Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; doğum tarihi 08.07.1999 olarak düzeltilmesine karar verilen ... ile 08.07.1989 doğumlu annesi ... arasında 10 yaş fark bulunduğu, bu yaşta bir kişinin doğum yapmasının hayatın olağan akışı ile bağdaşmadığı gibi aradaki yaş farkı da Türk Medeni Kanunu'nun öngördüğü sınırın altında olduğundan; mahkemece, bir kadının kaç yaşından itibaren doğum yapabileceğinin işin uzmanından alınacak bir raporla tespiti ile belirlenen bu yaşa göre ve diğer kayıtlarla da çelişki meydana getirmeyecek şekilde doğum tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, yetersiz araştırma ile davanın kabulü doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfusta Yaş ve Kayıt Düzeltilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. ... A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin çocuğu ..... nüfus kaydında 01.12.2002 olan doğum tarihinin ve Manisa olan doğum yerinin, 01.12.2001 ve .....olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiş, mahkemece doğum tarihinin değiştirilmesine ilişkin talebin reddine, doğum yerinin düzeltilmesine ilişkin talebin kabulü ile doğum yerinin..... olarak nüfusa yazılmasına karar verilmiştir....
Her ne kadar 25 yaşından sonra tıbben yaş tespitinin yapılamayacağı Yargıtay uygulamalarında tespit edilmiş ise de, dosyada mevcut diploma suretinin incelenmesinden, davacının nüfusta kayıtlı doğum tarihine göre 8 yaşında iken ilkokul diploması almaya hak kazandığı görülmekte, bunun ise hayatın olağan akışı ile bağdaşmayacağı açıktır. Bu itibarla; Mahkemece, varsa davacının göstereceği tanıkları da dinlendikten sonra oluşacak kanaate göre bir karar vermek gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle davanın reddi doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki yaş tashihi istemine ilişkin davada ... Asliye Hukuk, ... Asliye Hukuk ile ... 2. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ... ... Başsavcılığınca davaname ile açılan davalı ... ... ile kızı ... arasındaki yaş farkının Türk Medeni Yasasının örgördüğü normal yaş sınırı içinde olmadığı, gerçek yaşın tespiti ile düzeltilmesi istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davalının 17 yıldan beri ... Mahallesi 102. Sokak No:30 ...-... adresinde oturduğu anlaşılmaktadır. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36. maddesine göre, bu tür davalar ilgilinin yerleşim yeri Asliye Hukuk Mahkemesinde açılır hükmü gereğince, davanın ... Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir....
Ağır Ceza Mahkemesinin, 09.12.2014 tarihli ve 2014/24 Esas, 2014/380 Karar sayılı kararının, mağdure vekili tarafından temyizi üzerine yapılan ön inceleme neticesinde gereği düşünüldü: Kayden (yaş tashihi davası sonucunda) 20.05.1995 doğumlu olup kovuşturma evresinde istinabe yoluyla 03.12.2014 tarihinde alınan beyan tarihinde 19 yaş içerisinde bulunan mağdurenin, davaya katılmak istemediğini beyan etmesi karşısında, yaş küçüklüğü nedeniyle tayin edilen vekilin davaya katılma ve hükmü temyize hakkı bulunmadığı gibi Mahkemece verilen katılma kararı da bu hakkı vermeyeceğinden, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin birinci fıkrası gözetilerek 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 317 nci maddesi uyarınca REDDİNE, Dava dosyasının, İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05.03.2024 tarihinde karar verildi. ......
Yaş tashihi kararı hükmün bir parçası olduğu için, hükmün tabi olduğu kanun yoluna tabi olması gerekmektedir. Dolayısıyla açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen hükümde yer alan yaş tashihi kararına karşı da ancak itiraz kanun yoluna başvurulabilecektir. Zira açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olması nedeniyle henüz hukuken varlık kazanmamış bulunan hükmün temyiz merciince denetlenebilme imkanı bulunmayan bir aşamada, hükmün bir parçasını oluşturan yaş tashihinin temyizen incelenebileceğini kabul etmek, bir bütün olan hükmün bir bölümünün itiraz, bir bölümünün ise temyiz kanun yoluna tabi olacağı gibi çelişkili bir halin ortaya çıkması sonucunu doğuracaktır. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 11.07.2014 gün ve 2014/6-66 E., 2014/365 K. sayılı kararı da yukarıda açıkladığımız görüş doğrultusundadır....
Anne ve babanın birlikte değiştirilmesine yönelik dava soybağının düzeltilmesine ilişkin olmayıp, hatalı yazılan nüfus kaydının 5490 sayılı Kanunun 36. maddesi hükümlerince tashihi istemine ilişkindir. Bu durumda, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medenî Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre, ..... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ..... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 24.06.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 7.4.2006 gününde verilen dilekçe ile tapuda baba adı tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.5.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava tapu sicilinde yanlış yazılan malike ait kimlik bilgilerin düzeltilmesine ilişkindir. Davacı 7.4.2006 tarihli dilekçesinde ilçenin Halitli köyünde tapuya kayıtlı 280 parseldeki maliklerden birisine ait baba adının yanlış yazıldığını ileri sürerek bu yanlışlığının ahvali şahsiye sicilinde yazılı olduğu biçiminde düzeltilmesini istemiştir. Davacı "Paşa oğlu" olup nüfusta yazılı olan bu kayda göre 280 parseldeki 3/24 paya malik müşterek paydaşlardan biride "..."...
Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, nüfusta anne adının tashihi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk mahkemesince, davanın soy bağına ilişkin olduğu ve aile mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile mahkemesi ise, davanın nüfus kaydında düzeltim niteliğinde olduğundan bahisle görevsizlik kararı vermiştir. Davacı, gayri resmi birliktelikten doğduğunu, gerçek annesi...ün o altı yaşında iken öldüğünü, babasının evlendiği eşi üzerine kendisini nüfusa kayıt ettirdiğini iddia ederek, anne adının gerçek duruma uygun olarak düzeltilmesini talep etmiştir. Dava bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp, gerçeğe aykırı beyanla oluşturulan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R- Dava, nüfusta anne ve baba adının tashihi istemine ilişkindir. Aile Mahkemesi'nce, davanın nüfus kaydında anne ve baba adının düzeltilmesine ilişkin olduğu ve Asliye Hukuk Mahkemesinin görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın soybağının düzeltilmesi istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacı, ... ile evlilik dışı ilişkisinden ... isminde bir çocuklarının dünyaya geldiğini, resmi nikahlarının bulunmaması sebebiyle çocuğu kardeşi ... ile eşi ... adına nüfusa kaydettirdiklerini, ancak gerçek anne ve babasının ... ve ... olmadığını ileri sürerek çocuğun nüfus kaydında baba adının ...anne adının...olarak düzeltilmesini talep etmiştir....