İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava, davalı taraf ile yapılmış olan Gayrimenkul Satış Sözleşmesi'nin feshi nedenine dayalı Müdahalenin Önlenmesi ve Taşınmazın Tahliyesi talebine ilişkindir. Yargıtay 12. HD'nin 19/03/2001 gün ve 2001/3806 E.-2001/4550 K. sayılı kararında özetle, "...Somut olayda, takip konusu ilamın incelenmesinde, taşınmazın alacaklı tarafından daha önce borçluya kiraya verildiği, kiracılık süresinin sona erdiği ve bundan sonra borçlunun alacaklı Vakıflar Genel Müdürlüğü ile yeni bir kira sözleşmesi imzalamadığı için fuzuli şagil durumuna düşen adı geçenin müdahalesinin men'ine ve ecrimisile hükmedilmesinin talep edildiği ve mahkemece de talep gibi karar verildiği görülmektedir....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/10/2021 NUMARASI : 2020/891 ESAS 2021/1286 KARAR DAVA KONUSU : Kiralananın Tahliyesi (Borçlar Yasasından Kaynaklanan) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin maliki olduğu Çınarönü Mh. Çınarönü Cd. No:54/A adresindeki taşınmazın iş yeri olarak 01.01.2019 tarihinde 1 yıl süreli olarak davalı tarafa kiralandığını, kira sözleşmesinin 3. Maddesine göre “Kiracı kiraladığı şeyin kiralanan tarafından üçüncü şahsa kısmen ve tamamen kiralanıp da taksimatlı ve ciheti tahsisi değiştirilmesi veya herhangi bir suretle tahrip ve tedil edilirse mal sahibi kira akdini bozabileceği gibi bu yüzden vukua gelecek zarar ve ziyanı protesto çekmeğe ve hüküm almaya gerek kalmaksızın kiracı tazmine mecburdur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi ve tazminat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye ve tazminat davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira süresine ilişkin olarak kiralananın tahliyesi ve tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile kiralananın tahliyesine, 249,12-TL zarar tutarının davalıdan tahsiline karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından kiralananın tahliyesine yönelik olarak temyiz edilmiştir. Davacı vekili, 6098 sayılı TBK.nun 347. maddesi gereğince "10 yıllık uzama süresi kira sözleşmesi sonunda herhangi bir neden bildirmeksizin tahliye talebinde bulunulabileceği" gerekçesine dayalı olarak davalının kiralanandan tahliyesi ile kiralananın hor kullanıldığından bahisle 5000-TL tazminat istemiştir....
Sözleşmenin 5. maddesine göre ;“…Sözleşmenin yenilenmeyeceği kiracı tarafından sözleşmenin sona ermesinden 3 ay önce kiralayana yazılı olarak ihbar edilmeyecek olursa işbu sözleşme ayrıca herhangi bir işleme ya da bildirime gerek olmaksızın aynı şartlarda ve süre ile kendiliğinden uzamış olur..” şartı kararlaştırılmış olup kiracı-davalı bu maddeye göre herhangi bir fesih bildiriminde bulunmamıştır. Bu durumda sözleşmenin 5. maddesi uyarınca sözleşmenin aynı şartlarda ve aynı süre ile yenilendiğinin kabulü gerekir. Sözleşmede kiracıya tanınan bu hak geçerli olup tarafları bağlayıcı niteliktedir ve davacı-kiralayan tarafından tek taraflı olarak gönderilen fesh-i ihbar ile ortadan kaldırılamaz. Mahkemece davanın bu sebeple reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır....
Noterliğince düzenlenen kira sözleşmesinin bulunduğu, kira sözleşmesinin 6. maddesi ile kiracı ile kiralayan arasında akdedilen bayilik anlaşması ve eklerinin her ne sebeple olursa olsun sona ermesi halinde kiracının, iş bu mecuru herhangi bir ihbar veya ihtara gerek kalmaksızın derhal tahliye etmek suretiyle kiralayana tüm ekipmanlar ve teferruatı ile birlikte teslim etmeyi, aksi halde cezai şart ödemeyi kabul ve taahhüt ettiği, her iki tarafın iddia ve kabulünde olduğu üzere bayilik sözleşmesi feshedilmekle sonlandığından, sonlandırılan ve davaya dayanak yapılan 01.03.2016 tarihli standart bayilik sözleşmesi ve eki olan aynı tarihli çerçeve protokolün 13. maddesi uyarınca, bu sözleşmeye bağlı bayiliğin icra edildiği taşınmazın da bu hüküm dikkate alınarak davalı tarafça tahliyesi ve davacıya tesliminin gerektiği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir....
Asliye Hukuk (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: -KARAR- Dava, devremülk sözleşmesinden cayma nedeniyle sözleşmenin feshi ve verilenlerin iadesi istemine ilişkindir. ... 3. Tüketici Mahkemesince, davanın taşınmazın aynına yönelik olması nedeniyle taşınmazın bulunduğu ... ... Nöbetçi Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizliğine karar verilmiştir. Karar taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 19....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı haksız işgal tazminatı-kiralananın tahliyesi davasına dair karar davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, akde aykırılık ve fuzuli işgal nedeniyle kiralananın tahliyesi ve haksız işgal tazminatının tahsili istemine ilişkindir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, müvekkillerinden ...'in kiralanan ... parsel sayılı taşınmazın maliki, ...'in ise kiralayan olup davalılardan ... Ltd.Şti'nin 01.11.1998 başlangıç tarihli kira sözleşmesi gereğince kiracı olarak bulunduğu taşınmazı kira sözleşmesinin devir yasağına ilişkin 1. maddesine aykırı olarak bir bölümünü ...'e kiraladığını, bu kişinin de kullanım hakkını ... ve ...'e devrettiğini, bir kısmını ise ......
Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 25/11/2014 NUMARASI : 2014/205-2014/762 Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali ve tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsili ve kiralananın tahliyesi için başlatılan icra takibinde borca ve yetkiye vaki itirazın iptali ve kiralananın tahliyesi istemlerine ilişkindir. Davalı, İstanbul 20.İcra Müdürlüğünde başlatılan icra takipleri sonucu gönderilen ödeme emirlerine karşı yetkili icra dairesinin Bodrum İcra Daireleri olduğunu ileri sürerek yetkiye ve borca itirazda bulunmuş, mahkemece davalının ikametgâhı, dava konusu taşınmazın bulunduğu ve sözleşmenin ifa edileceği yerin Bodrum/Muğla olduğu, İstanbul İcra Dairelerinin takip konusu borçta yetkisiz olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Davalı, sözleşme gereği taksitlerin ödenmemesi halinde muacceliyet şartının olduğunu, davacının ihtarına 18.1.2008 tarihli cevabi ihtarlarıyla sözleşmenin feshinin kabul edildiğini, senet iadesi için şirkete gelmelerinin istendiğini ancak davacının şirkete gelmediğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, taşınmazın tapuda başkası adına kayıtlı ve davalının da yüklenici olması nedeni ile sözleşmenin geçerli olduğuna, ancak davanın konutun teslim tarihinden önce erken açılmış olduğuna dayanılarak reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında düzenlenen 18.2.2007 tarihli harici 2008/14344-2009/4490 sözleşme ile davalının yapacağı binadan daire satın alınmasına karar verilmiş; davacı tarafından çekilen 7.1.2008 tarihli ihtarla sözleşmenin feshi bildirilmiş, davalı da 18.1.2008 tarihli cevabi ihtarıyla sözleşmenin feshini kabul etmiştir. Taraflar arasında sözleşmenin feshi yönünde uyuşmazlık bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi, tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında ........2010 tarihli Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi yaptıklarını, davalı şirket temsilcisinin sözleşmeye aykırı davranarak taşınmazın tamamını devrettiğini, inşaat ruhsatı alınmadığını ve inşaatla ilgili hiçbir faaliyet olmadığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ve taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescilini talep ve dava etmiştir....