WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nun 71/2 ve İ.İ.K.'nun 33/a maddeleri gereğince davacı borçlu T1 yönünden İCRANIN GERİ BIRAKILMASINA, ancak hacizlerin kaldırılmasına yönelik istemin REDDİNE, karar verilmiştir....

işlemlerinin başlatılmadığını, buna ilişkin talepleri sonrasında tescil işlemlerine başlandığını, ancak bu zaman zarfında taşınmazın halen borçlu adına kayıtlı olduğu için başkaca icra dairelerince birçok haciz konulmuş olduğunu öğrendiklerini, söz konusu hacizlerin kaldırılması ve taşınmazın müvekkili adına tescili talepleri neticesinde hacizlerin devam etmemesi adına 12/02/2020 tarihinde müvekkili adına tescil işleminin gerçekleştirildiğini, satış işleminden sonra yapılan hacizlerin kaldırılması için yaptıkları taleplerinin de müdürlüğün 24/02/2020 tarihli kararı ile reddine karar verildiğini, belirterek müdürlük kararının kaldırılmasına ve taşınmaz üzerindeki tüm hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

bahisle re’sen nazara alınacak nedenlerle; davalı tarafça ----plakalı araca ilişkin yapılan rehin şerhi işleminin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunun tespitini, araç üzerindeki rehin şerhinin kaldırılması için ------------ ilgili yerlere müzekkere yazılmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. ----- tarihli ----sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin kuruluş, görev ve yetkileri hakkında kanunun 5. maddesinin 5. fıkrasında , özel kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı taktirde ihtisaslaşmanın sağlanması amacıyla gelen işlerin yoğunluğu ve niteliği dikkate alınarak daireler arasındaki --------- tarafından belirleneceğinin ----- sayılı kararı ile 5411 sayılı Bankacılık Kanundan kaynaklanan davalar ile ---- banka kartları ve kredi kartları kanundan kaynaklanan davaların ------daha fazla Asliye Ticaret Mahkemeleri bulunan yerlerde------- Mahkemelerinin bakacağının ön görüldüğü;...

    Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/275 E. sayılı dosyası üzerinden açtıkları menfi tespit davasında borçlu olmadıklarına karar verildiğini, bu karara istinaden takibin durdurulmasına ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiğini, icra takibinde alacak miktarından daha fazla değere sahip mallara haciz konulduğunu, mevcut hacizlerin iddia edilen alacak tutarına oranla taşkın haciz olduğunu iddia ederek, öncelikle mevcut tüm hacizlerin fekkine karar verilmesini, tüm hacizlerin kaldırılması talebinin uygun bulunmaması durumunda taşkın haczin mevcudiyeti de nazara alınarak borcu karşılamaya yeten tek bir taşınmaz üzerinde haczin devamına, müvekkillerinin araç ve banka hesapları ile diğer tüm taşınmazları üzerine konulmuş bulunan taşkın hacizlerin fekkine karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesi sunmadı. Duruşmada, menfi tespit davasının henüz kesinleşmediğini beyan ederek şikayetin reddini talep etti. III....

      Dolayısıyla, Müvekkil Şirketin iyiniyetli üçüncü kişi olduğu açık ve net olarak ortadadır. Müvekkil Şirket tarafından konulan hacizler, Giresun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi' nin anılan kararının kesinleşmesinden önce konulduğundan, söz konusu hacizlerin kaldırılması mümkün olmadığını, Fatsa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 14.05.2015 tarih ve 2014/139 E. -2015/211 K. sayılı kararında hacizlerin kaldırılması yönünde bir karar da bulunmadığını, bu nedenle kararın kaldırılması için istinaf talebinde bulunmuştur. Davalı SGK vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle: Mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde arsa sahibi kararlaştırılan bağımsız bölümlerin mülkiyetini müteahhide geçirmekte veya geçirilmesini taahhüt etmektedir....

      talep ettiği ve icra müdürlüğünce istemin reddedildiği, bunun üzerine alacaklı tarafından ihtiyati hacizlerin kaldırılmasına yönelik icra müdürlüğü işleminin iptali için icra mahkemesine şikayet yoluna başvurulduğu, ve mahkemece istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....

        Somut olayda, borçlu tarafından şikayete konu edilen hacizlerin kaldırılması talebi hakkında olumlu-olumsuz bir karar verilmemesi HMK’nun 297. maddesine aykırılık oluşturmaktadır. O halde mahkemece, yukarıda yazılı gerekçe doğrultusunda, hacizlerin kaldırılması şikayeti ile ilgili olumlu-olumsuz bir karar verilmesi gerekirken bu hususta hüküm tesis edilmemesi isabetsizdir. SONUÇ :Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          kaldırılması talebinin itiraz kabul olmak üzere reddine" karar verildiği ve bu işlemin şikayet konusu yapıldığı anlaşılmıştır....

          Somut olayda; şikayete konu takibin 08.02.2016 tarihinde başlatıldığı, ihtiyati tedbir kararının ise takipten sonraki bir tarih olan 09.02.2016' da verildiği, borçlunun bu tedbir kararı ile icra müdürlüğüne yaptığı başvuruda, borçlu hakkında uygulanan hacizlerin kaldırılması ile bundan sonra haciz uygulanmaması yönünde karar verilmesini talep ettiği, müdürlüğün aynı tarihli kararı ile borçlunun hacizlerin kaldırılması talebinin reddi hakkında karar vermeden, takibin tedbir kararı gereğince durdurulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, borçlu vekilinin bu tedbir kararı nedeniyle borçlu şirketin menkul ve gayrimenkul malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarına konulan tüm haciz ve ihtiyati hacizlerin kaldırılmasını talep etmesine rağmen mahkemece şikayetçinin talebinin, iflasın ertelenmesi davasında verilen ihtiyati tedbir kararı nedeniyle takibin durdurulması yönünde değerlendirilerek hüküm tesisi isabetsizdir....

            Davalı vekili 03/09/2020 tarihli üçüncü dilekçesi ile teminat mukabili haczin kaldırılması talebini açıklama gereği duymuş, talebinin menkuller ve banka hacizleri yönünden ihtiyati haczin kaldırılması olduğunu belirtmiştir. 17/09/2020 tarihli, ihtiyati hacze itirazın değerlendirilmesi duruşmasında davalı vekili, dilekçelerini tekrarla, ihtiyati haczin şartlarının oluşmadığını, öncelikle ihtiyati haczin menkuller ve banka alacakları yönünden kaldırılmasını, mahkeme aksi kanaatte ise teminat karşılığı kaldırılmasını talep etmiştir. Bu durumda davalı vekilinin nihai talebinin menkuller ve müvekkilinin üçüncü kişiler nezdindeki hak ve alacakları üzerine konulan ihtiyati haczin, yasal şartları oluşmadığından kaldırılması olduğu izahtan varestedir. Mahkemenin, yapılan tüm açıklamalara rağmen aksi kanaatte olması halinde hacizlerin bu kez teminat karşılığı kaldırılması seçeneğini de ikincil talep olarak ileri sürmüştür....

            UYAP Entegrasyonu