WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, Kooperatifler Kanunu'nun 16. maddesine göre kooperatif üyelerinin ortaklıktan çıkarılma esaslarına ilişkin olarak yönetim kurulunca verilmiş kararların iptalinin genel kuruldan istenebileceği ve genel kurulca verilecek yönetim kurulunun çıkarma kararı aleyhine karşı itiraz davası açma hakkının bulunduğu, ilgili maddenin olayda uygulanma yerinin bulunmadığı, Kooperatifler Kanunu'nun 53. maddesi gereği ancak genel kurul kararlarına karşı dava açma hakkının bulunduğu, yönetim kurulu kararlarının iptali ile ilgili olarak kooperatif ortaklarının ancak genel kurulda itiraz edebileceklerinden yönetim kurulu kararlarının iptali ile ilgili dava açma hakları bulunmadığı gerekçesiyle, ispat edilmeyen davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

    Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacının ortaklıktan çıkarıldığı 21/11/2016 tarihinde esnaf olduğu, esnaf ve sanatkarlar sicili ile odaya üyeliğinin devam ettiği, kooperatife üye olabilmek için meslek odasına kayıtlı esnaf ve sanatkar olmasının yeterli olduğu, bir üyenin aynı zamanda ticaret odasına kayıtlı olması esnaf ve sanatkarlar odasına üyeliği sona erdirecek bir sebep olduğu, oda üyeliğinin oda yönetim kurulunca sona erdirilebileceği, kooperatifin oda yönetim kurulu üyeliğini sona erdirme kararı olmadan odaya olan kaydı yok hükmünde sayarak kooperatifin yetkisini aşarak oda yönetim kurulu yerine karar verdiği, ortaklıktan çıkarılma kararına ilişkin usulüne uygun bir tebliğ kararı da olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne çıkarma kararının iptaline karar verilmiştir. Karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3....

      Davalı vekili, davacının sermaye koyma borcunu yerine getirmediğinden ortaklıktan çıkarılmasına karar verildiğini, sermaye arttırımına ilişkin karar alınmadığını, toplantı gününün tüm ortaklara 1 ay öncesinden noter kanalı ile tebliğ edildiğini, davacının hisselerini devir aldığı ...’in şirkete olan şahsi borcunu ortadan kaldırmak sureti ile hisse devir bedelinin ödediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Bozmaya uyularak yapılan yargılamada mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının 15/05/2011 tarihli davalı şirket ortaklar kurulu kararı ile şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verildiği, çıkarılma gerekçesinin sermaye koyma borcunun yerine getirilmemesi olarak belirtildiği, davalı şirket tarafından çekilen ihtarnameden, davacının dava dışı ...'...

        ın ortaklıktan çıkarılmasına yönelik 17/07/2020 günlü .... sayılı yönetim kurulu kararının Ankara .... Noterliği'nin 20/07/2020 gün ve .... yevmiye sayılı ihtarnamesi ile gönderildiği, ilgili kararda 2 kez ihtar edilmesine rağmen yükümlülüğün yerine getirilmediği açıklanarak ortaklıktan çıkarıldığı, davacı ....'ın ortaklıktan çıkarılmasına yönelik 17/07/2020 günlü 327 sayılı yönetim kurulu kararının Ankara ... Noterliği'nin 20/07/2020 gün ve .... yevmiye sayılı ihtarnamesi ile gönderildiği, ilgili kararda 2 kez ihtar edilmesine rağmen yükümlülüğün yerine getirilmediği açıklanarak ortaklıktan çıkarıldığı hususları tartışmasızdır. KK.'nun 16. maddesinde; “Kooperatif ortaklığından çıkarılmayı gerektiren sebepler anasözleşmede gösterilir” denilmektedir. Bu hüküm gereğince kooperatif anasözleşmelerinde çıkarılma nedenleri gösterilmiştir....

          çıkarılabileceği ve/ veya aleyhine yasal yollara başvurulabileceğinin bildirildiğini, nihayetinde davacı hakkında 12.08.2021 tarihinde aynı yasa ve ana sözleşme hükümlerine dayanılarak kooperatif yönetim kurulunun 09.08.2021 gün ve 2021/28 sayılı ortaklıktan çıkarılma kararı verildiğinin ihtaren bildirildiğini, bu üçüncü ihtarnamenin de 13.08.2021 tarihinde usulüne uygun bir şekilde tebliğ edildiğini, ortaklıktan çıkarma kararına karşı davacının üç aylık süre içinde genel kurula veya mahkemeye başvurmak suretiyle itiraz etmediğinden çıkarma kararının 13.11.2021 tarihinde kesinleştiğini belirtilerek davanın reddini talep etmiştir....

            Sitesindeki taşınmazlarını sattığı ve böylece ana sözleşmenin Kooperatife ortaklık için şart koştuğu “... sitesinde konut maliki olmak” koşulunu yitirdiklerinin tespit edildiğini, durumun yönetim kurulu tarafından genel kurul gündemine taşındığını ve 18.05.2019 tarihinde icra edilen olağan genel kurul toplantısında yapılan müzakere ve oylama neticesinde alınan 13 no.lu karar ile, bu koşulu yitiren ortakların ortaklıktan çıkartılması hususunda gereğinin yapılması için yönetim kuruluna talimat verilmiş olduğunu, bunun üzerine müvekkili Kooperatif yönetim kurulu 03.10.2019 tarih ve 42 sayılı yönetim kurulu kararı ile davacının ortaklıktan çıkartılmasına karar verdiğini, bu kararın ......

              Koop K m. 27 çerçevesinde keşide edilen ihtarnamelerin ortaklıktan çıkarılma sonucunu doğurabilmesi için ihtarnamelerde mutlaka parasal yükümlülüklerin yerine getirilmemesi halinde ortağın "ortaklıktan çıkarılacağı", "ortaklık sıfatını kaybedeceği" veya bu anlama gelen bir başka ifadenin yer alması gerekir. Bir başka ifadeyle ortağın parasal yükümlülüklerini yerine getirmemesi sebebiyle yönetim kurulunun hangi müeyyidenin uygulanacağı hususunun ihtardan anlaşılması gerekir. Dava konusu uyuşmazlıkta davacılara gönderilen her iki ihtarnamede de parasal yükümlülüklerin yerine getirilmemesi halinde ortağın kooperatiften ihraç edileceğinin ihtar edildiği tespit edilmiştir. " şeklinde tespitlere yer verildiği görülmektedir....

                Bilirkişi Raporunda Özetle: İhraç kararının tebliğ edilememesi nedeniyle süresinde açıldığı düşünülmekle birlikte bu hususun Mahkemenin takdirinde bulunduğu, davacılara gönderilen ihraç kararlarına dayanak tek ihtarnamenin tebliğ edilememesi nedeniyle geçersiz olduğu, geçersiz ihtarnameye dayalı olarak alınan davacıların ortaklıktan ihracına dair davalı kooperatif yönetim kurulunun 23.08.2016 tarih ve 152 nolu kararının 1163 Sayılı Kooperatifler Yasasının 27. Maddesi ile anasözleşmenin 14. Maddesi hükmüne aykırı olduğunun belirlendiği, delillerin ve raporun nihai takdirin Mahkemeye ait olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır. 1163 Sayılı Yasa'nın Ortaklıktan çıkarılma esasları ve itiraz başlıklı 16. Maddesinde; "Kooperatif ortaklığından çıkarılmayı gerektiren sebepler anasözleşmede açıkça gösterilir. Ortaklar anasözleşmede açıkça gösterilmeyen sebeplerle ortaklıktan çıkarılamazlar. Ortaklıktan çıkarılmaya yönetim kurulunun teklifi ile genel kurulca karar verilir....

                  Kooperatif ortaklığından çıkarılma nedenleri ve esasları Kooperatifler Kanunu'nun 16 ncı maddesinde düzenlenmiş olup, bu madde gereğince ortaklar ana sözleşmede açıkça gösterilmeyen sebeplerle ortaklıktan çıkarılamazlar. Ortaklıktan çıkarılmaya yönetim kurulunun teklifi ile genel kurulca karar verilir. Ana sözleşme, çıkarılanın genel kurula başvurma hakkı saklı kalmak üzere, bu hususta yönetim kurulunu da yetkili kılabilir. Kötü amaçlı olarak ortaklıktan çıkarılmaların önüne geçilmesi ve ortaklıktan ihraç kararlarının iptali üzerine yeniden ortaklığa dönecek olan kişilerin menfaatlerinin korunması ve bu süreçte ortaya çıkabilecek mağduriyetlerin önlenmesi amacıyla anılan maddenin son fıkrasında haklarındaki çıkarma kararı kesinleşmeyen ortakların yerine yeni ortak alınamayacağı, bu kişilerin ortaklık hak ve yükümlülüklerinin çıkarılma kararı kesinleşinceye kadar devam edeceği hükmüne yer verilmiştir. 7....

                    Bu nedenle davalının haklı nedenlerle ortaklıktan çıkarılma koşulları oluşmuş olmakla, mahkemece ortaklıktan çıkarılma isteminin kabulü yerindedir. Ancak mahkemece alınan bilirkişi raporunda şirketin borca batık olduğu tespit edilmiş olmakla, ortaklıktan çıkarılma nedeniyle davalıya ayrılma akçesi ödenmesi mümkün değildir. Davacı tarafından, davalının müvekkili şirkete vermiş olduğu zarar kapsamında 23.210-TL tazminat talep edilmiş olup, şirketin uğramış olduğu zarar 167.296,61-TL olarak tespit edilmiş olmakla, yönetici sorumluluğu kapsamında davacının talebiyle bağlı kalınarak bu tutarda tazminata hükmedilmesi yerindedir....

                      UYAP Entegrasyonu