DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 1987 yılından beri davalı kooperatifin üyesi olduğunu, 03/06/2021 tarihinde kooperatif üyeliğinden çıkarıldığını öğrendiğini, ortaklıktan çıkarma usulünün açıkça kanunlara ve içtihatlara aykırı olduğunu, yönetim kurulu karar sureti olmadan çekilen ihtarnamenin usulüne uygun olmadığını, tebligatın usulsüz olduğunu, hangi sebeple ortaklıktan çıkarıldığının belli olmadığını ileri sürerek 02.02.2017 tarih ve 62/42 sayılı ortaklıktan çıkarma kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II....
NO:17B İÇ KAPI NO:8 ESKİŞEHİR BİRLEŞEN DAVA : Limited Şirket Feshi Olmadığı Takdirde Ortaklıktan Çıkarılma BİRLEŞEN DAVA TARİHİ : 15/01/2018 KARAR TARİHİ : 08/06/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 08/06/2022 Taraflar arasındaki asıl davada ortaklıktan çıkarılma, olmadığı takdirde ticari şirket feshi ve tazminat, birleşen davada ise limited şirket feshi olmadığı takdirde ortaklıktan çıkarılma istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın fesih talebi yönünden pasif dava ehliyeti yokluğundan usulden reddine, birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı taraf vekillerince süresinde ayrı ayrı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. ASIL DAVADA DAVA Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının Es Pardus ..Ltd....
Bu yönüyle şirket ortaklığından çıkmak için haklı sebeplerin oluştuğu kabul edilerek davacının ortaklıktan çıkmasına izin verilmesine karar verilmiştir. Davacanın ayrıca ortaklıktan çıkma payı talebi olduğundan karar tarihine en yakın tarihli şirketin mal varlığı değerleri üzerinden çıkma payı hesaplanmış, davalı şirketin fiili olarak karar tarihine en yakın tarihli mal varlığı dikkate alınarak düznelenen 04/11/2022 tarihli bilirkişi ek raporu hükme esas alınarak 190.736,75 TL çıkma payına hükmedilmiştir. Limited şirket ortaklığından haklı nedenle çıkarılma talepli davada, davalı olarak şirketin gösterilmesi yeterli olup, diğer ortakların bu davada davalı olarak gösterilmesi gerekmez. Davalı ortak ..----bu davada pasif husumetinin olmadığı anlaşıldığından bu davalı yönünden davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....
ın genel kurulun kendilerine vermiş olduğu yetkiyi kötü niyetli olarak kullanmışlardır. 1163 sayılı genel kurul 98.maddesi TTK'nın 336 maddesine aykırı hareketlerinden ve bir kısım üyelerin arasında ayrımcılık yaptıklarından dolayı çıkarılma için haklı nedenler oluştuğundan ihraç edilmeleri gerektiğini söyledi. Yapılan oylama sonucunda ..., ... ve ...'ın (üç) ret oyuna karşılık yukarıda yazılı neden ve gerekçelerle oy çokluğu ile kooperatiften ihraçlarına karar verildiği anlaşılmıştır. 1163 sayılı kooperatifler kanununun 16.maddesi gereğince ortaklıktan çıkarılma sebepleri ana sözleşmede açıkça gösterilmek zorundadır. Ana sözleşmede gösterilmeyen sebepler ile üyelikten çıkarma mümkün değildir. Davalı kooperatifin 02/01/1987 tarihli ana sözleşmesinin 9.maddesinin son cümlesinde, yukarıda sayılanlar dışındaki haklı sebepler ile ortaklıktan çıkarma mümkündür düzenlemesi bulunsa da, soyut bir haklı neden ile çıkarma mümkün değildir....
İhtarların gönderildiğini, söz konusu ihtarlara bir cevap alınamaması ve borcun ödeneceğine ilişkin geri dönüş yapılmaması üzerine genel kurulun yönetim kuruluna verdiği yetkiye dayanılarak ve ilgili mevzuat çerçevesinde davacının ortaklıktan çıkarıldığını, davacının ortaklıktan çıkarılma işleminin yapılan ilk kooperatif genel kurul gündemine alınarak genel kurulda görüşüldüğünü, 23.06.2018 tarihli genel kurul toplantısında davacının ortaklıktan çıkarılmasına karar verildiğini, ortaklıktan çıkarılan davacının kooperatiften alacağının emanet hesaba aktarıldığını, hesap numarası vermesi halinde alacağının kendisine ödeneceğinin bildirildiğini ancak bir cevap alınamadığını, Ortağın FETÖ terör örgütü mensubu olduğunun, hakkında açılan davalar sebebiyle yurt dışına kaçtığının ve vatandaşlıktan çıkarıldığının öğrenildiğini, daha sonra bir Afrika ülkesinden vekalet göndererek Türkiye'de bir yakınına payının ödenmesini talep ettiğini, bu vekaletin sahte olduğunun kooperatif avukatları tarafından...
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, iki ortaklı davalı şirketin ortaklarından birinin ortaklıktan çıkarılması halinde varlığını devam ettirmesinin mümkün olmadığı, bu nedenle ortaklıktan çıkarılma istemine ilişkin birleşen davanın şirketin feshi istemine yönelik olduğunun kabul edildiği, kardeş olan şirket ortakları arasındaki güven unsurunun zedelendiği, şirketin feshi için haklı bir neden bulunduğunun kanıtlandığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların kabulü ile davalı şirketin feshine karar verilmiştir. Kararı, davalı birleşen davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı birleşen davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, 28.09.2008 tarihli ortaklıktan çıkarma kararının davacıya tebliğ edilmediği, ancak davacının, idari soruşturmada alınan beyanında 01.01.2011 tarihinde Afşin Emniyet Müdürlüğü'ne başvurusu üzerine kooperatif üyeliğinin sona erdirildiğinin bildirildiğini söylediği, davacı vekilinin ortaklıktan çıkarılma kararından da bahsederek 16.03.2009 tarihinde Savcılığa şikayet başvurusunda bulunduğu, yine 31.03.2009 tarihli İl Emniyet Müdürlüğü'nün yazı cevabında üyeliğine son verildiğinin davacıya bildirildiği, buna göre davacının ihraç kararından habersiz olduğunun düşünülemeyeceği, 13.05.2011 tarihinde açılan davanın Kooperatifler Kanunu'nun 16. maddesinde aranan hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı, süresinde iptali istenmediği için geçerlilik kazanan ihraç kararına dayalı tazminat davası için aranan haksızlık unsurunun da oluşmayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı,davacı vekili temyiz etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/139 Esas KARAR NO : 2023/545 DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 28/02/2022 KARAR TARİHİ : 22/06/2023 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı, 31.10.2014 tarihinden bu yana ------ortağıdır.Müvekkil,ortaklığın başladığı tarihten bugüne kadar şirketin iş ve işleyişiyle ilgili diğer ortaktan bilgi alamadığı gibi ,kar dağıtımı yapılmamakta, şirket bilançoları gösterilmemekte olduğunu, şirketin sicilde kayıtlı gösterilen adreslerde faaliyette olmadığını, Türk Ticaret Kanunu hükümleri uyarınca davacının haklı sebeplerle şirket ortaklığından çıkmasına, davacının ortaklıktan doğan hak ve borçlarının tümünün dava sonuna kadar dondurulmasına karar verilmesi, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesi...
İtiraz üzerine genel kurulca verilecek karara karşı itiraz davası hakkı saklıdır.Üç aylık süre içinde,genel kurula veya mahkemeye başvurmak suretiyle itiraz edilmeyen çıkarılma kararları kesinleşir.Haklarındaki çıkarma kararı kesinleşmeyen ortakların yerine yeni ortak alınamaz. Bu kişilerin ortaklık hak ve yükümlülükleri, çıkarılma kararı kesinleşinceye kadar devam eder." düzenlemesi yer almaktadır. Yine kooperatif ana sözleşmesinin 14. maddesine de yukarıda yer verilmiştir. Bilindiği üzere ortaklıktan çıkarmaya kural olarak genel kurul yetkilidir. Genel kurulun çıkarma kararı verebilmesi için yönetim kurulunun çıkarma teklifini genel kurul gündemine koyması ve genel kurulunda çıkarma kararı vermesi gerekmektedir. Bir ortağın ortaklıktan çıkarılması ancak ana sözleşmede açıkça gösterilen nedenlere dayanması halinde mümkündür. İşbu nedenle çıkarılma nedenlerinin açık ve net bir şekilde ana sözleşmede tek tek gösterilmesi gerekmektedir....
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılmıştır. 1163 sayılı T4ler Kanunu'nun, "ortaklıktan çıkarılma esasları ve itiraz" başlıklı 16.maddesinde; "T4 ortaklığından çıkarılmayı gerektiren sebepler anasözleşmede açıkça gösterilir. Ortaklar anasözleşmede açıkça gösterilmeyen sebeplerle ortaklıktan çıkarılamazlar. Ortaklıktan çıkarılmaya yönetim kurulunun teklifi ile genel kurulca karar verilir. Anasözleşme,çıkarılanın genel kurula başvurma hakkı saklı kalmak üzere, bu hususta yönetim kurulunu da yetkili kılabilir. Çıkarılma kararı gerekçeli olarak tutanağa geçirileceği gibi, ortaklar defterine de yazılır. Kararın onaylı örneği,çıkarılan ortağa tebliğ edilmek üzere, on gün içinde notere tevdi edilir. Bu ortak tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde itiraz davası açabilir....