Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin "Tanımlar" başlıklı 4.maddesindeki tanıma göre saklı nüfusun; on sekiz yaşını tamamlayıncaya kadar herhangi bir nedenle aile kütüklerine kayıt edilmemiş olan ve yabancı bir devletle vatandaşlık bağı bulunmayan kişileri ifade ettiği, saklı nüfus durumunda olan kişilerle ilgili işlemler ise aynı yönetmeliğin 35. maddesinde belirtilmiştir. Doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne işlenmesi, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 15, 31 ve 33. maddelerine göre nüfus idaresine verilmiş idari bir görev olup, nüfusa kayıt edilmeden yaşayan kişinin saklı nüfustan nüfusa tescili de idari bir işlem niteliğindedir....
Bu şekli ile iddianın ileri sürülüş biçimi ve içeriğine göre; davacı nüfus kaydında kardeşleri görünen davalılar T3 ve T4'in aslında muris babası Yusuf Yiğit'in kardeşleri olduğunu, murisi olan babasının kendi çocukları olmadığı halde nüfusta yanlış beyanda bulunarak davalıları kendi çocukları imiş gibi nüfusa kaydettirdiklerini ileri sürerek, nüfus kayıtlarındaki bu yanlışlığın giderilmesini talep etmiş olduğundan dava baştan itibaren yanlış oluşturulan kaydın düzeltilmesi niteliğinde nüfus kayıt düzeltim davasıdır. Nüfusta kayıtlı anne ve baba adının gerçeği yansıtmadığı, nüfusta anne baba olarak görünen davacıların gerçekte anne baba olmadıkları ve bu nedenle nüfus kayıtlarının düzeltilmesi ve gerçek anne ve baba adının yazılması istemiyle açılacak ve nüfusa kayıtlı bulunan hanenin de değiştirilmesi sonucunu doğuracak davalarda, esasen iki iddia bulunmaktadır....
Nüfus kayıtlarındaki düzeltme istemine ilişkin davalarda, mahkemelerin hiç bir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunduğu gözetilerek, somut olayda Mahkemece, salt taraflar ve tanık beyanları ile yetinilmeyip bu iddia ile ilgili olarak nüfus kaydına göre 1990 yılında öldüğü anlaşılan ... ile nüfus kaydında ... oğlu olarak görünen ve davacının dedesi olan Mustafa Orak arasında DNA testi yaptırılıp alınacak rapor da gözetilerek karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru görülmemiştir....
nin 2014/19887 E. ve 2015/7785 K. sayılı ilamında; "Davacı vekili dava dilekçesinde, anneannesi olup nüfusa hiç kaydedilmeyen Emine Bülbül’ün nüfus kaydına tescili ve ölümünün tespiti ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.Dava, davacının anneannesi Emine Bülbül’ün yaşadığının ve ölümünün tesbiti ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istemine ilişkindir.Davacı, anneannesi Emine’nin doğup yaşadığı ve daha sonra öldüğü nüfusa kayıtlı olduğu Suşehri’nde hükümet konağının birçok kez yangına maruz kaldığı, nüfus kaydının bu yangınlardan birinde yok olmuş olabileceğini, bu nedenlerle nüfus kaydının olmadığını ileri sürdüğüne göre çoğun içinde az da vardır prensibinden hareketle davacının göstereceği deliller toplandıktan sonra, böyle birinin yaşadığının tespiti halinde, mirasçılarının davaya dahili ile taraf teşkili sağlanıp, gösterilecek ve mahkemece re'sen tüm deliller toplanarak iddianın kanıtlanması durumunda yaşadığının ve öldüğünün tespiti...
ın nüfus kaydının düzeltilmesini talep ettiği, ...'ın ikametgahının ... ili mahkemeleri yargı çevresi içerisinde kaldığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Somut olayda, davacı, davalı ... ...'in nüfusta anne babası olarak görünen kişilerin gerçekte anne babası olmadığını, anne ve babasının ... ... ve ... ... olduğunu, murisi ... üzerinde görünen kaydın hatalı olduğunu belirterek nüfus kaydının düzeltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendine göre nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılması gerekir. Bu yer mahkemesinin yetkisi itiraza tabi olmayıp kamu düzenine ilişkin kesin yetkidir. Dolayısıyla mahkemece itiraz olup olmadığına bakılmaksızın bu husus mahkemece resen gözetilir....
in kaldığının ve nüfusa ölüm kaydının işlenmediğinin belirtildiği, geri çevirme kararımız üzerine adı geçen davalının kesin olarak öldüğü bilinmediğinden nüfusta ölüm kaydının işlenmediği anlaşıldığından dosyanın sürüncemede kalmaması için tek mirasçı olarak kalan oğlu ...'in adresi tespit edilerek mahkemenin gerekçeli kararı ile idarenin temyiz dilekçesinin yöntemine uygun tebliği ile temyiz ve cevap sürelerinin beklenmesinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 10.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, nüfus kaydında davacının baba bir kardeşi olarak görünen ... kaydının silinmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Temyiz eden davacı vekili tarafından ödenmesi gereken temyiz harcının yatırıldığına dair belge dosyada bulunmamaktadır. Temyiz eden davacı vekilinden harç alınmışsa buna ait belgenin dosyaya konulmasından, alınmamışsa 2494 sayılı Kanun ile değiştirilen HUMK nun 434. maddesinin 3. fıkrası uyarınca gerekli tebligat yapılarak harcın süresinde tamamlanmasından, 2-Harcın süresinde tamamlanması halinde, nüfus kaydının iptal edilmesi istenilen ...'un nüfusa ... ve ... oğlu 01.07.1908 doğumlu olarak tescil edildiği, 1947 yılında ... Cilt 12, Hane 66'ya naklen gittiği ve naklen geldiği hanede .. ve ... oğlu 01.07.1914 doğumlu ... olarak nüfusta kayıtlı olduğu görüldüğünden adı geçen ...'...
Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir. Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; mahkemece nüfus müdürlüğünden kayıtta ismi geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı hususunda yapılan araştırma neticesinde, kaydı düzeltilmesi istenen ... dışında " ... oğlu ... " isimli bir başka şahsın kaydına ulaşıldığı saptanmıştır. Tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesine ilişkin davalarda en önemli husus "mülkiyet aktarımına neden olunmamasıdır"....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar vekili dava dilekçesinde, nüfusta ... kızı olan davalı ... gerçekte Halise ve ...'ün kızı olduğunu belirtereknüfus kayıtlarının düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. 1-Davacı ...'in ... ile irtibatını gösterir nüfus kayıtlarının ...'den itibaren getirtilip davacının aktif dava ehliyetinin belirlenmemiş olması, 2-... nüfus kaydının düzeltilmesi halinde hukukları etkilenecek olan ... kardeşleri görünen ... ile bunların ölmüş olmaları halinde mirasçıları ile ... ve ... çocukları görünen ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili dava dilekçesinde, nüfus kaydında ... oğlu olarak görünen davalı ... 'nın nüfus kaydının iptali ile gerçek annesi ... ve gerçek babası ... üzerine kaydının yapılmasına karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Dava dilekçesine ekli vekaletname genel nitelikte olup, vekil eden davacının nüfusta oğlu görünen ...'nın kaydının iptali konusunda özel bir yetkiyi içermediğinden, davacı vekiline bu konuda verilmiş özel bir vekaletname bulunup bulunmadığı kendisinden sorularak varsa dosyasına konulmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 01.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....