Kat maliklerinden biri, bütün kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızası olmadıkça anagayrimenkulün ortak yerlerinde inşaat, onarım ve tesisler, değişik renkte dış badana veya boya yaptıramaz. Ancak, ortak yer ve tesislerdeki bir bozukluğun anayapıya veya bağımsız bir bölüme veya bölümlere zarar verdiğinin ve acilen onarılması gerektiğinin veya anayapının güçlendirilmesinin zorunlu olduğunun mahkemece tespit edilmiş olması halinde, bu onarım ve güçlendirmenin projesine ve tekniğine uygun biçimde yapılması konusunda kat maliklerinin rızası aranmaz. Kat maliki kendi bağımsız bölümünde anayapıya zarar verecek nitelikte onarım, tesis ve değişiklik yapamaz. Tavan, taban veya duvar ile birbirine bağlantılı bulunan bağımsız bölümlerin bağlantılı yerlerinde, bu bölüm maliklerinin ortak rızası ile anayapıya zarar vermeyecek onarım, tesis ve değişiklik yapılabilir....
anataşınmazın mimari durumunu titizlikle korumaya mecbur oldukları belirtildikten sonra, ikinci fıkrasında da kat maliklerinden birinin bütün kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızası olmadıkça anataşınmazın ortak yerlerinde inşaat, onarım, tesis ve değişiklik yaptıramayacağı hükme bağlanmıştır....
GEREKÇE: Dava, Kat Mülkiyetine tabi taşınmazda ortak yerlere projeye aykırı olarak yapılan el atanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulüne karar verilmesi üzerine davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesi gereğince; istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 19. maddesinin ikinci fıkrasına göre kat maliklerinden biri bütün kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızası olmadıkça anagayrimenkulün ortak yerlerinde inşaat, onarım, tesis ve değişiklik yapamaz. Aynı kanunun 16. maddesine göre ise kat malikleri anataşınmazın bütün ortak yerlerine arsa payları oranında ortak mülkiyet hükümlerine göre malik olurlar ve ortak yerlerde kullanma hakkına sahiptirler....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava dilekçesinde, ana taşınmazın dış cephesinin onarım ve tadilatı, binanın içinin boyanması, bina içi elektrik tesisatının yenilenmesi için yönetici Mustafa Remzi Kuleoğlu'na yetki verildiğini, davacının toplantılara haberdar olmadığı için katılmadığını, yapılan ortak giderlerden payına düşeni aleyhine icra takibi yapılması neticesinde ödediğini ancak imalatların fahiş fiyata yaptırıldığını bu nedenle yapılan işlerin maliyetinin uzman bilirkişi tarafından hesaplanmasına, davacı tarafından ödenen 8.125,00 TL arasında fark bulunması halinde ortaya çıkan farkın ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi istenilmiştir....
Bir yerde ticaret davalarına bakan birden çok asliye ticaret mahkemesi varsa, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca, asliye ticaret mahkemelerinden biri veya birkaçı münhasıran bu Kanundan ve diğer kanunlardan doğan deniz ticaretine ve deniz sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilebilir." hükmü getirilmiştir. HSYK’nın 20.07.2004 gün 370 sayılı kararı ile İstanbul İlinde Denizcilik İhtisas Mahkemesi kurulup, faaliyete geçtiği anlaşılmaktadır. HSYK'nın 24.03.2005 gün 188 sayılı kararında Denizcilik İhtisas Mahkemesi kurulmayan yerlerde, ticaret mahkemesi bulunması halinde bir ticaret mahkemesi var ise, bu mahkemenin, birden fazla ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 1 numaralı ticaret mahkemesinin görevli olacağı hususu karar altına alınmıştır....
, çatı nedeni ile uğranılan hasar ve onarım bedelinin tespiti ve yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde tespit edilen miktara artılmak üzere 1.000,00- TL belirsiz alacak taleplerinin ve yargılama masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İkinci fıkrada ise "Kat maliklerinden biri, bütün kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızası olmadıkça anagayrimenkulün ortak yerlerinde inşaat, onarım ve tesisler, değişik renkte dış badana veya boya yaptıramaz. Ancak, ortak yer ve tesislerdeki bir bozukluğun anayapıya veya bağımsız bir bölüme veya bölümlere zarar verdiğinin ve acilen onarılması gerektiğinin veya anayapının güçlendirilmesinin zorunlu olduğunun mahkemece tespit edilmiş olması halinde, bu onarım ve güçlendirmenin projesine ve tekniğine uygun biçimde yapılması konusunda kat maliklerinin rızası aranmaz" düzenlemesi bulunmaktadır. Ana yapıya ait Yönetim Planı bulunmadığı anlaşılmaktadır....
Ancak; Olay günü mağdur ...’un oturduğu apartman binasının eklentisi konumunda bulunan ve ortak kullanım alanı olan, depo olduğu tespit edilen yerden mağdur ...’e ait bisiklet ile yine aynı apartmanda oturan ... isimli kişiye ait bisikletin çalındığının anlaşılması karşısında; ... isimli kişiye yönelik eylem nedeniyle dava açılıp açılmadığı belirlenip dava açılmış ise aralarındaki hukuki ve fiili bağlantı nedeniyle birleştirme kararı verilerek yargılamaların birlikte yapılması sağlanıp kanıtlar birlikte değerlendirilerek sonucuna göre; gerekirse keşif yapılmak suretiyle hırsızlık suç yönünden suça konu eşyaların üzerinde veya bulundukları yerde, sanığın bunların ayrı kişilere ait olduğu bilincini uyandıracak herhangi ayırıcı işaret bulunup bulunmadığı tespit edilerek ve yine konut dokunulmazlığının ihlali suçu yönünden, suça konu eşyaların ortak kullanım alanında ayrı ayrı yerlerde mi bulunduğunun yoksa tek bir yerde farklı müştekilere ait olduğunu bilerek mi veya bilmeyerek mi çaldığının...
/b maddesinde "Kendi bağımsız bölümü ile ortak yerlerde kat malikleri kurulunca müsaade edilmedikçe kedi, köpek ve tavuk gibi hayvanlar beslenmesi yasaklanmış olduğundan davanın kısmen kabulü ile davalıların bahçe ve ortak alanda beslediği köpeklerin tahliyesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
- K A R A R - Davacı vekili, davalı yükleniciden gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile daire satın aldığını, ancak dairenin onaylı projede bulunmadığını, davalılar arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, proje tadilatı yapılmadığı için dairenin tescilinin yapılamadığını ileri sürerek, proje tadilatının davalılarca yapılması, aksi halde,masrafı davalılara ait olmak üzere davacı tarafından yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı arsa sahipleri vekili, dava konusu bölümün binaya ait ortak yerlerde yapıldığını ve projede bulunmadığını ve tadilat projesine muvafakat etmediklerini savunarak, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, dava konusu bölümün binanın ortak yerlerinde yapıldığı, projede bulunmadığı, tadilat projesine davalıların muvafakatı bulunmadığı, ayrıca ortak yerlerde bağımsız bölüm yapılmasına belediyenin de onay vermeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir....