nun rücuan alacak istemine ilişkin olup, ....İş Mahkemesince verilen yetkisizlik kararı ile dosyanın .....Asliye (İş Mah) Hukuk Mahkemesine gönderildiği, bu mahkemece de ....İş Mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesi ile verilen yetkisizlik kararının temyizinin istendiği anlaşılmakla, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 10. Hukuk Dairesine aittir SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 10. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 02/07/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/09/2014 NUMARASI : 2010/344-2014/372 Davacı, sigorta şirketi olup, uyuşmazlık sigorta hukukundan kaynaklanan rücuan alacak talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görev Yargıtay 17.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 20/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/06/2014 NUMARASI : 2012/263-2014/236 Uyuşmazlık ve hüküm; özel yasa niteliğindeki Turizmi Teşvik Kanunundan doğan rücuan alacak istemine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 4.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 22.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, rücuan alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davacı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 27.03.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Dosya kapsamına, sav ve savunmaya, mahkemece saptanan hukuki niteliğe göre uyuşmazlık, SSK Genel Müdürlüğü ile TEDAŞ Genel Müdürlüğü arasındaki rücuan alacak isteminden kaynaklanmaktadır. 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay Yüksek 10. Hukuk Dairesine ait olup, Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 10. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 27/11/2007 gününde oybirliği ile karar verildi....
Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; kefalet sözleşmesinden kaynaklanan rücuan alacak istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek .... Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, ....02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Talep edilen alacak miktarı itibariyle kesin olan karar aleyhine Adalet Bakanlığı'nın yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kanun yararına bozma istenilmiştir. Davacı vekili, müvekkili şirkete kasko sigortalı araçta meydana gelen ve sigortalısına ödediği tazminatın zarara neden olan davalı A..... T..... Ş.... ve onun aracının zorunlu trafik sigortacısı R… … Sigorta A.Ş. nden rücuan tahsilini talep etmiştir. Davalılar vekilleri, zamanaşımı süresinin dolduğunu belirterek, davanın reddini savunmuşlardır. Dava, TTK.nun 1301 inci maddesine göre rücuan alacak istemine ilişkindir. Anılan maddede düzenlenen halefiyet yasal, sınırlı ve cüzi halefiyet niteliğindedir. Halefiyete dayalı rücu davası esas itibariyle sigortalının kendisine zarar verene karşı açacağı tazminat davasının onun halefi olarak sigortacı tarafından açılması olduğundan, sigortalı ile ona zarar veren arasındaki yasal hükümlere göre görülüp sonuçlandırılır....
Eldeki dava, yukarıda sözü edilen davada alacağın tahsiline dair verilen 11.04.2008 günlü birinci karara istinaden 20.08.2008 tarihinde icra dosyasına yapılan 25.336,86 TL ödemenin eser sözleşmesi hükümlerine dayanılarak rücuan tahsili istemiyle açılmıştır. Davacı belediyenin, davalı şirketten rücuan tahsil isteminde bulunulabilmesi için üçüncü kişinin açtığı tazminat davasının davalılar hakkında davanın tamamen veya kısmen kabulle sonuçlanması gerekir. İş sahibi belediye hakkındaki davanın kabulle sonuçlanması halinde icranın iadesi söz konusu olmayacak, retle sonuçlanması halinde ise iş sahibi belediyenin icranın iadesini istemek ya da yüklenici hakkında rücuan tazminat davası açmak şeklinde iki seçimlik hakkı olacaktır. Üçüncü kişinin açtığı tazminat davasının her iki davalı yönünden reddine karar verilmesi durumunda ise rücuya konu bir alacak söz konusu olmayacağından davanın reddi gerekecektir. O halde mahkemece yapılacak işlem; dava dışı üçüncü kişi......
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Dava, trafik kazası sonucu yaralanan sigortalıya ödenen geçici iş göremezlik ödeneği ile tedavi gideri nedeniyle oluşan Kurum zararının rücuan tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın 3.979,00 TL'lik alacak miktarı yönünden reddine, 5,41 TL'lik alacak miktarı yönünden ise davacı taraf, davasını atiye terk ettiğini beyan ettiğinden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Hükmün, davacı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
Bu nedenle alacak likit olmadığından, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde icra inkar tazminatına karar verilmesi doğru değil bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün HUMK’nun 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 2. bendindeki “Davalıdan %40 icra inkar tazminatı alınarak, davacıya verilmesine,” tümcesinin çıkarılmasına ve yerine “Alacak likit olmadığından inkar tazminatı isteminin reddine," tümcesinin yazılmasına ve hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1.577,80 TL kalan harcın temyiz eden davalıdan alınmasına 31.5.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi...