İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, takip dayanağı ilamda ve icra emrinde borçlu sigorta şirketinin sorumlu olduğu tutarın yazılmadığı, poliçe limiti olarak belirtildiği ancak icra dosyasında poliçenin yer almadığı gibi limitinin ne kadar olduğuna dair bir belge ve ibare olmadığı, sigorta şirketi tarafından bir kısım ödemenin yapıldığı ancak, bu haliyle İcra Müdürlüğünce poliçe limitinin ne kadar olduğunun ve borcun tamamının ödenip ödenmediğinin tespitinin mümkün olmadığı, alacaklı vekili tarafından da kısmi tahsilat yapıldığının beyan edildiği, tahsil harcı yatırıldığında hacizlerin kaldırılması gerektiği belirtilerek, şikayetin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı Mapfre Sigorta A.Ş....
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti, borca itiraz, hacizlerin kaldırılması ve takibin durdurulması şikayetinden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince borçlu şirket yönünden usulsüz tebligat şikayetinin reddine, diğer borçlu yönünden usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne, hacizlerin kaldırılması ve takibin durdurulması ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Kararın davacı borçlular vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı borçlular vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; "...İpoteğin kaldırılması davası yönünden Dairemizin görevli olduğu anlaşılmış ise de, hacizlerin kaldırılması ve tespit davası yönünden yukarıda yazılı emsal Yargıtay HGK. içtihatında da belirtildiği üzere bu davada, hem davacı tarafın hem davalı tarafın tamamının ve aynı anda tacir olma şartının gerçekleşmediği, davacıların hiç birisinin tacir olmadığı, tespit ve hacizlerin kaldırılması davasının ticaret mahkemelerinde görülmesi gereken mutlak ticari davalardan da olmadığı, ipoteğin kaldırılması davası ile hacizlerin kaldırılması ve tespit davalarının birlikte görülmesinin de zorunlu olmadığı anlaşıldığından tefrik sonucu ... E. sıramıza kaydedilen hacizlerin kaldırılması ve tespit davası yönünden Dairemizin görevsiz olduğu sonucuna varılmıştır....
yapılmadığını, Yalnızca icra müdürlüğünce haciz konulan müvekkiline ait İstanbul İli, Ümraniye İlçesi, Yukarı Dudullu Mahallesi, Kemerdere Mevkii, 14933 Parsel, 2 ve 3 nolu bağımsız bölüm niteliğindeki iki adet taşınmazın tapu senetleri ve 29.08.2013 tarihli faturalarda toplam değerlerinin tüm dosya alacağını aşan ölçüde haciz uygulandığını, Müvekkiline ait taşınmazlar üzerine konulan hacizlerin dosya alacağını karşılamaya yeter değerde olduğu tapu senet ve faturalarından da açıkça görülebileceği, müvekkilinin ticaretle uğraşmakta olan bir iş adamı olup bankalar nezdinde konulan haciz ve bloke işlemleri ticari hayatını durma noktasına getirdiğini, haciz ve blokaj işlemlerinin kaldırılmaması halinde müvekkilinin telafisi güç ve hatta imkansız zararlara uğramasına sebebiyet verebileceğini, alacağa yeter miktarda taşınmaz haczedilmiş olduğundan müvekkiline ait banka hesapları üzerine konulan hacizlerin usul ve yasaya aykırı olduğundan kaldırılmasını, müvekkili aleyhine konulan tüm hacizlerin...
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre; davanın önceki malikin vergi borcu nedeniyle konulan hacizlerin kesinleşen mahkeme kararları gereğince kaldırılması isteğine ilişkin olduğu, 6183 sayılı yasa kapsamında konulan hacizlerin kaldırılmasına ilişkin davanın vergi mahkemesinde görülmesi gerektiği, mahkemenin yargı yolu bakımından görevsiz olduğu, görev hususunun yargılamanın her aşamasında resen dikkate alınması gerektiği gerekçesiyle davanın yargı yolu bakımından görevsizlik nedeniyle reddine ... verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 5,90 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 5.2.2013 gününde oybirliğiyle ... verildi....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/168 esas sayılı dosyasından tanzim edilen tensip zaptı ile ihtiyati tedbir kararı verildiği, bu nedenle hacizlerin kaldırılması talep edilmiş ise de; İcra Müdürlüğü'nce 14/04/2020 tarihinde; "belirtilen tensip zaptında sadece tedbiren takibin durdurulmasına karar verildiği hacizlerin kaldırılması yönünde bir karar bulunmadığı konulan hacizlerinde tedbir kararından önce konulduğu görülmekle talebin reddine" şeklinde karar verildiğini, bu sefer talep tarihi itibariyle menkul malların haciz edilmesinin üzerinden 6 aylık süre geçmiş olduğundan İİK'nın 106 ve 110. maddeleri gereğince hacizlerin kaldırılmasının talep edildiğini, İcra Müdürlüğü'nce 21/04/2020 tarihinde; "müdürlüğümüze ait takip dosyasında borçlu şirket adına kayıtlı araçlar üzerine 22/04/2019 tarihinde haciz konulduğu, Gebze 2....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, müdürlük işleminin iptali ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir. 2. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....
CEVAP Borçlu cevap dilekçesinde; eşi ve çocuklarının pancar çiftçisi olup alacaklı şirket ile aralarında pancar üretim sözleşmesi bulunduğunu, eşinin ve diğer çiftçilerin davacı alacaklıdan almak istediği avanslara karşılık olarak traktörü üzerine davacı alacaklı lehine rehin tesis ettirdiğini, fakat davacıdan avans alamadığı gibi vermiş oldukları ürünlerin parasını dahi tahsil edemediklerini, alacaklı tarafından kötü niyetli olarak takip başlatıldığını, alacaklı tarafın belge olarak sadece araç rehin sözleşmesini sunduğunu, rehin sözleşmelerinin tek başına İİK 68. maddesi anlamında belge olmadığını, rehin konusu ve alacak miktarının belirgin olması gerektiğini, rehin akdinde teminat olarak alınan alacak belirlenebilir özellikte değil ise rehin akdinde ki temel unsurlardan birinin bulunmaması sebebiyle akdin geçersizliğinin söz konusu olduğunu, belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. III....
olan taşınır mallar üzerinde, zilyetlik devredilmeden de, taşınır malın kayıtlı bulunduğu sicile yazılmak suretiyle rehin kurulabilir..." hükmü gereğince aracın davacıda kaldığını, davacıya ait 34 XX 627 plakalı araç üzerine konulan rehin bedeli davalının Ziraat Bankası hesabına 11/03/2020 tarihinde 8.000- TL, 20/02/2020 tarihinde 2.000- TL, 13/02/2020 tarihinde 4.000- TL, 06/02/2020 tarihinde 11.000- TL, 30/12/2019 tarihinde 13.000- TL ve 29/11/2019 tarihinde 10.000- TL olmak üzere 48.000- TL ödendiğini, buna ilişkin ödeme dekontlarını dilekçe ekinde sunduklarını, ayrıca davacı tarafından rehin bedeli sehven 18.000- TL fazla ödendiğini, ödenen bu bedellere müteakip rehnin kaldırılması için davalı ile görüşüldüğünü, ancak herhangi bir sonuç alınamadığını, rehnin kaldırılması ve fazla ödenen bedelin iadesi istemiyle Alanya 1....
tahsil harcının ödenmesi koşuluna bağlandığını, dosyadaki hacizlerin satış isteme süresi dolduğu için İİK 106- 110 uyarınca kaldırılması gerektiğini, hacizlerin kalkmasında icra müdürünün takdir hakkı olmadığını bu nedenlerle İcra Müdürlüğünün 24/11/2020 tarihli kararının iptali ile hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir....