ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21.HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1100 KARAR NO : 2023/542 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 01/07/2020 NUMARASI : 2017/1049 ESAS 2020/244 KARAR DAVA KONUSU : Ticari Şirketin Feshi, Olmadığı Takdirde Şirket Ortaklığından Çıkma, Çıkma Payı Alacağının Tahsili, Maddi Zararın Tahsili, Şirket Ortaklığından Doğan Borçların Geçmişe Yönelik Olarak Kaldırılması KARAR : Taraflar arasındaki ticari şirketin feshi, olmadığı takdirde şirket ortaklığından çıkma, çıkma payı alacağının tahsili, maddi zararın tahsili, şirket ortaklığından doğan borçların geçmişe yönelik olarak kaldırılması istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1)Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir. 2) Dava, çıkma payı alacağının tahsili amacıyla girişilen takibe itirazın iptali istemine ilişkindir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 17/1 nci maddesi ve anasözleşmenin 15 nci maddesi gereğince, kooperatiften ayrılan ortak, ödemiş olduğu aidatın tamamını değil, ayrıldığı yıl bilançosuna göre hesaplanacak olan genel gider payı düşüldükten sonra bakiyesinin iadesini talep hakkını haiz olup, bilançonun genel kurulda kabulü suretiyle kesinleşmesinden itibaren bir ay geçtikten sonra en erken bu hak talep edilebilir. Çıkma payı hesaplanması sırasında, genel giderlere katılmamasının, davacının nedensiz zenginleşmesine yol açacağı ortadadır....
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1)Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir. 2) Dava, çıkma payı alacağının tahsili amacıyla girişilen takibe itirazın iptali istemine ilişkindir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 17/1 nci maddesi ve anasözleşmenin 15 nci maddesi gereğince, kooperatiften ayrılan ortak, ödemiş olduğu aidatın tamamını değil, ayrıldığı yıl bilançosuna göre hesaplanacak olan genel gider payı düşüldükten sonra bakiyesinin iadesini talep hakkını haiz olup, bilançonun genel kurulda kabulü suretiyle kesinleşmesinden itibaren bir ay geçtikten sonra en erken bu hak talep edilebilir. Çıkma payı hesaplanması sırasında, genel giderlere katılmamasının, davacının nedensiz zenginleşmesine yol açacağı ortadadır....
-K A R A R- Davacılar vekili, davalıların müvekkili kooperatif ortağı olup, kat irtifak tapusu verilmiş bağımsız bölümün davalıların tasarrufunda bulunduğunu, davalıların kooperatife gönderdikleri istifaname ile ortaklıktan istifa ettiklerini bildirdiğini, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 10. maddesi uyarınca, istifanın ortaklıktan çıkma anlamına geleceği, ortaklıktan çıkma iradesi ile birlikte ortaklık payı dahil ortaklıktan kaynaklanan tüm hakların kooperatife iadesinin gerekeceğini ileri sürerek, davalılar adına kayıtlı bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile müvekkili Kooperatif adına tesciline, dava konusu taşınmaza davalıların vaki müdahalesinin önlenmesine ve taşınmazın boşaltılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
davalı adına tescil edilen konuta 14.500,00 TL tutarındaki faydalı masrafın yapıldığını ileri sürerek, çıkma payı alacağı ile faydalı masraf alacağının tahsilini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, davacının çıkma payına ilişkin alacak ile ilgili davası tefrik edilerek, anılan dava yönünden ihraç kararının iptali davasının bekletici mesele yapılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, her iki istemin birlikte ele alınarak, çıkma payı alacağının da bu dava içerisinde karara bağlanması doğru olmamıştır....
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ : Davacı vekili; müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi iken 18.02.2008 tarihinde ayrıldığını, kendisine çıkma payı alacağının ödenmemesi üzerine Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesinde ... esas sayılı kısmi dava açtığını, yapılan yargılama neticesinde, mahkemenin 13.02.2014 tarih.,....., sayılı ilamı ile talebin kabulüne karar verildiğini, hükmün karşı tarafça temyizi neticesinde, inceleme yapan Yargıtay 23. Hukuk Dairesi'nin..... sayılı ilamı ile onandığını, yerel mahkemece yapılan yargılama neticesinde, müvekkilinin 93.200,00 TL çıkma payı alacağı olduğunun belirlendiğini, bu alacağın dava konusu edilmeyen 83.200,00 TL'lik kesiminin tahsili için Ankara Batı 7....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki çıkma payı alacağının tahsiline yönelik takibe itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, davalı kooperatiften istifa eden müvekkilinin çıkma payı alacağının tahsili için başlattığı ilamsız icra takibinin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu, işlemiş faizin 2.130,00 TL'lik kısmına yapılan itirazı kabul ettiklerini ileri sürerek, davalı itirazının 14.600,00 TL asıl alacak 1.926,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 16.520,00 TL yönünden iptali ile % 40'tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....
Dava; TTK 638/2.madde gereğince davacının ortağı olduğu davalı şirket ortaklığından çıkma, bu olmadığı takdirde davalı şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkindir. Davacı şirketinin adresinin "..." olması nedeniyle, mahkememiz işbu davaya bakmaya yetkili olup; davacının davalı şirketteki payı dikkate alındığında eldeki davada davacılık sıfatı bulunmaktadır. TTK 638.maddesinde "Şirket sözleşmesi, ortaklara şirketten çıkma hakkını tanıyabilir, bu hakkın kullanılması belli şartlara bağlayabilir. Her ortak, haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar vermesi için dava açabilir. Mahkeme istem üzerine, dava süresince, davacının ortaklıktan doğan hak ve borçlarından bazılarının veya tümünün dondurulmasına veya davacı ortağın durumunun teminat altına alınması amacıyla diğer önlemlere karar verebilir." hükmünü içermektedir. Anılan yasa hükmü uyarınca şirket ortaklığından çıkma iki durumda mümkündür: Şirket sözleşmesinde çıkma hakkının ön görülmesi veya haklı sebeplerin varlığı....
Mahkemece, iddia, ve dosya kapsamına göre, davalı kooperatifin ihtarlara rağmen kooperatif belge ve kayıtlarını getirmediği için davacının iddiasının aksinin ispatlanamadığı, alacağın muaccel hale gelip gelmediği saptanamadığından,istifaya ilişkin ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren faiz hesabı yapılması gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, itirazın iptali ile % 40 icra tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, çıkma payı alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, ispat külfetinin davalıda bulunduğu ve davalının kesin süreye rağmen defter ve belgelerini ibraz etmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....