WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece aksine olarak ispat külfetinin davalıya yükletilmesi ve davalının savunmasını ispat etmediğinden davanın kabulü doğru görülmemiştir” gerekçesiyle bozulmuştur. Davacı vekili, kararın düzeltilmesini istemiştir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Somut olayda; resmi senet ve akit tablosu içeriğinden "...'in ...'a olan doğmuş ve doğacak borçları için 50.000.000,00 TL" bedel üzerinden tesis edildiği, sözleşme anında borcun belli olmadığı anlaşılmaktadır....

    Dosya kapsamı içerisindeki bilgi ve belgeler, ilk derece mahkeme gerekçesinde dayanılan deliller ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, İİK. 266. maddesi, ihtiyati haczin kaldırılması talebiyle ilgili olup, borçlunun ihtiyati haczin kaldırılmasını mahkemece kabul edilecek “rehin veya esham yahut tahvilat depo etmek veya taşınmaz rehin yahut muteber bir banka kefaleti” göstermek şartıyla talep etmesi halinde takip kesinleştikten sonra bu talep hakkında görevli mahkeme icra hukuk mahkemesi olduğu, davalının dilekçesinde ihtiyati haczin kaldırılmasını talep ettiği, dilekçenin İİK’nın 265. maddesi anlamında itiraz niteliğinde bulunmadığı, HMK’nın 331. maddesine göre, yargılama giderlerine görevli mahkemece karar verileceği anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesine göre esastan reddine karar verilmiştir....

      DAVA Borçlu icra mahkemesine başvurusunda; ipotek veren konumunda olduğundan hakkında rehin açığı belgesi düzenlenemeyeceğini, sorumluluğunun taşınmazın ihale bedeli ile sınırlı olduğunu ileri sürerek rehin açığı belgesinin ve bu belgeye dayalı olarak başlatılan ilamlı takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı, ipotekli takipte taşınmazın alacağa mahsuben satın alındığını, karşılanmayan alacak için kredi borçlusu ile birlikte borçtan şahsen müşterek borçlu olarak sorumlu olan ipotek veren hakkında rehin açığı belgesi düzenlendiğini, iki farklı takip hakkında talepte bulunulmasının yasal olarak mümkün olmadığını, ipotek resmi senedinin 4 nolu şartında ipotek verenin ipotek kapsamında kullandırılan kredilerden kaynaklanan borçlarının, alacaklı bankaya geri ödenmesinden, müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunun düzenlendiğini ileri sürerek şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI A....

        İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Somut uyuşmazlıkta, incelenen ve ipotek akdinin çerçevesini tayin eden 09.06.2003 günlü resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, davacıların “almış ve alacaklarına karşılık teminat olarak” ipotek tesis ettirdikleri anlaşılmaktadır. Bu durumda ipoteğin ileride gerçekleşecek veya gerçekleşmesi muhtemel olan bir alacağın teminatı olarak tesis edildiği görülmektedir. Bu haliyle ipotek, azami meblağ (üst sınır ipoteği) ipoteğidir....

          Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davacı şirket ile davalı Ramiz arasında düzenlenen ve içeriği her iki tarafça kabul edilen 02/10/1998 tarihli adi yazılı sözleşme ile,davalı R.. K.. ve davacı Kayıkçılar AŞ arasında dava konusu edilen taşınmazların emanet olarak R.. K..'ya şirket tarafından devredilmesinin ve daha sonra geri verilmesinin öngörüldüğü, sözleşmede, devirden sonra R.. K..'nın bu taşınmazları şirketin borçları için K.. A..'ye rehin vereceği ve bunun dışında taşınmazları geri iade edeceği zikredilenler dışında rehin veremeyeceği ve 3. kişilere devir edemeyeceği, ayrıca haciz koyduramayacağı hususunda anlaşma yapıldığı; bu anlaşma gereğince, R.. K.. tarafından Karabük 2. Noterliğinin 27/10/1998 tarih ve 8924 yevmiye numaralı ticari işletme rehni sözleşmesi ile .. Katılım Bankası AŞ'ne rehnin yapıldığı anlaşılmaktadır....

            İpotek; halen mevcut veya henüz doğmamış olmakla birlikte ilerde doğması kuvvetli kişisel bir alacağı teminat altına alma amacı güden feri nitelikte sınırlı bir ayni haktır. Bu haliyle ipotek, teminat altına alınan alacağa bağlı bir hak olarak kendini gösterir. Kural olarak da ipotek, sözleşmeyle kurulur. İpotek sözleşmeyle kurulmuşsa, ipotek aktinin kapsamını sözleşmenin içeriği tayin eder. Taraflarca sözleşmede kararlaştırılan hükümlere, istisnalar hariç hakimin müdahale yetkisi yoktur. Ancak kanun bazı alacak türleri için alacaklıya, tescilsiz hüküm ve sonuç meydana getiren rehin hakkı tanımıştır (TMK. m.865-867). Bazen de kanun bazı alacaklar için alacaklıya, tescille kurulabilen rehin hakkı tanımıştır. Bunlar kanundan doğrudan kaynaklanan tescilsiz rehinden farklı olarak, alacaklının talep etmesi halinde tescille hüküm ve sonuç meydan getiren rehinlerdir. Bunlara da kanundan dolayısıyla kaynaklanan rehin hakları denir....

              Bilahare eksiğe yerel mahkemeye geri çevrilen dosya eksiklikleri tamamlanarak gönderilmekle, dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ipotek şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır.İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) Türk Medeni Kanunu’nun 856. maddesi uyarınca tapu siciline tescil edilmesi gerekir. İpotek, halen mevcut veya ilerde doğması olası bir alacağı teminat altına alır. (TMK.nu 881) Miktarı ipoteğin tesisi anında belli olan alacaklar için ana para ipoteği, miktarı ipoteğin tesisi anında belli (muayyen) olmayan fakat ilerde gerçekleşecek alacaklar için ise üst sınır ipoteği kurulur (TMK.m. 851)....

                SAVUNMA: Davalı T3 A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı aleyhine başlatılmış bir takip olmadığından icra mahkemesinden ihtiyati hacizlerin kaldırılmasının talep edilemeyeceğini belirterek talebin reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Konya 10. İcra Müdürlüğü'nün 2019/10744 esas sayılı dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Dosyaya sunulan teminat mektubu ihtiyati haciz tutarının tamamını karşıladığından şikayetin kabulü ile davacı borçlu hakkında verilen İstanbul 14. Asliye Mahkemesinin 20/01/2021 tarih ve 2020/334 esas sayılı ihtiyati haciz kararının tüm sonuçlarıyla birlikte kaldırılmasına karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı T3 A.Ş. vekili tarafından, cevap dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak ve icra mahkemesinin görevsiz olması sebebiyle verilen kararın kaldırılması gerektiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur....

                SAVUNMA: Davalı T3 A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı aleyhine başlatılmış bir takip olmadığından icra mahkemesinden ihtiyati hacizlerin kaldırılmasının talep edilemeyeceğini belirterek talebin reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Konya 10. İcra Müdürlüğü'nün 2019/10744 esas sayılı dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Dosyaya sunulan teminat mektubu ihtiyati haciz tutarının tamamını karşıladığından şikayetin kabulü ile davacı borçlu hakkında verilen İstanbul 14. Asliye Mahkemesinin 20/01/2021 tarih ve 2020/334 esas sayılı ihtiyati haciz kararının tüm sonuçlarıyla birlikte kaldırılmasına karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı T3 A.Ş. vekili tarafından, cevap dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak ve icra mahkemesinin görevsiz olması sebebiyle verilen kararın kaldırılması gerektiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur....

                Öte yandan, yasada açıkça belirtildiği üzere ihtiyati haczin kaldırılmasının mahkemeden istenmesi ve bu hususta mahkemece karar verilmesi zorunlu olup, icra müdürlüğünün ihtiyati haciz miktarının yatırıldığından bahisle hacizleri kaldırma yetkisi bulunmamaktadır. Her ne kadar icra müdürlüğünün 02.12.2020 tarihli hacizlerin kaldırılmasına ilişkin kararı şikayet konusu yapılmamış ise de icra müdürlüğünce yasa maddesine aykırı olacak şekilde karar verilmiş olması ve yine teminat niteliği belirtilerek ihtiyati hacizlerin kaldırılması yönünde mahkemece tesis edilmiş bir kararın bulunmaması da dikkate alındığında, nakit yatan tutarın teminat mektubu ile değiştirilmesi mümkün değildir. Tüm bu nedenlerle, sonucu itibari ile Mahkemece verilen karar usul ve yasaya uygun olup, HMK.'nın 357.maddesi uyarınca dava dilekçesinde ileri sürülmeyen iddiaların istinaf incelemesi sırasında nazara alınamayacağı, HMK.'...

                UYAP Entegrasyonu