"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan gelen olmadığından incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve tahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 12.10.1997 tarihinde 99 yıllığına devre tatil sözleşmesi imzalandığını, kendisine cayma bildirim belgesi verilmediğini, tatil hakkını kullanma imkanının kalmadığını, sözleşmenin haksız şartlar içerdiğini, bu nedenlerle fesih koşullarının oluştuğunu, ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile ödediği sözleşme bedelinin faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir....
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmal edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin feshi, tapu iptâl tescil ve kira gelir kaybı nedeniyle tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre sözleşmenin feshi halinde müsbet zarar kapsamında olan gecikme tazminatı istenemeyeceğinden maddi tazminat isteminin reddinde isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Yanlar arasında 04.05.1990...
hazırlıksız bulunduğu bir sırada imzalamış olduğu sözleşmenin, kapıdan satış şeklinde yapıldığının kabulü gerekir....
Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile Davanın sözleşmenin feshi ve konutun tahliyesi yönünden kabulüne, diğere talepler yönünden bu taleplerinin atiye bırakılması nedeniyle bu talepler hakkında karar verilmesine yer olmadığına, karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Davacı, eldeki dava ile sözleşmeye uygun olarak kendi üzerine düşen edimleri ifa etmesine rağmen davalının ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediği iddiası ile sözleşmenin feshi ile taşınmazın tahliyesine karar verilmesinin yanı sıra ecr-i misl,sebepsiz zenginleşme ve sözleşmeye dayalı zarar tazmini talebiyle eldeki davayı açmıştır.davacı taraf, yargılama devam ederken sözleşmenin feshi ile taşınmazın tahliyesi dışındaki talepleri yönünden davayı atiye bıraktığına dair dilekçe sunmuş, duruşmada da aynı talebini yenilemiştir. Bilindiği gibi HMK'nın 123. maddesine göre davanın geri alınabilmesi için davalının açık muvafakatına ihtiyaç vardır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyanın incelenmesinde davalının sözleşmenin feshinden sonraki tarihli organizasyon şemasını gönderdiği anlaşılmakla davalıya müzekkere yazılarak sözleşmenin feshi tarihindeki organizasyon şemasının davalı şirketten istenerek dosya kapsamına alındıktan sonra inceleme için gönderilmek üzere dosyanın GERİ ÇEVRİLMESİNE, 26.09.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ile davacı arasında 10.11.2020 tarihli ölünceye kadar bakma sözleşmesinin bulunduğunu, imzalanmasının ardından davalı tarafça 4-5 ay davacının yemek ve temizliğinin yapıldığını, 01.04.2021 tarihinden bu yana ise davacı ile hiç ilgilenilmediğini, bakım yükümlülüğünü yerine getirilmediğini belirterek ölünceye kadar bakma sözleşmesinin feshi ile iptalini talep etmiştir. 2. Davacı vekili 04.11.2021 tarihli dilekçesinde; feshi istenilen sözleşmeye dayanılarak Samsun ili, Ladik ilçesi, Sanayi Mahallesi, 373 ada 5 sayılı parselde kayıtlı taşınmazın davalı adına tescil edildiğini, sözleşmenin feshi ile taşınmazdaki davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini istemiştir. 3. Davacı ..., 26.02.2022 tarihinde ölmüş, geriye kalan mirasçıları ... ve ... davaya dahil edilmiştir. II....
Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, davalı ... ile 624 yatak kapasiteli, içinde 2 adet havuz ve işyerleri bulunan dava konusu taşınmazı 23.03.2001 başlangıç tarihli sözleşme ile kiraladığını, sözleşmenin il genel meclisi kararı ile 3 yıl için uzatıldığını, ne var ki aktin her iki taraf bakımında da tahammül edilmez hale geldiğini, bu yüzden 20.03.2008 tarihli feshi ihbar yazısıyla davalıya sözleşmenin feshedildiğinin ihtar edildiğini, davalı idarenin ise feshi kabul etmediğini, böylelikle fesih konusunda taraflar arasında çekişme çıktığını, mevcut çekişmenin giderilmesini, kiralananın ruhsat alınabilecek kısımlarında kiracılık sıfatının tespitini, diğer kısımlar yönünden sözleşmenin feshini, fesih istenen bölümler için borçlu olmadıklarının tespitini, 104 yataklı ........
HUKUK DAİRESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen sözleşmenin feshi kararının iptali ile cezai şart yönünden borçlu olmadığının tespiti davasında davanın kabulüne dair hüküm hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda, davalının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile kurum işleminin konusuz kalması nedeniyle dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, eczane sahibi olduğunu, davalı kurumun 2012 yılı Eczane Protokolünün 5.3.14 maddesi gereğince sözleşmenin 3 ay süre ile feshine ve 1.863,69 TL cezai şart bedelinin ödenmesine karar verdiğini belirterek sözleşmenin feshi kararının iptali ile cezai şart yönünden borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Bu nedenle davalı tarafın sözleşmenin geçersiz olduğu savunması haksızdır .Davalı yüklenici taraf edimini süresinde yerine getirmemiş olup davacının sözleşmeyi feshi haklı niteliktedir. Davacının sözleşmenin haklı feshi nedeniyle menfi zararlarını istemek hakkı mevcuttur. Davacı taraf her ne kadar 128.500,00 TL ödediğini belirtmiş ise de banka kayıtlarına göre 127.500,00 TL ödemiştir....
Bu sebeple arsa sahipleri yönünden sözleşmenin feshi, paydaşların tamamının katılımı ya da onayı ile mümkündür. Kat karşılığı inşaat yapım sözleşmeleri tapuda mülkiyeti nakil borcu doğurduğundan sözleşmenin feshi ancak tarafların fesih konusunda iradelerinin birleşmesiyle (rızai fesih) ya da mahkeme kararı ile mümkündür. Somut olayda ... 32. Noterliği'nden gönderilen 28.05.2009 tarih 14469 sayılı fesih ihtarnamesi paydaşların tamamı tarafından gönderilmediğinden ve feshe davacı yüklenici tarafından ... 43.Noterliği'nden gönderilen 26.08.2009 tarih 25135 sayılı cevabi ihtarla karşı çıkıldığından rızai fesih gerçekleşmemiştir. Arsa sahiplerince sözleşmenin feshi istemiyle açılmış bir dava da bulunmamaktadır. Bu itibarla mahkemenin sözleşmenin ayakta olduğunun tespitine dair kararı yerindedir. Kararın nama ifaya izin verilmesiyle ilgili 2 nolu bendine yönelik temyiz itirazlarına gelince; istemin hukuki dayanağını BK'nın 97. maddesi oluşturmaktadır....