çocuğun nafakasını ödeme gücünün de olmadığını ileri sürerek, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, iştirak nafakasının aylık 1.000,00 TL'ye indirilmesine karar verilmesini istemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; davacı tarafından açılan nafakanın kaldırması - azaltılması davasının kabulü ile Mersin 3.Aile Mahkemesinin 2018/485 Esas - 2019/365 Karar sayılı, 07/05/2019 tarihli ilamıyla davalı kadın lehine bağlanan aylık 1.000 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren mükerrer tahsilata mahal vermemek kaydıyla aylık 500 TL olarak azaltılmasına, 500 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren mükerrer tahsilata mahal vermemek kaydıyla davacı erkekten alınarak davalı kadına verilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; günümüz koşullarına göre nafaka miktarının az olduğunu belirterek yerel mahkeme kararını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, davalı için hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına olmadığı takdirde azaltılmasına ilişkindir....
Ancak, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, azaltılması talebini de içermekte olduğundan, bu durum nafakanın miktarını tayinde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınmalıdır. O halde; çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince, nafakanın kaldırılması isteminin aynı zamanda nafakanın azaltılması istemini de kapsadığı gözetilerek, davalı kadının, aylık düzenli olarak elde ettiği gelirin onu yoksulluktan tamamen kurtarmadığı, ancak mali durumunu olumlu yönde değiştirdiği dikkate alındığında nafakadan hakkaniyete uygun bir oranda indirim yapılması gerekirken davanın reddine karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 11/09/2014 NUMARASI : 2013/943-2014/499 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması, mümkün olmadığı takdirde azaltılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; İzmir 5. Aile Mahkemesinin 2012/163 esas 2012/165 karar sayılı boşanma ilamı ile hükmedilen 300,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasını mümkün olmadığı taktirde indirilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir....
Oysa davalı kadının mali durumunda, çalışmaya başlaması ile yoksulluk nafakasının hükmedildiği duruma göre yoksulluğu azaltacak oranda iyileşme olmuştur.Bu durumda mahkemece yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin azaltılması istemini de içermesi nedeniyle değişen duruma göre miktarın ileride yeniden değerlendirilebileceği de düşünülerek, hakkaniyet oranında indirilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davada; 2003 yılında hükmedilen aylık 50 TL olarak ödenen yoksulluk nafakasının 1000 TL'ye, aylık 50 TL ödenenin iştirak nafakasının 100 TL'ye çıkartılması talep edilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile aylık 50 TL olan yoksulluk nafakasının 100 TL'ye aylık 50 TL olan iştirak nafakasının 100 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. TMK.nun 182/... maddesi gereğince; "Çocuk kendisine tevdi edilmemiş taraf kudretine göre onun infak ve terbiye masraflarına iştirak ile mükelleftir" hükmü getirilmiştir. İştirak nafakasının miktarı takdir edilirken tarafların mali ve sosyal durumları ile çocuğun giderlerinin dikkate alınması gerekir. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, iştirak nafakasının niteliğine, günün ekonomik koşullarındaki paranın alım gücüne göre, mahkemece saptanan nafaka miktarı az olup, TMK.nun ....maddesinde vurgulanan "hakkaniyet" ilkesine uygun değildir....
Emre için takdir edilen 1.000 TL iştirak nafakasının 900 TL'ye indirilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere her ay davacıdan alınarak davalıya verilmesine, karar verilmiş, hüküm süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, iştirak nafakasının azaltılması istemine ilişkindir. TMK. 182/2.maddesine göre; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır". Aynı Yasanın 328/1.maddesine göre de; "Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur" (TMK. 330/1)....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 18/11/2014 NUMARASI : 2014/381-2014/953 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması-azaltılması, iştirak nafakasının azaltılması Davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde;tarafların Kayseri 2.Aile Mahkemesi'nin 06.06.2013 tarih 2012/707 E. 2013/532 K. sayılı kararı ile boşandıklarını,boşanma neticesinde davacı lehine aylık 200 TL yoksulluk, müşterek çocuklardan İ... N.. için aylık 200 TL, Zeynep için aylık 150 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, davalının davacıdan ayrılmasından sonra işe girdiğini ve uzun süre sigortasız çalıştığını, davalının halihazırda F......
Davalı/davacı kadın vekili, birleşen dava dilekçesinde özetle; Çardak Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/121 esas ve 2015/96 karar sayılı ilamı ile müşterek çocuklar yararına hükmedilen aylık 75,00'er TL iştirak nafakasının kaldırılmasına, aksi halde nafaka miktarının azaltılmasına hükmedilmesini talep ve dava etmiş, talebi değerlendiren Çardak Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi, dosyanın Çardak Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2019/44 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar vermiştir. İlk derece mahkemesince; erkeğin iştirak nafakasının artırılması davasının kısmen kabulü ile müşterek çocuklar yararına hükmedilen ayrı ayrı aylık 75,00'er TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 135,00'er TL'ye yükseltilmesine, nafakaların her yıl TÜİK tarafından belirlenen TÜFE oranında artırılmasına, kadının iştirak nafakasının kaldırılması veya azaltılması davasının reddine hükmedilmiştir. Davalı/davacı kadın vekili; her iki davaya yönelik istinaf yoluna başvurmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Davacı tarafından açılan Nafakanın Kaldırılması veya Azaltılması davasının Kısmen Kabulü ile; Kayseri 1.Aile Mahkemesinin 2015/1039 Esas - 2016/209 Karar sayılı, 03/03/2016 tarihli ilamı ile davalı T3 lehine bağlanan aylık 750 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 1.000 TL olarak tespitine, 1.000 TL yoksulluk nafakasının davacı erkekten alınarak davalı kadına verilmesine, belirlenen bu nafakanın yıllık TÜİK tarafından belirlenen TÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı istinaf dilekçesinde özetle; verilen kararın hatalı olduğunu, Kayseri 1....