Dosya içinde bulunan davaya konu taşınmazın tapu kaydının incelenmesinde, taşınmazda kat irtifakının kurulu olmadığı, davalının 86/19624, davacı şirketin 16892/19624 payın maliki oldukları ve taşınmazın paylı mülkiyet hükümlerine tabi olduğu anlaşılmaktadır. Kat Mülkiyeti Yasasının 14. maddesine göre; kat irtifakı, ancak arsa malikinin ya da paylı mülkiyette tüm paydaşların buna ilişkin bir dilekçe veya istemle (Yasada öngörülen diğer belgeleri de ekleyerek) Tapu İdaresine başvurmaları üzerine idari bir işlemle tesis edilir. Paydaşlar arasında uyuşmazlık çıktığında, kat irtifakı kurulması için mahkemeye başvurulamaz. Yasa bu hususu paydaşların oybirliğine bıraktığı için uyuşmazlık öngörülmemiş, bu nedenle de mahkemeye bu konuda paydaşları zorlayıcı sonuç doğurmak üzere karar vermesini öngören bir görev vermemiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/492 Esas sayılı dosyası ile açılan ortaklığın giderilmesi istemli davada 42 parsel sayılı taşınmazda cins tashihinin yapılması ve iştirak halindeki mülkiyetin müşterek mülkiyete çevrilmesi için müvekkillerine yetki verildiğini, eldeki dava ile aynı istemle ... 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/190 Esas sayılı dosya ile açtıkları davada iş bölümü sebebiyle ahkamı şahsiye davalarına bakmakla görevli sulh hukuk mahkemesine tevzi edilmek üzere tevzi bürosuna gönderilmesine karar verildiğini, sonrasında ... 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/278 Esas sayılı dosyasında asliye hukuk mahkemesinin görevinde bulunduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmesi üzerine, yargılamanın uzamaması için kararı temyiz etmediklerini, evveliyatta davanın esası hakkında bir karar verilmemiş olduğundan eldeki davayı açtıklarını iddia ederek dava konusu taşınmazdaki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesini istemiştir....
Bilindiği üzere; Türk Medeni Kanununun 692. maddesi hükmü gereğince, paylı malın özgülendiği amacın değiştirilmesi, korumanın veya olağan şekilde kullanmanın gerekli kıldığı ölçüyü aşan yapı işlerine girişilmesi veya paylı malın tamamı üzerinde tasarruf işlemlerinin yapılması, oybirliği ile aksi kararlaştırılmış olmadıkça bütün paydaşların kabulüne bağlıdır. Taşınmaz üzerinde yapı işlemi olağanüstü işlemlerden olup; davalı, tüm paydaşların onayını aldığını kanıtlayamamıştır. Hâl böyle olunca; paylı taşınmazda, davalının tüm paydaşların olurunu almadan inşaat yaptığı saptanmış olmakla davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu davanın reddine karar verilmesi isabetli olmamıştır. Davacının bu yöne değinen temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir....
Satışına karar verilen taşınmaz; a)Paylı mülkiyet hükümlerine konu ise satış bedelinin ve harcın paydaşların tapudaki payları oranında, b)Elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olması halinde satış bedelinin ve harcın mirasçılık belgesindeki paylar oranında, c)Hem paylı, hem de elbirliği mülkiyeti halinin bir arada bulunması halinde ise satış bedelinin ve harcın tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak dağıtılmasına ve tahsil edilmesine karar verilmesi gerekir. Somut olaya gelince, satışına karar verilen dava konusu 2909 parsel sayılı taşınmazda davacı ile davalı paylı mülkiyete sahiptir. Taşınmazın müşterek mülkiyete tabi olması nedeniyle satış bedelinin paydaşların tapudaki payları oranında dağıtılmasına karar verilmesi gerekirken, "...bilirkişi raporundaki hesap ve oranlar dahilinde...." dağıtılmasına karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. Ne var ki bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden bu yönde düzelterek onama kararı vermek gerekmiştir....
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK'nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. Somut uyuşmazlıkta; dosya içerisindeki tapu kayıtlarına göre ortaklığın giderilmesi istenen dava konusu taşınmazın 56/192 hissesinde dava dışı Hazine paylı malik, diğer 17/24 hissenin de elbirliği mülkiyetine tabi olduğu, henüz paylı mülkiyete dönüştürülmediği anlaşılmaktadır....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Tarafların İddia ve Savunmaları: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davanın taraflarının Uzunköprü ilçesi Kavak mahalle 1251 ada 1 parselde bulunan (imar uygulaması yapılmadan önce 49- 51 parsel) taşınmazda müşterek malik olduklarını, müvekkilinin 1983 yılında Uzunköprü Belediyesinden inşaat ruhsatı alacak (ek inşaat ruhsatı) ekli krokide çizimle gösterilen alana ev yaptıklarını, 1983 yılından bu yana da bu evde oturduklarını, Belediye Başkanlığının inşaar ruhsat izni vermiş olması, diğer hissedarların inşaata muvafakat etmiş olması, müvekkilinin taşınmazda en az ev yeri kadar hisse maliki olması, 30 yılı aşkın süredir inşa etmiş evde oturuyor olması hususları nazara alındığında ev ve yasal boşluk toplamı kadar alanın belirlendikten sonra bu alana ayrı bir parsel numaralı verilerek müvekkil adına kayıt ve tescilini sağlamak için işbu davayı açma gereği hasıl olduğunu, tüm bu sebeplerle ekli krokide gösterilen ve Uzunköprü ilçesi Kavak mahallesi 1251 ada 1 parsel'de...
Somut olaya gelince; dosya içerisindeki ... kayıtlarının incelenmesinden dava konusu taşınmazda davacının babası ... ve davalı ...'ın 1/2' şer hisse ile paylı malik oldukları, davacının babasının ölümü ile birlikte davacının diğer mirasçılar ile birlikte elbirliği halinde taşınmazda paydaş olduğu, dolayısıyla davacının dayandığı payın elbirliği mülkiyetine tabi olduğu anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, Dairemizin yukarıda değinilen ilkeleri gereğince diğer elbirliği halindeki paydaşların davaya muvafakatlerinin sağlanması, bunun mümkün olmaması halinde terekeye temsilci atanması için davacı tarafa uygun süre verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeyle yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....
Satışına karar verilen taşınmaz; a)Paylı mülkiyet hükümlerine konu ise satış bedelinin ve harcın paydaşların tapudaki payları oranında, b)Elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olması halinde satış bedelinin ve harcın mirasçılık belgesindeki paylar oranında, c)Hem paylı, hem de elbirliği mülkiyeti halinin bir arada bulunması halinde ise satış bedelinin ve harcın tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak dağıtılmasına ve tahsil edilmesine karar verilmesi gerekir. Somut olaya gelince, davacı ile davalılar satışına karar verilen dava konusu 749 parsel sayılı taşınmazda paylı mülkiyete sahiptir. Taşınmazın paylı mülkiyete tâbi olması nedeniyle kural olarak, harç, yargılama giderleri ile vekalet ücretine paydaşların tapudaki payları oranında katlanmaları gerekir....
Mh. .... ada, .. parsel saylı 630.00 m2 alanlı paylı mülkiyete konu taşınmazda 4/9 pay sahibi olduğunu, paydaş .... i'nin taşınmazdaki 5/9 payını 11/06/2010 tarihinde .... ne bu tüzel kişinin de aynı payı 30/03/2011 tarihinde 60.000,00 TL bedel göstererek davalı ... ne sattığını, davacının, davalıya karşı yasal önalım hakkını kullandığını belirterek davalı ..... adına kayıtlı payın iptali ile davacı adına tescilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesinde,davacının kötüniyetli olduğunu, dava konusu taşınmazda davacı ile dava dışı...... arasında ... .....
Davacı vekili, müvekkilinin elbirliği halinde mülkiyete tabi payının bulunduğu 6454 ada 7 parsel sayılı taşınmazda, dava dışı Hazine adına kayıtlı 14487/34963 payın 2013 yılında yapılan imar uygulaması sonucu Milli Emlak Müdürlüğü tarafından yayınlanan genelge ile dava dışı DSİ Genel Müdürlüğüne devredildiğini, DSİ tarafından bu payın 22.07.2014 tarihinde ihaleye çıkarıldığını ve yapılan ihale sonucunda 47.315,70TL bedelle davalıya satıldığını, 02.09.2014 tarihinde de tapuda davalı adına tescil edildiğini, ancak müvekkiline satışla ilgili noter bildirimi yapılmadığını ileri sürerek, anılan taşınmazda davalı adına kayıtlı payın iptali ile müvekkili adına tescilini talep etmiştir....