WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Çocuğun evlilik birliğine kaydedilmesi için T4 ile T1'nın birlikte TMK'nun 293. maddesi gereğince Nüfus Memurluğuna bildirmeleri gerekli ve yeterlidir. Üstelik bildirimin yapılmamış olması çocuğun evlilik birliği içinde doğan çocuklara ilişkin hükümlere tabi olmasını engellemez. (TMK''nun 293/2. maddesi) (Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'nin 15/01/2018 tarih, 2017/8713 esas ve 2018/418 karar sayılı içtihadı) Buna göre yukarıda açıklanan ilkeler karşısında dava, “Gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davasından ibarettir. Bu türden yanlış ve yanıltıcı beyan ve işlemle yasaya aykırı olarak yapılan kayıtların düzeltilmesinin nüfus kaydının düzeltilmesi davası olduğu ve görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçeleri ile dosyanın yetkili ve görevli Mersin Asliye Hukuk mahkemesine gönderilmesine dair karar verildiği görülmüştür. Mersin 2....

Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar 14.Hukuk Dairesince; "Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerdeki nüfus müdürlüğünden "Dava konusu (eski 401 parsel) yeni 11678 ada 6 parsel ve 11687 ada 1 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarında maliki olarak görünen "...." ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfusta kayıtlı olup olmadığı" hususunun sorulması, aynı kimlik bilgilerine sahip kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarının gönderilmesi halinde bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak dava konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığının sorulması, tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenen kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenmesi kesin kanaat oluşmadığı taktirde mahallinde keşif yapılarak sağ ise tespit bilirkişileri de dinlenilerek sonucuna göre bir karar verilmesi" gerektiği gerekçesiyle bozulmuş mahkemece bozma ilamına uyulup soruşturma tamamlandıktan sonra...

    Tapu kayıtları ve tapu kaydının dayanağı olan kadastro tutanakları, tapu maliki görünen ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başkası olup olmadığına ilişkin yazımıza Nüfus Müdürlüğü’nün cevabi yazısı ile İlçe Jandarma Komutanlığının cevabi yazısı, davacı tanıkların yeminli anlatımı ve tüm dosya kapsamıyla toplanan delillere göre, dava konusu edilen taşınmazın maliki olarak görünen Hacı Ali kızı Yüksel Tokgöz'ün dava konusu taşınmazın maliki olduğunu iddia eden Mahmut ve Şeküre kızı Yüksel Özer ile aynı kişi olduğu tapu kaydında yazan Hacı Ali kızı Yüksel Tokgöz isminin sehven yazıldığı ancak kadastro çalışmaları sırasında yapılan yanlışlık sonucu tapuya yanlış bir şekilde yazıldığı dava konusu taşınmazın bu şekilde kadastro tespitinin yapıldığı, tapu kaydının da bu kadastro tutanaklarına dayalı olarak oluşturulduğu, bu yanlışlık sonucunda maliklerin tapuda görünen kimlik bilgilerinin doğruyu yansıtmadığı, nüfus kaydına göre malikin gerçek isminin “Mahmut ve Şeküre kızı Yüksel Özer...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, nüfusta baba bir anne ayrı kardeşi olarak görünen ...'in aile nüfus kayıtlarından silinmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Nüfus kaydının iptali istenilen ...'in nüfusa tesciline dair belgelerin (doğum tutanağı vs. belgelerin) nüfus müdürlüğünden getirtilerek dosyaya konulmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 18.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Dava bu niteliğiyle evliliğin iptali, yahut butlanı davası olmayıp, hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medeni Kanununun 145. maddesinde düzenlenen mutlak butlan ve evlenmenin iptali ile ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. ../... -2- 2012/5661 2012/10627 SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nun 25. ve 26.) maddeleri gereğince Van 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 05/10/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          İstinaf kanun yoluna davacı vekili; Davada toplanan deliller ve taleplerinin hukuken kabul edilebilir talepler olduğunu ve nüfus kaydının düzeltilmesinin, davacı dair diğer alakadarların başta miras hukukundan kaynaklanan hakları ile diğer medeni kanundan kaynaklanan haklarını kullanması için nüfus kaydının düzeltilmesinin zaruri olduğunu, nüfus kaydının düzeltilmesinin kamu düzenine ilişkin olduğundan hakimin davanın reddi için gerekçe aramasından çok kamu düzeninden olan nüfus kaydının gerçeğe uygun şekilde yeniden düzenlenmesini sağlamak olması gerektiğini belirterek verilen kararın kaldırılması talebi ile müracaat olunmuştur. Dava, Nüfus Kaydının Düzeltilmesi istemine ilişkin olup; Nüfus hizmetleri Yasasının 36. Maddesi hükmüne göre nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davalarında T6 veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. (Y. 18.HD. 29/05/2014 T. ve 2014/1178 E. 2014/9492 K.)...

          İstinaf kanun yoluna davacı vekili; Davada toplanan deliller ve taleplerinin hukuken kabul edilebilir talepler olduğunu ve nüfus kaydının düzeltilmesinin, davacı dair diğer alakadarların başta miras hukukundan kaynaklanan hakları ile diğer medeni kanundan kaynaklanan haklarını kullanması için nüfus kaydının düzeltilmesinin zaruri olduğunu, nüfus kaydının düzeltilmesinin kamu düzenine ilişkin olduğundan hakimin davanın reddi için gerekçe aramasından çok kamu düzeninden olan nüfus kaydının gerçeğe uygun şekilde yeniden düzenlenmesini sağlamak olması gerektiğini belirterek verilen kararın kaldırılması talebi ile müracaat olunmuştur. Dava, Nüfus Kaydının Düzeltilmesi istemine ilişkin olup; Nüfus hizmetleri Yasasının 36. Maddesi hükmüne göre nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davalarında T6 veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. (Y. 18.HD. 29/05/2014 T. ve 2014/1178 E. 2014/9492 K.)...

          Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece; “...soyadının "................." olarak düzeltilmesi istenen Aziz karısı Ayşe'nin soyadının nüfusta "..............." olduğu, Aziz kızı Nazmiye'nin ise nüfusta adı ve soyadının "...................." olduğu, ne var ki, dava dilekçesinde bu kişilerin de soyadının "................ olarak düzeltilmesinin istendiği anlaşılmaktadır. Bu durum karşısında, davacıya bu hususun açıklattırılması, taleple bağlılık ilkesi de gözetilerek, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken nüfus kaydıyla uyumsuz olacak şekilde ve eksik inceleme ile karar verilmiş olması isabetli değildir. Öte yandan, Behçet oğlu Atıf'ın soyadının "............." olarak düzeltilmesine karar verilmiş ise de, bu kişinin nüfus kayıtlarında soyadının bulunmadığı görülmektedir....

            Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir...." şeklindeki içtihatında ve emsal diğer içtihatlarda 5490 sayılı yasanın 36/1- a maddesindeki düzeltmeyi isteyen ibaresinin nüfus kaydının düzeltilmesi istenen kişi olarak anlaşılması gerektiği belirtilmekle, nüfus kaydının düzeltilmesi istenen T4 (T3)'ın yurtışında ikamet ettiği ve vekaletname içeriğinde Türkiye'de beyan ettiği adresin Güngören/İstanbul olduğu, nüfus kaydının düzeltilmesi istenen Fatma Cincil'in ise son yerleşim yerinin ilk derece mahkemesince araştırılmadığı, bu kişinin son yerleşim yerinin Araklı Adliyesi yargı sınırlarında bulunması halinde mahkemenin yetkili olacağı anlaşıldığından, mahkemece ilgilinin son yerleşim yeri araştırıldıktan sonra hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

            Somut olayda, davacı nüfusta büyükannesi ve büyükbabasının hanesine kaydolduğu ancak gerçekte annesinin Remziye, babasının ise Ayhan olduğunu, anne babasının resmi nikahı bulunmaması nedeniyle hatalı kaydedildiğini belirterek nüfus kaydının buna göre düzeltilmesini talep edilmiştir. Davanın Türk Medeni Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı hükümleri ile ilgili bulunduğu anlaşılmıştır. Bu durumda uyuşmazlığın Aile Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Tarsus 1. Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 11.9.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu