nin borcundan dolayı İİK.nun 121. maddesi uyarınca alınan yetki belgesi uyarınca davalının paylı maliki olduğu dava konusu 233 ve 234 parsel sayılı taşınmazların satışı suretiyle ortaklığın giderilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Elbirliği mülkiyetinde borçlu ortağın alacaklısı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Paylı mülkiyette ise, borçlu paydaşın alacaklısı, borçlunun bağımsız payının haczini ve satışını isteyebileceğinden yetki belgesine dayanarak taşınmazın paydaşlığının giderilmesini istemesi yasa koyucunun amacına uygun değildir. Ancak, 5403 sayılı Kanunun 8. maddesi hükmü gereğince, pay satışı mümkün olmayan paylı mülkiyete tabi tarımsal nitelikli taşınmazlarda ise, alacaklı yetki belgesine dayalı olarak taşınmazın tamamının satılması suretiyle paydaşlığın giderilmesini isteyebilir....
Davalı her ne kadar paylı malik ...'in fiilen taksim edilen yerini sözlü kira akdine dayalı olarak ve ekerek kullandığını ileri sürmüş ise de, paylı mülkiyette davacı taşınmazın tamamı konusunda korumaya yönelik olarak elatmanın önlenmesi davası açabileceğinden ve davalının da haklı bir nedene dayanmaksızın taşınmaza elattığı sabit olduğundan, bu parsele yönelik davanın kabulü gerekirken, yazılı nedenlerle red kararı verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle davalının tüm, davacının ise sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte yazılı nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 02.04.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Yasanın 688. maddesinin öngördüğü kurala göre de, paylı mülkiyette birden çok kimse maddi olarak bölünmüş olmayan o şeyin tamamına belli paylarda malik olur. Somut olaya gelince; Dava konusu 2703 parsel davalı dışında başkaca kişiler adına da paylarına göre tapuda kayıtlıdır. Yukarıdaki anlatımlardan anlaşılacağı üzere mahkemenin yıkımına karar verdiği yapı paylı mülkiyet rejimine tabi olarak davalı ve davada taraf olmayan kişilerin mülkiyetindedir. Eğer paylı mülkiyete tabi bir eşya maddi olarak bölünmemiş paydaşların her birinin kullanımlarına taksim gibi bir nedene dayanarak bırakılmamışsa, yıkımı hüküm altına alınan yapıda dava dışı kişilerin de payları daha açığı mülkiyet hakkı vardır. Yıkım dava dışı paydaşların hakkını etkileyeceğinden dava dışı paydaşlar davaya katılmadan aleyhlerine sonuç doğuracak şekilde yıkım kararı verilemez. Esasen kurulan hükmün dava dışı paydaşlar bakımından infaz olanağından da sözedilemez....
Yasanın 688. maddesinin öngördüğü kurala göre de, paylı mülkiyette birden çok kimse maddi olarak bölünmüş olmayan o şeyin tamamına belli paylarda malik olur. Somut olaya gelince; Dava konusu 2703 parsel davalı dışında başkaca kişiler adına da paylarına göre tapuda kayıtlıdır. Yukarıdaki anlatımlardan anlaşılacağı üzere mahkemenin yıkımına karar verdiği yapı paylı mülkiyet rejimine tabi olarak davalı ve davada taraf olmayan kişilerin mülkiyetindedir. Eğer paylı mülkiyete tabi bir eşya maddi olarak bölünmemiş paydaşların her birinin kullanımlarına taksim gibi bir nedene dayanarak bırakılmamışsa, yıkımı hüküm altına alınan yapıda dava dışı kişilerin de payları daha açığı mülkiyet hakkı vardır. Yıkım dava dışı paydaşların hakkını etkileyeceğinden dava dışı paydaşlar davaya katılmadan aleyhlerine sonuç doğuracak şekilde yıkım kararı verilemez. Esasen kurulan hükmün dava dışı paydaşlar bakımından infaz olanağından da sözedilemez....
Mahkemece, dava konusu taşınmazlar paylı mülkiyete tabi olup, borçlu davalılar ... ve ...'nin bağımsız payları bulunduğu, taşınmazların elbirliği mülkiyetine tabi bulunmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, olup hükmü davacı Hazine vekili temyiz etmiştir. Elbirliği mülkiyetinde borçlu ortağın alacaklısı icra hakimliğinden İİK'nun 121.maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Paylı mülkiyette ise, borçlu paydaşın alacaklısı, borçlunun bağımsız payının haczini ve satışını isteyebileceğinden İİK'nun 121. maddesi uyarınca icra mahkemesinden aldığı yetki belgesine dayanarak taşınmazın paydaşlığının giderilmesini istemesi yasa koyucunun amacına uygun değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14/01/2016 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi (paylı mülkiyette) talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05/04/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Davacı vekili, ... ili, Karasu ilçesi, Aşağı İncilli Mahallesinde 397 ada 33 parselde bulunan taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne; ... ili, Karasu ilçesi, Aşağı İncilli Mahallesinde 397 ada 33 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir....
Dolayısıyla dava konusu taşınmaz paylı (müşterek) mülkiyete tabi olup, paylı (müşterek) mülkiyette her bir paydaşın diğerinden bağımsız olarak kendisine ait pay üzerinde tasarruf yetkisinin bulunduğu kuşkusuzdur. Hal böyle olunca; Mahkemece, davalı ... tarafından, davacı ...'e kadastro tespitinden önce 18.03.2003 tarihli köy senedi ile yapılan satış geçerli olduğundan, davalı ... 'un tapuda maliki olduğu 5/6 pay yönünden davanın kabulüne, söz konusu köy senedinde taraf olmayan çekişmeli taşınmazın 1/6 paylı maliki davalı ... yönünden ise davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın tümden reddedilmiş olması isabetsiz olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; dava konusu 3303 parsel sayılı taşınmazın paylı mülkiyet üzere davacı ve davalı adına kayıtlı olduğu, 14960 m2 yüzölçümünde ki 3303 parsel taşınmazın 508,62 m2lik bölümünü davalı ...'ın yapılaşmak suretiyle, 8215 m2 lik bölümünü ise davalı ...'in otopark ve oto yıkama yeri olarak kullandığı; taşınmazın bir bölümünün boş olup, kimsenin kullanımnda bulunmadığı, bir kısmının ise yol ve bahçe olarak üçüncü kişilerin kullanımında olduğu anlaşılmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere; paylı mülkiyette konu taşınmazlar bakımından, intifadan edilmedikçe paydaşlar birbirlerinden ecrimisil isteyemezler....
-KARAR- Dosya içeriği ve toplanan tüm delillerden;dava tarihinde 189 parsel sayılı taşınmazın tarla cinsi ile davalıların miras bırakanı ..., davacı ve dava dışı kişiler adlarına paylı mülkiyet üzere kayıtlı olduğu, paydaşlar arasında fiili kullanma biçiminin oluşmadığı, taksim yapılmadığı, davacı vekilinin son oturumdaki beyanından,.... çiftçi kayıt sistemi (...) kayıtlarından davacının öncesinde ve halen taşınmazda çekişmesiz olarak kullandığı bölümün bulunduğu anlaşılmaktadır. . Bilindiği üzere paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan payına vaki elatmanın önlenilmesini ve payının karşılığı ecrimisilin verilmesini isteyebilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa açacağı elatmanın önlenilmesi ve ecrimisil davasının dinlenme olanağı yoktur....
Ölüme bağlı tasarrufta mirasçılıktan çıkarma sebebi gösterilmişse çıkarma geçerlidir. Mirastan çıkarma sebebinin varlığını ispat etmek; çıkarmadan yararlanan mirasçıya ya da vasiyet alacaklısına düşer (TMK m. 512). Çıkarmaya itiraz davasını, çıkarılan mirasçı açar. Çıkarmaya itiraz davası, miras bırakanın kanuni mirasçılarına ve çıkarılanın varsa altsoyuna karşı açılır. 6100 sayılı HMK'nun 114/1- h maddesinde "Davacının, dava açmakta hukuki yararının bulunması" dava şartları arasında sayılmıştır....