WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda davacılar, murisinden intikal eden taşınmazda davalının da kendileri ile birlikte paydaş oldukları ancak yapılan fiili taksim uyarınca taşınmazın kullanımının davacılara ait olduğu, buna rağmen davalı aleyhine başlatılan icra takibi sonucunda taşınmaz üzerine hacizler konulduğunu, taşınmazın tamamen davacıların kullanımında olması ve hacizlerin kötü niyetli olması iddiasıyla fiili taksimin tespitine, fiili taksime dayalı olarak muarazanın menine ve taşınmaz üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir. Yukarıda açıklanan niteliğine göre davanın ortaklığın giderilmesi istemine değil muarazanın giderilmesi ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkin olduğu, davacı vekilinin dava dilekçesindeki beyanları, talep neticesi ve dosya kapsamından malvarlığı haklarına ilişkin olan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'...

    gereğince teminat yatırılması ile icranın geri bırakılması yönünde karar getirilmek üzere borçluya mühlet verilmesi, icra takibini olduğu yerde durduracağından, bu tarihten önce konulan hacizlerin geçerliliğini etkilemeyeceği ve hacizlerin kaldırılması sonucunu doğurmayacağı, şikayetin kabulüne karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulduğu, Mahkemece Dairemizin bozma kararına direnildiği görülmektedir....

      Bu maddede yer alan rehin ibaresi, hem taşınır hem de taşınmaz rehinlerini kapsar. Somut olayda, davalı banka tarafından İstanbul 3. İcra müdürlüğü 2018/28098 esas sayılı icra takip dosyasında rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip varken ve mevcut takip devam ederken, tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydıyla olsa bile, yeni bir takip yapmasının usul ve yasaya aykırı olduğu, davalı alacaklı vekili istinaf dilekçesinde davacının dava dilekçesinde takibin iptali talebinde bulunmadığını, sadece icra emrinin iptalini ve hacizlerin kaldırılmasını talep ettiğini ileri sürmüş ise de, dava dilekçesi içeriğine göre davacının takibin iptalini de talep ettiği, sadece dava dilekçesinin sonuç kısmında icra emrinin iptali ile hacizlerin kaldırılmasını istediği, dilekçenin 1. Sayfasının açıklamalar bölümünde 3....

      İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/971 esas ve 2020/870 karar sayılı ilamı ile şikayetçi 3.kişi İnternational..Şirketine gönderilen haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verilmiş olup, icra mahkemesi kararlarının infazı için kesinleşmesine gerek olmadığından ve haciz ihbarnamelerinin iptalinin doğal sonucu olarak 3.kişinin malvarlığına konulan hacizlerin kaldırılması gerektiğinden, bu şikayete konu icra müdürlüğünün 02.10.2020 tarihli, 3.kişinin malvarlığına konulan hacizlerin kaldırılması kararından dönülerek, 02.10.2020 tarihinde kaldırılan hacizlerin, eski tarihli hacizler korunarak yeniden tesisine ilişkin kararının hatalı olduğu, ancak yargılama sürerken 23.10.2020 tarihinde 3.kişinin malvarlığı üzerindeki hacizlerin kaldılmasına karar verildiğinden, şikayet konusuz kalmıştır. Bu nedenle Mahkemece, konusuz kalan şikayet hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, şikayetin reddine karar verilmesi isabetsizdir....

      Asliye Ticaret Mahkemesi Başkanlığının 2019/254 Esas sayılı dosyası ile görüldüğü ve 26/02/2020 tarihinde konkordatonun tasdiki ile sonuçlandığı, konkordatonun tasdik ile bağlayıcı hale geleceği ve tasdikin ardından artık müvekkili hakkında haciz işlemi yapılamayacağı, İİK 308/ç maddesi uyarınca taraflar için bağlayıcı hale geldiği, İİK 308/ç maddesi uyarınca geçici mühlet kararından önce başlatılmış takiplerde konulan ve henüz paraya çevrilmemiş olan hacizleri hükümden düşüreceği, buna göre konkordatonun tasdiki ile birlikte tüm hacizlerin düştüğü beyanı ile dosyadan uygulanan tüm hacizlerin fekki istenilmiş, müdürlükçe 11/03/2020 tarihli karar ile konkordato kararında konulan hacizlerin kaldırılmasına dair bir ibare olmadığı, araçlarda yakalama var ise kaldırılabileceği, diğer hacizlerin olduğu yerde durması gerektiği, resen kaldırılamayacağı gerekçesi ile hacizlerin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı borçlu vekilince bu kez İzmir 2....

      Şti ve müteselsil kefiller Abdurrahman Sarı ve Hüseyin Sarı olduğu tespit edilmiştir. Sözleşme ekinde mevcut , hacizli ek 2 listede kefiller Hüseyin Sarı ve Abdurrahman Sarı adına kayıtlı taşınmazlar üzerine konulan hacizlerin kaldırılacağı belirtilmiştir. Bu sözleşmeler kapsamında yapılan işlemlere yönelik 5411 Sayılı Yasa geçici 32. maddesi gereğince yargı harçları dahil harçlardan müstesna olduğundan icra müdürlüğünce harç ödenmesi kaydıyla hacizlerin kaldırılmasına ilişkin kararı yasaya aykırıdır. Mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi hatalıdır. Ayrıca, hacizlerin kaldırılması talebi, borcun haricen ödendiğine karine teşkil ederse de somut olayda çerçeve anlaşma doğrultusunda hacizlerin kaldırılması talep etilmiş olup borcun haricen tahsil edilmediği sabittir....

      Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; belediyeye ait bir çok taşınmaz olduğunu ve değerli olduğunu, fazla miktarda uygulanan hacizlerin kaldırılması gerektiğini, hacizlerin harçsız olarak kaldırılması şikayeti yönünden verilen kararın da usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmiş, kararın kaldırılmasına ve şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı tarafça istinafa karşı cevap dilekçesi sunulmamıştır. GEREKÇE: Uyuşmazlık, borçlu belediye tarafından bildirilen taşınmazlar dışındaki taşınmazlara haciz işlemi uygulanıp uygulanamayacağı, hacizlerin taşkın haciz olup olmadığı ve alacaklının muvafakati üzerine bu taşınmazlar üzerindeki hacizlerin kaldırılması aşamasında tahsil harcı alınıp alınmayacağı hususlarında toplanmaktadır....

      İcra Müdürlüğü’nün 2012/17880 esas sayılı dosyası ile rehin açığı belgesine dayalı olarak başlatılan ilamsız icra takibinde, örnek (7) numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine, borçluların yasal süresi içinde icra müdürlüğüne itiraz etmeleri ile icra takibinin durdurulduğu, alacaklı tarafça yasal süresi içinde icra mahkemesine itirazın kaldırılması talebinde bulunulduğu, mahkemece takibe dayanak rehin açığı belgesinin borçlulardan sadece ... hakkında düzenlenmiş olduğu gerekçesi ile adı geçen borçlu yönünden itirazın kaldırılması talebinin kabulü ile icra inkar tazminatına karar verildiği görülmektedir. Rehin açığı belgesi, kimin hakkında düzenlenmiş ise, ancak onun açısından İİK'nun 68. maddesinde yazılı belgelerden sayılır....

        Dosya borcunun tamamının yatırılması nedeniyle hacizlerin taşkın hale icra müdürlüğünden talepte bulunularak kaldırılması gerektiği, aksi taktirde alacağın tamamının icra veznesine ihtiyati tedbir kararı uyarınca depo edilmesine rağmen daha önce konulan hacizlerin kaldırılması talebinin icra memurluğunce reddi halinde memur işlemini icra mahkemesine şikayet yoluyla götürülmesi gerektiğinden, menfi tespit davasına bakan mahkemenin hacizlerin kaldırılması yönünde karar verme yetkisi bulunmadığından, ilk derece mahkemesince verilen karar usul ve yasaya uygundur. O nedenle davacı istinaf talebinde haklı değildir. Bu değerlendirmeler doğrultusunda; davacının istinaf başvurusunun HMK m.353/1- b-1 uyarınca oybirliğiyle esastan reddine karar verilmesi sonuç ve kanaatine varılmakla aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

        O halde, dosya istinaf sebepleri ile birlikte HMK'nın 355 maddesi çerçevesinde incelenmiş ve kararın, mahkemece dosyada bulunan delillerin takdirinde hata yapılmadan iddia ve savunma ile birlikte hukuka uygun şekilde değerlendirilmek suretiyle dairemizce de benimsenen yasal ve hukuksal gerekçelere ve maddi delillere dayandırılarak verilmiş olduğu, anlaşılmakla usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen karara karşı istinaf sebepleri yerinde bulunmadığından aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

        UYAP Entegrasyonu