WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki soyadı tashihine ilişkin davada... 23.Asliye Hukuk Mahkemesi ve ... 14. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, nüfusta soyadı tashihine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın çekişmesiz yargı işlerinden olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 S.Y. 36/1-a maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları düzenlenmiş ve düzeltme davalarında yetki ve görev yönünden ise düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki soyadı tashihine ilişkin davada Silopi Asliye Hukuk Mahkemesi ve Silopi Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, nüfusta soyadı tashihine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın çekişmesiz yargı işlerinden olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 S.Y. 36/1-a maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları düzenlenmiş ve düzeltme davalarında yetki ve görev yönünden ise düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır....

      Bu olgu gözetildiğinde miras bırakanın nüfusta kayıtlı olmaması başlı başına irs ilişkisinin kurulamadığı sonucunu doğurmayacağından, davanın reddini gerektirmeyeceği kuşkusuzdur. Somut olayda davacı; miras bırakan ... kızı ...'un halası olduğunu ve bu kişinin nüfusta kaydının bulunmadığını, babası tarafından mirasçılık belgesinin alındığını, miras bırakana ait taşınmaz hissesi olduğunu belirtmiştir. Dava dosyasının incelemesinde miras bırakan ...'un mirasçılarını gösteren Edirne Sulh Mahkemesinin 1986/831 E., 1986/1186 K. sayılı mirasçılık belgesinin verildiği, eski dilden tercümesi yapılan 11.T.evvel 1340 tarihli iskan esas kayıt defterinde davacının dedesi ...,'nin kızı...'nın yazılı olduğu, yine Edirne 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1991/541 E., 1992/229 K. tapuda isim tashihi davasında miras bırakanın maliki olduğu taşınmaz yönünden soyadı olarak “Çükut” kelimesinin eklendiği görülmektedir....

        ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfusta kayıtlı olup olmadığı” sorulmalı, b)Aynı kimlik bilgilerine sahip kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarının gönderilmesi halinde bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak Talep konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalı, tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenen kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenerek sonucuna göre bir karar verilmelidir Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; davacının murisi adına kayıtlı 592, 695, 593, 610 ve 282 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında baba adının ... olarak düzeltilmesine karar verilmesini istediği, ... ile ilgili araştırma yapıldığı, tapuda malik olarak görünen ... oğlu ... ve ... oğlu ......

          Kadastro mahkemesinin 1999/75-98 E.K. sayılı mahkeme kararına dayanak Nisan 1336 tarih, c:51 ve sayfa:158’de tüm dayanak tapu kayıtları da getirtilerek, nüfus kayıtları ile irtibat kurulmadan yazılı şekilde istemin kısmen kabulü; “... kızı, ...” yazılı kaydın, davacı tarafça “... kızı, ...” olarak düzeltilmesi talep edilmiş ve Mahkemece de bu istemin de kabulüne karar verilmiştir. Ancak “... kızı,...” kimlik bilgileri ile nüfusta kayıtlı bir kişinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Yine getirtilen nüfus kaydından “... kızı, ...” isimli kişi nüfusa kayıtlı olup, az yukarıda belirtilen dayanak tapu kayıtları ile nüfus kayıtları arasında irtibat kurularak aynı kişi olup olmadığı üzerinde durulmadan istemin kabulü; “... kızı, ...” yazılı kaydın, davacı tarafça “..., kızı ... ...” olarak düzeltilmesi talep edilmiş ve istem kabul edilmiş ise de, dosyada bulunan nüfus kayıtlarından bu kimlik bilgileriyle ancak soyadı “...” olan kişinin kaydının bulunduğu anlaşılmaktadır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.03.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava tapuda yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davacı, 2679 sayılı parselin tapu maliki olan murisinin baba adı ile doğum tarihinin düzeltilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı idare vekili temyiz etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfusta Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın kabulüne dair kararın davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 26.06.2018 tarihli ve 2017/9038 Esas, 2018/14416 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Davacılar vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: .K.. A R A R Dava dilekçesinde, davacıların murisi olan ...'nın annesi ...'nin isminin gerçekte ... olduğu ileri sürülerek ...'nın annesi "...'nin" adının "..." olarak düzeltilmesine ve nüfusa tesciline karar verilmesi istenmiş; Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizce "...davacıların murisi 01.07.1891 doğumlu 03.07.1969 ölüm tarihli ...'...

                Öte yandan; tapu kayıtlarının düzeltilmesine ilişkin davalarda tapu kayıtlarının nüfus kayıtlarına uygun şekilde düzeltilmesi esastır. Nüfusa kaydedilmeden ölmüş veya herhangi bir nedenle nüfusta ad ve / veya soyad kaydı bulunmayan kişilerin tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi mümkün değil ise de, idari yoldan tapu kayıtlarında intikal yaptırılamadığından zorunlu olarak dava açılan bu gibi durumlarda, tapu malikinin davacının iddia ettiği kişi ile aynı kişi olduğunun ispatlanması halinde “çoğun içerisinde az da vardır” kuralı gereğince bu yönde bir “tespit kararı” verilmelidir....

                  Mahkemece açıklanan hususlar gözönünde bulundurularak nüfus kaydının düzeltilmesi istemine yönelik davanın aktif husumet ehliyetinin yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek kabulüne karar verilmesi, Kabule göre de; 2-Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36.maddesine göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Bu kanun hükmü dikkate alınmadan nüfus idaresi temsilcisinin yokluğunda yargılama yapılarak davanın sonuçlandırılması, doğru görülmemiştir....

                    Nüfusa kaydedilmeden ölmüş veya herhangi bir nedenle nüfusta kaydı bulunmayan kişilerin tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi mümkün değil ise de, bu gibi durumlarda tapu malikinin davacının ileri sürdüğü kişi ile aynı şahıs olduğunun kanıtlanması halinde “çoğun içerisinde az da vardır” kuralı gereğince bu yönde bir “tespit kararı” verilmesi gerekmektedir.Bu durumda, açıklanan bu hususlar gözetilerek tespit yönünde karar verilmekle yetinilmesi gerekirken, hüküm yerinde ayrıca “...tapuya bu şekilde tesciline karar verilmiş” olması isabetsizdir. Ancak, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerekli kılmadığından hükmün 1 rakamlı bendinin son cümlesindeki '' ...tapuya bu şekilde kaydına” ibaresinin çıkartılmasına, davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK'nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 25.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu