WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/07/2021 NUMARASI : 2020/159 ESAS - 2021/295 KARAR DAVA KONUSU : Rehnin Kaldırılması Talebi KARAR : İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına yönelik davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının, davalıya olan 55.000,00 TL borcuna karşılık 34 XX 954 plakalı aracı üzerinde Afyonkarahisar 5....

Dosya incelendiğinde, davacı tarafın davalı banka lehine, dava dışı ... adına kayıtlı bulunan taşınmaz üzerindeki rehin şerhinin kaldırılması ile davacı şirkete ait olan araçların icra aracılığıyla satılması nedeniyle tahsil edilen paranın istirdadını talep ettiği anlaşılmaktadır. Davalı banka, ipotek konusu borcun halen devam ettiğini savunmaktadır. Davacı taraf, alacağın temliki sözleşmesi ile dava dışı ... A.Ş.'nin borcunun davacı tarafından ödendiği bahisle davacıya temlik edildiğini iddia etmektedir. Ancak bu sözleşmede davalı tarafın ve davacı tarafın imzası bulunmamaktadır. Dolayısıyla dava konusu rehnin kaldırılması için davalı bankanın alacağının tamamen ödenmiş olması gerektiğinden, hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi, bankanın halen alacağının devam etmesi karşısında davacı tarafın rehnin kaldırılması ve ödediği paranın iade edilmesini talep hakkı bulunmamaktadır....

    Nin 13.03.2015 günü saat 12.06 itibari ile iflasının bir yıl süre ile ertelenmesine, 3-Mahkememizce iflasın ertelenmesi talebi üzerine 24.09.2013 tarihinde alınan tedbirlerden,...d) 3. bendindeki İİK. 179/b maddesi gereğince erteleme sırasında taşınır taşınmaz veya ticari işletme relini nedeni ile temin edilmiş alacaklar nedeni ile rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takipler başlatılabileceğinden veya başlamış takiplere devam edilebileceğinden bu takipler nedeni ile muhafaza tedbirlerinin alınmasının ve rehinli malın satışının gerçekleştirilmesinin yasa hükümleri göz önüne alınarak durdurulmasına ilişkin tedbirin devamına” karar verildiği, icra takip dosyasında alacaklının talebi üzerine borçlu şirkete İİK179/b-2 maddesi uyarınca rehinle karşılanamayacak alacağın teminatlandırılması aksi takdirde satış dahil tüm işlemlere devam edileceği ihtarını içeren 28.07.2015 tarihli muhtıranın tebliğ edildiği, borçlunun muhtıra gereğini yerine getirmediğinden alacaklının icra memurluğuna başvurarak...

      Her ne kadar İİK'nin 45/1. maddesi gereğince, alacağın rehinle temin edilmiş olması halinde, alacağın rehin miktarından düşük olması durumunda sadece rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılması zorunlu ise de; İİK'nın 45/3. ve 167/1. maddeleri gereğince "alacağı çek, poliçe veya emre muharrer senede müstenit olan alacaklı, alacak rehinle temin edilmiş olsa bile, bu bölümdeki hususi usullere göre haciz yolu ile veya borçlu iflasa tabi şahıslardan ise iflas yolu ile takipte bulunabileceğinden" ve kaldırılması istenilen ihtiyati haciz kararı 1.750.000,00 TL bedelli bonoya istinaden verildiğinden, ihtiyati haciz isteyen bankanın ihtiyati haciz talebinin usül ve yasaya uygun olduğu, ihtiyati haczin kaldırılmasının gerekmediği sonucuna varılmış ve oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

        Takip tarihi itibari ile uygulanması gereken İİK'nın 150/e. maddesinde, "alacaklı, taşınır rehnin satışını ödeme veya icra emrinin tebliğinden itibaren altı ay içinde, taşınmaz rehnin satışını da aynı tarihten itibaren bir sene içinde isteyebilir. Satış yukarıdaki fıkrada gösterilen müddetler içinde istenmez veya talep geri alınıp da bu müddetler içinde yenilenmezse takip düşer." düzenlemesine yer verilmiştir. Takibin düşmesi halinde yapılan işlemler yok hükmünde olacaktır. İİK'nın 150/e. maddesi son fıkrasının göndermesiyle kıyasen uygulanması gereken aynı Kanunun 78/2. maddesinde belirtilen "itiraz" kavramından icra mahkemesine İİK'nın 68- 68/a maddeleri uyarınca yapılan itirazın kaldırılması talebinin, aynı maddede yazılı "dava" kavramından ise, genel mahkemelere İİK'nın 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasının anlaşılması gerektiği kuşkusuzdur....

        . - K A R A R - Şikayetçi yanın itirazı, icra müdürlüğünün sıra cetveli yapılmasına yer olmadığına, 31.07.2008 tarihli derece kararı ile yetinilmesine ilişkin olarak verilen kararın hatalı olduğuna, araç üzerinde dava dışı TEB A.Ş. lehine tesis edilmiş bulunan rehnin, bedeli ödenmekle ortadan kalkması nedeniyle, bu rehnin dikkate alınmaması suretiyle sıra cetveli düzenlenmesi gerekirken, aksi şekilde işlem yapılmasının müvekkilinin haklarını etkilediği iddiasına dayalıdır. İcra mahkemesince T. Ekonomi Bankası’nın cevabi yazılarından alacağın ve rehnin devam ettiğinin anlaşıldığı ve 31.07.2008 tarihli işleminde sıra cetveli şeklinde yapıldığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiş, hüküm şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Ancak bunun için, ana para ipoteğinde, sözleşmedeki miktar ödenmiş olmalı veya ödenmemişse mahkemeye depo edilmelidir. Bu koşul gerçekleşmişse tesis olunan ana para ipoteğinin kaldırılmasına karar verilir. Aksi halde şerhin kaldırılması istemi reddolunmalıdır. Somut olaya gelince; ipotek 153 ada 36 parselde bulunan 8 nolu bağımsız bölüm üzerine davacının davalıdan aldığı 2.000.000.TL.ye karşılık 1.derecede 30.04.1999 tarihinde ödenmek kaydıyla konulmuştur. İpotek akit tablosunda yazılan 30.04.1999 tarihine kadar ödemek kaydı, ipotekli alacağın ipoteğin kurulduğu tarihten bu tarihe kadar icra takibine konulamayacağı, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibin ancak 30.04.1999 tarihinden sonra yapılacağı anlamını taşır....

            Ancak; 1. rehin hakkına açıkça itiraz edilmemişse, alacaklının rehin hakkı takip safhası içinde artık tartışma konusu olamaz. 2. sırf rehin hakkına itiraz olunduğu takdirde, alacaklı, rehnin paraya çevrilmesi yoliyle takipten vazgeçerek, takibin haciz yolu ile devamını istiyebilir. Bu takdirde, borçluya mal beyanında bulunması için yedi gün mühlet verilir.” düzenlemesi bulunmaktadır. Taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla takipte uygulanması gereken İİK'nın 147/1 maddesi, ''Ödeme emrine itiraz hakkında 62 den 72 nci maddeye kadar olan hükümler uygulanır.'' şeklinde düzenlenmiştir. İİK'nın 68/son maddesinin ilk cümlesinde ise; "İtirazın kaldırılması talebinin esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde borçlu, talebin aynı nedenlerle reddi halinde ise alacaklı, diğer tarafın talebi üzerine yüzde yirmiden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilir..." hükmüne yer verilmiştir....

            Davacı vekili, toplam 7.000,00 TL bedelli rehnin kaldırılması isteminde bulunmuş, mahkemece 29.05.2014 gününde 11.530,00 TL üzerinden itirazın iptaline, takibin devamına karar verilmiş, hükmün davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce verilen onama kararına karşı davalı vekilince karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. HUMK’un değişik 440/III-1.maddesindeki karar düzeltme ile ilgili parasal sınırın altında olan davalara ait hükümlerin onanmasına veya bozulmasına ilişkin Yargıtay kararları hakkında karar düzeltme yoluna başvurulamaz. Bu nedenlerle davalı vekili tarafından hükme bağlanan 7.000,00 TL'ye yönelik ilâm ile ilgili karar düzeltme isteminin reddi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle karar düzeltme isteminin REDDİNE, peşin harcın istesk halinde iadesine, 30.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Davacı vekili, davacının aracı üzerindeki 10.000,00 TL bedelli rehnin kaldırılması isteminde bulunmuş, mahkemece 11.12.2014 gününde davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizce verilen onama kararına karşı davacı vekili tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. HUMK’un değişik 440/III-1.maddesindeki karar düzeltme ile ilgili parasal sınırın altında olan davalara ait hükümlerin onanmasına veya bozulmasına ilişkin Yargıtay kararları hakkında karar düzeltme yoluna başvurulamaz. Bu nedenlerle davacı vekili tarafından hükme bağlanan 10.000,00 TL'ye yönelik ilâm ile ilgili karar düzeltme isteminin reddi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle karar düzeltme isteminin REDDİNE, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 11/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu