WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yukarıdaki açıklamalar ışığında, taşıt rehninden dolayı rehnin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takipte, takip talebi üzerine icra dairesince, İİK'nun 150/d maddesi uyarınca takibin kesinleşmesi beklenmeden satış hazırlıklarına başlanacağından, aracın yakalanmasıyla muhafazasına ve kıymet takdiri yaptırılmasına yasal bir engel bulunmamaktadır. O halde, mahkemece, icra müdürlüğünün aracın yakalanması ile ilgili işlemi yasaya uygun olmakla, borçlunun bu işleme yönelik şikayetinin reddi ile (borçlunun, icra müdürlüğünün yetkisine ilişin itirazı dışında) sair iddialarının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

    Mahkmece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafça dava dışı şirketin borcu nedeni ile protokol yapıldığı, protokol gereği davalıların markalarını rehin verildiği ve daha sonra rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığı, takibin Ankara 17....

      Mahkemece, kurulan rehnin TMK’nın 940’ıncı maddesine göre oluşturulan sicilli taşınır rehni niteliğinde olup olmadığı değerlendirilerek ihtiyati haciz talebi hakkında bir karar verilmesi gerekirken, bu yön üzerinde durulmadan alacağın taşınır rehni ile güvence altına alınmış olduğu gerekçesiyle ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 25.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 06.11.2012 tarih ve 2012/177-2012/560 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi ihtiyati haczin kaldırılmasını talep eden (borçlu) vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: İhtiyati haczin kaldırılması talebinde bulunan vasi, kısıtlı eşinin taşınır/taşınmaz mallarına kefil olduğu kredi borcu için T.C. ... Bankası'nın talebi ile ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/52 D.iş sayılı dosyası ile ihtiyati haciz konulduğunu, bahsi geçen kredi için diğer kefil ...tarafından verilmiş teminat bulunduğunu, Tıp Fakültesinin ....2010 tarihli raporu ile eşinin bu tarihten önceki ... ay için hukuki ehliyetinin bulunmadığının bildirildiğini ileri sürerek ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiştir....

          Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/160E. sayılı iflasın ertelenmesi davasında verilen 02.12.2010 tarihli ihtiyati tedbir kararı ile "ipoteğin ve rehnin paraya çevrilmesine ilişkin icra takipleri hariç olmak üzere diğer tüm takiplerin olduğu yerde durdurulmasına, bu tarihten itibaren yeni takip yapılmamasına" karar verilmiş, bilahare yapılan yargılama sonucunda mahkemenin 27.10.2011 tarih ve 2011/550K. sayılı kararı ile "İİK.nun 179. maddesi uyarınca iflasın 27.10.2011 tarihi itibarı ile 1 yıl süre ile ertelenmesine, mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararlarının kısmen devamına, davacı şirket aleyhine yapılan 6183 Sayılı yasa kapsamında olan amme alacakları da dahil olmak üzere şirket aleyhindeki tüm ihtiyati haciz, ihtiyati tedbir ve icra takiplerinin durdurulmasına, bu hususta yasada belirtilen İİK.nun 206. maddesinin 1. sırasında yazılı alacaklara dayalı haciz yolu ile takiplerin ve rehnin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takiplerin durumunun gözetilmesine, karar tarihinden sonra şirket...

            Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Türk Medeni Kanununun 875.maddesi hükmüne göre de ipotek, ipoteğin kapsamını ana para, takip giderleri ve gecikme faizi ve iflasın açıldığı veya rehnin paraya çevrilmesinin istendiği tarihe kadar muaccel olmuş 3 yıllık faizi ile son vadiden başlayarak işleyen faiz girer. Somut olaya gelince;İpoteğin çerçevesini belirleyen 13.05.1980 tarihli akit tablosunda “… Oktay Dürükoğlu’dan borç almış olduğu birmilyondörtyüzbin lirasına karşılık bila faiz birinci derecede, 1 yıl vadeli olmak üzere …” ipotek tesis edildiği yazılıdır. Görülüyor ki, resmi akit tablosunun bu hükmü uyarınca ipotek faizsiz ve 1 yıl süre için kurulmuştur. Başka bir anlatımla, 13.05.1981 tarihinden sonrası için anaparaya yukarıda sözü edilen 875.madde hükmü gereğince gecikme faizi yürütülmesi gerekir....

              Somut olayda, yargılama aşamasında sigortalı araç üzerinde rehin hakkı sahibi olan banka 13.7.2010 tarihli yazısı ile tazminatın bankaya ödenmesi halinde muvafakat edecekleri belirtilmiş, mahkemece bu yazıya göre banka şubesinin muvafakatı bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, davacı tarafından temyiz dilekçesi ile dosyaya sunulan rehin hakkı sahibi banka şubesinin 15.10.2010 tarihli yazısı ile araç üzerindeki rehnin kaldırılması için ilgili trafik şube müdürlüğüne yazı yazıldığı anlaşılmıştır.Her ne kadar temyiz aşamasında yeni delil ibrazı mümkün değilse de, bankanın rehin hakkının kaldırılmış olması aktif husumete yönelik bulunmasına göre yargılamanın her aşamasında husumetin re'sen gözetileceği dikkate alınarak, mahkemece rehin hakkı olan banka şubesinden rehnin devam edip etmediği, dava açılmasına ve tazminatın davacıya ödenmesine muvafakatinin olup olmadığı araştırılarak, bankanın rehin hakkının kaldırıldığı veya muvafakati sağlandığı takdirde yargılamaya...

                Davalı, ticari aracın bedelini kapattığını, 2010 yılında davacıdan 100.000-TL borç aldığını, buna karşılık olarak 28.07.2010 tarihli rehin sözleşmesi yaptıklarını ve dolmuşu üzerine rehin konulduğunu, bu rehin devam ederken 2011 yılında davacıdan 200.000-TL daha borç aldığını, önceki rehnin kaldırılarak aynı araç üzerine 14.06.2011 tarihli 300.000-TL'lik rehin konulduğunu, satın alacağı dükkanın emaneten davacı adına yapılması şartı ile rehnin kaldırılması konusunda anlaştıklarını, dükkanın tapusunun davacının babasının adına yapılmasına rağmen rehin kaldırmadığı gibi sürekli rehnin paraya çevrilmesi ile tehdit edildiğini, rehin sözleşmesinin .........

                  İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; eksik inceleme ile karar verildiğini, çekilecek krediye karşılık rehnin teminat olarak verildiğini, davalının bankadan kredi kullandığını, ancak müvekkiline parayı vermediğini, müvekkilinin borcu bulunmadığı halde rehnin de kaldırılmadığını, protokol ve rehin sözleşmesinin tarihinin aynı olduğunu, bir gün sonra kredinin davalı tarafından bankadan çekildiğini, kredinin rehinle ilgili olduğunu, ispat yükünün hayatın olağan akışına aykırı iddiada bulunan davalı üzerinde olduğunu, somut delillerin incelenmediğini, tarafların banka kayıtları ve ticari defterlerinin incelenmediğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR Uyuşmazlık, davacının rehnin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip nedeniyle davalıya borçlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır....

                    nun borçlu olduğu kooperatif kredileri sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, bu sözleşmeye teminat olarak .. plakalı aracının kaydına rehin şerhi koydurduğunu, borcun tamamının taksitler halinde ödenmesine rağmen davalı tarafça araç üzerindeki rehnin kaldırılmadığını ileri sürerek araç üzerindeki rehnin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, müvekkili ile dava dışı L. P. arasında imzalanan ve davacının kefil olduğu kredi tutarı tamamen ödenmediği için araç üzerindeki rehnin kaldırılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dava dışı üçüncü kişi L.P. adına H....

                      UYAP Entegrasyonu