanması gerektiği sonucuna varıldığı belirtildiği ve Ankara Polis Kriminal Merkezi raporunda da ilgili evrakların incelenmesinde kağıt kalitesi, baskı tekniği ve kalitesi, güvenlik unsurları, mikroskobik değerler yönünden orijinal oldukları, söz konusu belgeler üzerinde ilk bakışta ve kolaylıkla dikkati çekecek herhangi bir sahtecilik arıza ve emaresi bulunmadığı, bu belgelere dayanarak işlem yapan kişilerce muteber birer belge gibi işlem göreceği, bahse konu olan belgelerin aldatma kabiliyetini haiz oldukları belirtildiği görülmüştür....
ın da ortadan kaybolmasını sağladığı çıkarılan yakalama kararı sonucu yakalanan ...' ın suça konu çekin tarihini kendisinin yazdığını belirttiği somut olayda; 1- Her iki sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan, sanık ... hakkında ayrıca dolandırıcılık suçundan verilen beraat kararına yönelik olarak yapılan incelemede; Suça konu çek aslının 23.12.2009 tarihli oturumda mahkeme heyeti tarafından incelendiği ve sahteliğin çıplak gözle kolayca anlaşıldığının tespit edildiği, dolaysıyla resmi belgede sahtecilik suçunun yasal unsurlarından olan aldatıcılık unsurunun somut olayda gerçekleşmediğine; sanık ...'...
Davalı şirket vekili, teslim esnasında sahte kimlik belgesi kullanıldığını, bu sahteliğin tespitinin mümkün olmadığını, işlemden bankanın sorumlu olduğunu belirtmiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı bankanın % 60, davalı şirketlerin % 30, davacının ise % 10 oranında kusurlu oldukları, zarar toplamının gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 9.603 TL'nin davalı bankadan, 4.801 TL'nin ise müştereken ve müteselsilen diğer davalılardan tahsiline, alacağın 3000'er TL'lik kısmı için dava, kalan miktarlar bakımından ıslah tarihinden itibaren ticari faiz işletilmesine karar verilmiştir....
Şubesinin 15.06.2010 keşide tarihli, ...seri numaralı, hamiline düzenlenmiş, 1.250,00 TL bedelli çekin sahte olarak üretilerek piyasaya sürüldüğü ve katılan ... tarafından 16.06.2010 tarihinde Fnansbank ...Şubesine ibrazında çekin sahte olduğunun anlaşıldığı, sanığın suça konu çek...isimli bir şahıstan aldığını ileri sürmesine rağmen yapılan araştırma sonucunda bu kişiye ulaşılamadığı ve bu kişinin hayali bir şahıs olup sanığın suçtan kurtulmaya yönelik savunmada bulunduğu, suça konu çekteki sahteliğin sanık ... tarafından yapıldığı tespit edilememesine rağmen sahte olduğunu bildiği resmi belge niteliğindeki bankanın maddi varlığı olan çeki katılanlara verdiği, böylece sanığın üzerine atılı suçu işlediğinden bahisle hakkında kamu davası açılmıştır. 2. Sanık atılı suçlamayı kabul etmemiştir. 3. Mahkeme tarafından sanığın savunması, bilirkişi raporu, Mahkeme gözlemi ve tüm dosya kapsamına göre sanığın atılı suçu işlediği kabul edilerek temyize konu mahkûmiyet kararı verilmiştir. IV....
a satıldığını öğrendiğini, akabinde savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu, araç satış sözleşmesinin geçersiz olduğunu ileri sürerek; davalıya yapılan araç satış işleminin geçersiz olduğunun tespiti ile işlemin iptaline, davalı adına yapılan yolsuz tescilin terkini ile aracın trafik kaydının adına tescilini talep etmiştir. 2. Birleşen davada davacı ...; davalı noter ...'nın görev yaptığı İzmir 24. Noterliğinin 08.03.2013 tarihli ve 7506 yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi ile davaya konu aracı 18.250 TL karşılığında satın aldığını, ancak aracın kendisine araç maliki ...'...