"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Davacılar vekili, dava dilekçesinde küçük yaşta öldüğü halde kayıtlarda halen sağ görünen ... adlı kişinin ölmüş olduğunun tespiti ve buna göre nüfus kütüğündeki sağ kaydının ölü olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 5.3.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı dava dilekçesinde nüfus kütüğünde sağ olarak kayıtlı bulunan kardeşleri ... ve ...'nın ölü olduğunun tespitini ve nüfus kaydına ölüm şerhlerinin verilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Ölüm tarihinin tespiti istenenlerden ...'nın dosyada mevcut nüfus kayıt örneğine göre 15.01.1966 tarihinde doğup 08.10.1973 günü nüfusa tescil edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece bu kişinin 1965 yılı içerisinde öldüğünün tespitine karar verilmiştir....
İlk derece mahkemesince, isim ve soy isim değişikliği hakkının kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hak olduğu ve mirasçıları tarafından kullanılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. TMK'nın 27. maddesi, haklı bir sebebi varlığı halinde ismin değişmesine ve bu değişikliğin nüfus siciline kaydedilmesine imkan vermekte ise de, kişiye sıkı sıkıya bağlı olan bu hakkı ancak kişinin kendisi kullanabilir. Nüfus Hizmetleri Kanununun 14/1 maddesine göre, nüfus kaydının kapatılması; ölüm, gaiplik, Türk vatandaşlığının kaybı, evlenme, boşanma, evlat edinilme, soy bağının düzeltilmesi veya reddi gibi olaylar nedeni ile bir kaydın üzerinde işlem yapılmaz hale getirilmesidir. Hukuk Genel Kurulunca ölüm ile kayıt kapatıldıktan sonra mahkeme kararı ile söz konusu kayıtta değişiklik yapılamayacağı ilke olarak benimsenmiştir....
in ölüm kaydının sağ olarak düzeltilmesi ve ... adına olan mükerrer kaydın iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Mahkeme kararı davalı ...'e 18.03.2013 günü tebliğ edilmiş olup, temyiz dilekçesi 03.04.2013 tarihinde temyiz defterine kaydedilmiştir. Bu durumda HUMK'nun 432. maddesi hükmünde öngörülen 15 günlük temyiz süresi geçmiş bulunduğundan 01.06.1990 gün ve 1989/3 Esas 1990/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca temyiz isteminin REDDİNE, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Olduğunun Tespiti Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacının eşi mirasbırakan ... 27.02.2014 tarihinde ölmüştür. Davacı, dava konusu konutun miras hakkına mahsuben özgülenmesi için Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açtığını, bu nedenle dava konusu taşınmazın murisin ölümüne kadar aile konutu olduğunun tespitini talep etmiştir. Mahkemece "Ölüm nedeniyle evlilik birliği sona erdiğinden dava konusu taşınmazın dava tarihi itibariyle aile konutu özelliğini kaybettiği" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Dosyadaki bilgi ve belgelerden; ölü olduğunun tespiti istenilen Fikriye'nin 15.08.1959 tarihinde Kamil ve Mihriye'nin çocukları olarak doğduğu, kaydında 1982 yılında nakil dışında başkaca bir nüfus olayı olmadığı, 24.08.1963 tarihinde ölen Behiye adındaki kardeşi dışında hayatta olan Mihriye ve Rafet adında iki kardeşinin bulunduğu, 2014 yılında nüfus müdürlüğüne verilen dilekçe üzerine ölüm araştırması şerhi mevcut olduğu anlaşılmıştır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 44/2. maddesi gereği her ilgilinin cesedi bulunamayan kişinin ölü veya sağ olduğunun mahkemece tespitini dava edebileceği hükmü ile gerçek durumu göstermeyen nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olarak 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi gereği yerleşim yeri Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açılabileceği düzenlenmiştir. 1- Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında, kaydın düzeltilmesi durumunda hukukları etkilenecek kişilerin davada taraf olarak bulunmaları esas olup ölü olduğunun tespiti istenilen Fikriye'nin...
Bu nedenle sözü edilen davalının sağ olup olmadığı araştırılıp, Nüfus Müdürlüğünden yapılan araştırmanın sonucu da sorularak ölü olduğunun anlaşılması halinde mirasçılık belgesinin ilgilisinden temini ile mahkeme kararı ve temyiz dilekçesinin mirasçılarına sağ ise kendisine yöntemince tebliğ edilerek temyiz ve cevap sürelerinin beklenmesinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 01.07.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda, uyuşmazlık konusu taşınmazın 3402 sayılı yasanın EK-4.maddesi gereğince, 6831 Sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğu, taşınmazın davacının kullanımda olmasına rağmen kadastro tespit çalışmaları sırasında davacının ölü olarak gösterildiği, zilyetlik hanesinin davacının mirasçıları adına kaydedildiği ... davacının sağ olduğu iddiasıyla yapılan zilyetlik kaydının iptali ile davacının kullanımında olduğunun tespiti istemine ilişkindir. 3402 sayılı Kadastro Yasasının 11. maddesinde öngörülen 30 günlük askı ilanı süresinin geçmiş olduğunun anlaşılmasına göre, salt zilyetliğin korunması ile ilgisi bulunmayan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 9. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 03.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ Mahkemece, "Davacı vekili, ilgili mahkemeden aldığı yetki uyarınca, nüfus kaydında tescilli bulunan Memet Erdoğdu ve Elif Erdoğdu kişilerin öldüğünü ileri sürerek, Memet ve Elif'in ölü olduklarının tespiti ile nüfusa tescili isteminde bulunmuştur. Toplanan bilgi ve belgelerden, Memet ve Elif adlı kişilerin bulunduğuna göre çoğun içinde az da var kuralı gereği Memet ve Elif isimli çocukların varlıkları ve sağ oldukları ve öldükleri anlaşıldığından, ölümlerinin tespitine karar verilmesi gerekmiştir. İstanbul BAM 1. Hukuk Dairesinin 15/02/2021 tarihli ve 2020/1366 E.- 2021/192 K sayılı kararı da nazara alınarak ölümün tespitine karar verilmesi halinde ilgilinin ölüm tarihinin bu mahkeme kararına istinaden idarece yapılacak tahkikatla tespit edilmesinin mümkün olduğundan, Memet ve Elif'in ölüm tarihleri kesin olarak belirlenememesi nedeniyle ölü olduğunun tespitiyle yetinilerek aşağıdaki gibi karar verilmiştir....
mirasçısı ... sağ ise kendisine ölüm ise tüm mirasçılarını gösterir şekilde ölüm vukuatlı nüfus kaydının getirtilerek kararın usulen mirasçılara tebliği ile temyiz süresinin beklenmesi,ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 13.2.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....