in vefatı sırasında muhtar olmadığı için ölüm bilgisini veremediğinin belirtildiği, davanın kabulüne karar verildiği, bir kısım davalı vekilinin temyiz talebi üzerine hükmün Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 15.02.1990 tarih 880/1940 E. K. sayılı ilamıyla onanmasına karar verildiği, davalı ... ve Yaşar Öncel vekilinin karar düzeltme talebi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 10.12.1990 tarih, 11757-12718 E. K. sayılı kararında "iptali istenen Urfa Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 1935/192-8 sayılı veraset belgesinde davacı ... ile ana ve baba bir kardeşler Ali ve İslim'in anaları İslim'in mirasbırakanın karısı olup kocasından önce öldüğü kabul edilmiştir. Anılan veraset belgesinin iptali davası sırasında ise mirasbırakanın kayden karısı Müslüm ve Medine'den doğma İslim'in nüfus kayıtlarında sağ olması nedeniyle dava sırasında ölümü 1933 olarak nüfusa tescil ettirilmiştir. Ölüm tescil evrakının geldiği son duruşmada bildirilmiş, bir kısım davalılar vekili inceleme için mehil istemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KADASTRO KANUN YOLU : TEMYİZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Temyize konu 101 ada 54 parsel sayılı taşınmazın tespit maliki ... mirasçılarından ...'ın yapılan araştırmalarda ölü olduğunun tespit edildiği ancak nüfus kayıtlarında sağ gözüktüğü anlaşıldığından, durumun 1. derece yakınlarından yeniden araştırılarak ölü olduğunun saptanması halinde nüfusa ölü kaydının düşürülerek güncel nüfus kaydının dosya içerisine konulması, sağ olduğunun belirlenmesi halinde ise gerekçeli kararın kendisine tebliğ edilerek temyiz süresinin beklenmesi, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 13.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı, öncelikle muris kocanın emeklilik aylığının iptali ve ödenen aylıkların iadesi istemli kurum işleminin iptali ile 01.01.2010 tarihinden itibaren kendisine ölüm aylığı bağlanarak yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, bozmaya uyularak, yazılı biçimde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davacı avukatı ile davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
Cilt No:33 Hane No:635 de nüfusa kayıtlı kimlik nolu Kütahya 1901 doğumlu Takuhi Altuner'in annesinin adının HOROP olduğu, İç İşleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü'nün 06/01/2020 tarih ve 1912 sayılı yazı ekinde sunulmuş Osmanlıca "Tebdil-i Mekana Mahsus Vukuaté adlı kayıtta 1.12.(1)930 tarih ve 289 sıra noda kayıtlı, 1317 (1901) Kütahya doğumlu, Hacı Gazaroğlu kızı Takohi (takuhi) validesinin adının HOROP olduğu, bu nedenlerle davacı T1'ın anneannesinin annesinin HUREF olan adının HOROP olarak düzeltilmesi şeklinde görüş bildirdiği, Mahkemenin mevcut bu delillerle davanın kabulüne karar verdiği anlaşılmıştır. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 14. maddesinde yer alan; "Nüfus kaydının kapatılması; ölüm, gaiplik, Türk vatandaşlığının kaybı, evlenme, boşanma, evlât edinilme, soybağının düzeltilmesi veya reddi gibi olaylar nedeniyle bir kaydın üzerinde işlem yapılamaz hale getirilmesidir." hükmü ile ölüm ile nüfus kaydının kapatılacağı belirtilmiştir....
nin kim olduğunun şüpheye yer bırakmayacak şekilde tespit edilemediği, mirasçılık belgesi düzenlenebilmesi için ... oğlu ...'nin kim olduğunun bilinmesi ve mirasçılarının buna göre tespitinin gerekmesine karşın talep edenin murisin kimlik bilgilerini dosyaya sunamadığı, mirasçılarını gösterir nüfus kaydının temin edilemediği, ayrıca muris olarak bildirilen ... oğlu ...'nin iddia edildiği gibi ... olduğunun kabulü halinde ise murisin mirasçılarını gösterir mirasçılık belgesi tanzim edildiği gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir....
ın yaşadığı son adres tespit edilip bu çevreden ölüm olayı araştırılıp, .... kaydı bulunup bulunmadığı, kaydı var ise bu kurumdan en son ne zaman maaş aldığı, yeşilkart kullanıp kullanmadığı, üzerine kayıtlı telefon olup olmadığı, varsa kullanıma açılma, kapatılma tarihi, nüfus müdürlüğünden kimlik alıp almadığı, sağ olup olmadığına ilişkin yapılacak ilan vb. tüm araştırmalar yapılarak, yine aynı dönem ya da daha önce doğan kişiler özellikle doğum ve ölüm olayını bilebilecek akrabaları tespiti ile elde edilen bilgilere göre ...'ın doğum ve ölüm tarihi belirlenerek, buna göre karar verilmesi gerekirken, yetersiz araştırma ile ....'ın bir müddet yaşayıp öldüğününü tespitine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
in sağ olduğunun tespiti ile mirasçılık belgesinin iptali talebi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; kişinin sağ olduğunun tespitine ilişkin açılan davanın açılmamış sayılmasına dair verilen 27.09.2013 günlü ek kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya ve dosya içeriğine göre mahkeme kararı ve dayanılan gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 11.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava tapu iptali ve tesciline ilişkindir. Uyuşmazlık konusu, ... ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan ... ada ... parsel sayılı 9.876,09 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar ... ve müşterekleri vekili, dava konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmazın, miras bırakan ...'a ait olup, ölümü ile mirasçıları olan taraflara intikal ettiği halde, kadastro tespiti sırasında hatalı olarak sadece davalı mirasçı İmdat adına tespit ve tescil edildiğini açıklayarak, tapu kaydının iptali ile muris ...'ın veraset ilamındaki payları oranında mirasçılar adına tesciline karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfus (Mükerrer Kaydın İptali) Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. ... A R A R Dava dilekçesinde, davacının annesi.... kızı ve doğum tarihi aynı olan ...'in aynı kişi olduğunun, kaydın mükerrer oluşturulduğunun, ...'in kaydının kaldırılarak bu kaydın ...'a ait bulunduğunun tespiti istenmiştir. Mahkemece, davanın ispat edilmediği gerekçesi ile reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacı ... anneanesi .... veraset ilamı için ...'...
in ölüm kaydının iptali yönünden talebin reddine, davalının 1973 doğumlu ...olarak nüfusa tesciline karar verildiği, hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır. Doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne işlenmesi, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 15, 31 ve 33. maddelerine göre nüfus idaresine verilmiş idari bir görevdir. Diğer yandan, bir kimsenin doğumdan nüfusa kayıt edilmeyerek kendisinden önce doğup ölen kardeşine ait nüfus kaydını kullanması nedeniyle ölen kimsenin ölüm kaydının düşülmesi ve nüfusa kaydedilmeyen kimsenin nüfusa tescil edilmesi dolayısıyla, saklı nüfustan sicile yazılması idari işlem niteliğindedir. Nitekim, Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 35/1. maddesinde de "Saklı nüfus olduklarını iddia edenlerin aile kütüklerine tescil için müracaat makamı illerde valilikler, ilçelerde kaymakamlıklardır..." şeklinde hüküm bulunmaktadır....