Somut olayda; Davacı ve davalı annenin, davalı anne müşterek çocuğa 5 aylık hamile iken ayrıldıkları, çocuğun davalının babasının evinde dünyaya geldiği ve 5 yaşına kadar davalı ve ailesi ile yaşadığı, daha sonra davalı annenin boşanma davası sonuçlanmadan bir başkası ile dini nikahla evlendiği, bu evliliğinden bir tane çocuğunun olduğu, bu çocuğunda davacı üzerine yazdırıldığı, annenin dini nikahla evlendiğinde müşterek çocuğu yanına almadığı, çocuğun anneanne yanında kalmaya devam ettiği, davalı annenin en son 2019 yılında akıl hastanesine yatırıldığı ve yatılı tedavi gördüğü ve kendisine babasının vasi olarak atandığı, kararda 1 yıllığına vasi atandığının bildirildiği, vasiliğin halen devam edip etmediğinin belli olmadığı, Sosyal inceleme raporunun, davacı baba ve davalının annesi ile görüşülerek düzenlendiği, davalı anne ile görüşülmediği gibi, annenin rahatsızlığı dolayısıyla velayet görevini yerine getirip getiremeyeceğinin araştırılmadığı, bu yönde rapor alınmadığı, yine...
HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; İlk derece mahkemesince," annenin velayet hakkını kötüye kullandığına dair bir delil elde edilememiş olup aksine küçüklerin anne ile mutlu oldukları , baba ile uzun süre kalmak istemedikleri belirlenmiştir. Boşanma ilamı ile düzenlenen şahsi ilişki ise genel kriterlere uygun olup aksinin düzenlenmesi annenin velayet hakkının kısıtlanmasına ve küçüklerin düzenlerinin bozulmasına neden olacak niteliktedir." gerekçesi ile davacının velayetin değiştirilmesi, olmadığı takdirde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi taleplerinin reddine karar verilmiştir....
Velayet hakkının kapsamı Türk Medeni Kanunun 339. maddesinde düzenlenmiş olup buna göre velayetin kapsamında yer alan çocuğun adının ana ve babası tarafından konulacağı belirtilmiştir. Somut olayda, dava dilekçesinde küçük olup babanın ölümü nedeni ile velayetleri annede bulunan Gökçe ve Gökhan Kağan'ın”Şap” olan soyadlarının "..." olarak değiştirilmesi istenmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava, evlilik birliği içinde doğan çocuğun doğumla kazandığı "..." aile soyadının velayet hakkı kapsamında annenin eşinin ölümü sonrası edindiği "..." soyadı ile değiştirilmesi talebine ilişkindir ve velayet hakkına dayanılarak açılmıştır. Başka bir ifade ile, soyadının değiştirilmesi talep edilen .... ergin kişi değil, çocuktur ve davacı annenin velayeti altındadır....
Aile Mahkemesinin kararı ile tanınmasına karar verildiği, verilen bu kararın kesinleştiği, yabancı mahkeme ilamında velayete ilişkin bir düzenlemenin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece davacı anneye verilen velayet hakkının ülke ile sınırlandırılmasına karar verilmiştir. Annenin velayet hakkının kullanılmasının belli bir yerle sınırlandırılması çocuğun üstün yararına uygun olmamıştır. O halde mahkemece annenin velayet hakkının bir ülke ile sınırlandırılmadan ve çocuğun üstün yararına uygun şekilde velayet konusunda bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 05.10.2017(Prş.)...
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince Asliye Ceza Mahkemesi dosyası celp edilmeden karar verilmiş ise de, dosyanın celp edilmemesinin esasa etkili olmadığı, çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilmesi halinde çocuğun üstün yararı bakımından ruhsal gelişiminin olumsuz etkileneceği ispat edilemediği gibi, çocuğun soyadının annenin soyadı olarak değiştirilmesinin çocuğun üstün yararına olabileceği, velâyet hakkı tevdi edilen annenin çocuğun soyadının kendi soyadı ile değiştirilmesi yönündeki talebinin velâyet hakkı kapsamındaki yetkilerin kullanımı ile ilgili olduğu, Anayasa Mahkemesinin benzer olaylarda verdiği hak ihlaline ilişkin kararları da gözetilerek, davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....
baba yanlarında mutlu olduğu bildirildiği, ortak çocuklar 23.10.2020 ve 11.12.2020 tarihinde bizzat hakim tarafından dinlendiği, velayetin babaya verilmesini bu süreçte anne ile kişisel ilişki kurulmasını istediklerini bildirdikleri, Kocaeli 6 Ağır Ceza Mahkemesi'nin, 2020/167 esas sayılı dosyasnda ortak çocuk Azelya Naz, çocuğun cinsel istismarı suçundan mağdur konumunda olduğu, dosya içeriğinden, sanık olan Abdullah'ın, davalı annenin akrabası olduğu, çocukların anne yanındayken sözkonusu eylemlerin gerçekleştirildiği, annenin gerekli dikkat ve özeni gösteremediği, annenin o dönem kaçak olarak veya cezaevinde olabileceğinin görüldüğü, baba evinde çekildiği anlaşılan görüntülerden, ortak çocuk Azelya Naz'ın birtakım cinsellik içeren görüntülerinin anne tarafından sunulduğu, çocuğun geleceği ile ilgili konularda iradesi, bu iradeyi destekler bilimsel rapor ve görüşler, ceza dosyası olması ve çocukların yüksek yararı gözetilerek, yerel mahkemece küçüklerin velayetlerinin değiştirilerek...
Sayılı 28/11/2016 kesinleşme tarihli ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıkları, anlaşma doğrultusunda müşterek çocuk Muhammed Ali'nin velayetinin davacı anneye verildiği, daha sonra davalı babanın açtığı velayetin değişikliği davasında davacı annenin müşterek çocuğa gereği gibi bakma koşullarının bulunmadığı, ekonomik durumu nedeniyle müşterek çocuğa bakabilecek durumda olmadığından davayı kabul etmesi nedeniyle müşterek çocuğun velayetinin davalı babaya verildiği, aradan geçen süreçte babanın velayet görevini gereği gibi yerine getirmediği, davaya konu müşterek çocuğun kurum korumasına alındığı, Karşıyaka Çocuk Evleri Sitesince düzenlenen 10/06/2019 tarihli raporda annenin müşterek çocuğun velayetinin mahkeme kararıyla babaya verilmesine rağmen babanın nafaka ödememek için müşterek çocuğu teslim almadığı, bu nedenle çocuğa kendisinin baktığı, ailesinin çocukluk aşkı olan daha sonra evlendiği Emre Yener ile görüşmeye başlamasına karşı çıktıkları, bu nedenle kendisine husumet besledikleri...
Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; evlilik birliği içinde doğan ve boşanma ile velayeti annesine verilen, halen babasının soyadını taşıyan küçüğün soyadının, annesinin soyadı olarak değiştirilmesinin mümkün olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Hukuk Genel Kurulundaki görüşme sırasında işin esasının incelenmesinden önce uyuşmazlıkta evlilik birliği içerisinde doğan, anne ve babanın boşanmış olması nedeni ile velayet hakkı annede bulunan ve halen babanın soyadını taşıyan çocuğun soyadının değiştirilmesi istemli davada asliye hukuk mahkemesinin mi yoksa aile mahkemesinin mi görevli olduğu hususu ön sorun olarak incelenmiştir. Eldeki dava ile evlilik birliği içinde doğan çocuğun, doğumla kazandığı "aile soyadının" annenin bekarlık soyadı ile değiştirilmesi talep edilmektedir ve dava velayete sahip olan anne tarafından açılmıştır. Başka bir ifade ile soyadının değiştirilmesi talep edilen ergin kişi değil, çocuktur....
Velayet kamu düzenine ilişkin olup, re'sen araştırma ilkesi geçerlidir. Bu nedenle yargılama sırasında meydana gelen gelişmelerin bile göz önünde tutulması gerekir. Somut olayda; mahkemece velayet hakkında alınan sosyal inceleme raporunda ortak çocuk ... davacı-davalı anne ile birlikte kalmak istediğini belirtmiştir.Yine aynı raporda davacı-davalı babanın, annenin başka bir erkekle birlikte yaşamasından kaynaklanan çekincelerinin bulunduğundan bahsedilerek, babanın çekincelerinin doğruluğu araştırıldıktan sonra, velayet hususunda mahkemece karar verilmesinin uygun olacağı belirtilmiştir. Annenin velayete engel bir durumu da ispatlanmamıştır....
Velayet hakkının kapsamı Türk Medeni Kanunun 339. maddesinde düzenlenmiş olup buna göre velayetin kapsamında yer alan çocuğun adının ana ve babası tarafından konulacağı belirtilmiştir. Somut olayda, dava dilekçesinde küçük olup velayeti annede bulunan...'un ...olan soyadının ... olarak değiştirilmesi istenmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava, evlilik birliği içinde doğan çocuğun doğumla kazandığı ... aile soyadının velayet hakkı kapsamında annenin boşanma sonrası edindiği ...soyadı ile değiştirilmesi talebine ilişkindir ve velayet hakkına dayanılarak açılmıştır. Başka bir ifade ile, soyadının değiştirilmesi talep edilen ... ergin kişi değil, çocuktur ve davacı annenin velayeti altındadır. Buna göre; taraflar arasındaki uyuşmazlık, evlilik birliği içinde doğan çocuğun, evlilik içinde doğumla kazandığı soyadının, davacı annesinin soyadı ile değiştirilmesinin mümkün olup olmadığı noktasındadır....