in kök murisi ... nüfusuna kayıtlı ... ... doğumlu olup, 19/.../... tarihinde şehit olduğunu, geride gerçekte müvekkilinin babası ... ve halası ... kalmışken her nasılsa nüfus kayıtlarında ... ölüm tarihi kök muris ... çocuğu olarak kendi çocukları yanında da 01/.../... doğumlu ... adlı bir çocuğun da kaydedildiğini, nüfus kayıtlarından da anlaşılacağı üzere bu çocuğun baba adının ..., anne adının ise farklı olduğu bu çocuğun kök muris ... çocuğu olmadığı halde, sehven kök muris ...'...
Somut olayda, davacı vekili, müvekkilinin annesi ile babasının resmi nikahsız birlikteliğinden dünyaya geldiğini, müvekkilinin nüfus kayıtlarında anne adının ... olarak kayıtlı olduğunu, gerçek anne adının .... olduğunu, ..... ölü olduğunu, nüfus kayıtlarında ..... olarak görünen anne adının gerçek olmadığını, bu nedenlerle müvekkilinin nüfusta ..... olarak görünen anne adının ..... . olarak düzeltilerek .... annesi olduğunun tespiti ile aralarında soybağının kurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendine göre nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılması gerekir. Bu yer mahkemesinin yetkisi itiraza tabi olmayıp kamu düzenine ilişkin kesin yetkidir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2019/32 ESAS 2019/461 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Diğer Kayıtların Düzeltilmesi İstemli) KARAR : İzmir 12....
nın adının annesi olarak sicile yazıldığını, ... ...'nın 17.09.2002 yılında yasal mirasçı bırakmadan ölümü üzerine yasal mirasçısının Hazine olduğuna dair veraset belgesinin verildiğini, bu belgenin iptali ile müvekkilleri adına mirasçılık belgesi düzenlemesi istemiyle açacakları davada dayanak olacak nüfus sicil kayıtlarının düzeltilebilmesi için bu davayı açtıklarını, ... ...'nın nüfus kaydında ... ... olarak yer alan anne adının ... olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne, ... anne adının ... olarak düzeltilmesine ve tesciline karar verilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; davacıların dayısının çocuğu olduğu iddia edilen ... ...'nın Türkiye'deki nüfus kütüğü kayıtlarında anne adının Bulgaristan 1907 doğumlu ... olduğu görünmektedir. 1925 doğumlu ... ...'nın 01.12.1951 tarihinde nüfusa tescil edildiği Edirne Toprak İskan Müdürlüğü'nün düzenlediği muhacir kağıdı kayıtlarına göre de, ...'...
nın kayden maliki olduğu 333 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında adının ... baba adının ... 508 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında adının ... kızı ... olarak yer aldığını gerçekte murisinin nüfus kaydında adının ... baba adının ... olduğunu ileri sürerek, anılan taşınmazların tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesini istemiş, yargılama sırasında miras bırakanın nüfus kaydındaki baba adının idari yoldan ... olarak düzeltildiğini belirterek bu defa 333 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydındaki ... şeklinde yer alan baba adının ... olarak, düzeltilmesini istemiş, 508 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydındaki baba adının nüfus kaydı ile uyumlu hale geldiğinden murisinin baba adının değiştirilmemesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'nun raporu okundu, düşüncesi alındı....
Bu durumda, tapu kayıtlarının nüfus kayıtlarına uygun olarak oluşturulması esas olduğundan, davacının nüfus kaydında baba adının "..." olarak yer almasına rağmen nüfus kaydında yer almayan baba adının davacının talebi doğrutusunda "..." olarak tapu kayıtlarının düzeltilmesine karar verilmesi doğru değildir. Davacının baba adı ancak nüfus kaydında yer aldığı gibi düzeltilmesi mümkündür. Bu sebeple; baba adının "..." olarak düzeltilmesi isteği yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulü cihetine gidilmesi isabetsizdir. Öte yandan; davacının son (evlilik) nüfus kaydına göre evlenmekle "Haymana" soyadını aldığı belirlenmiş olup nüfus kaydında olmadığı halde kızlık soyadının tapu kaydına eklenmek suretiyle yazılmasına karar verilmesi de isabetsizdir.” gerekçesi ile Mahkeme kararı bozulmuştur. 3. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar Mahkemenin 19.09.2017 tarihli ve 2017/31 E., 2017/1000 K. sayılı kararıyla; Ceyhan 3....
HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 428 ] "İçtihat Metni" Davacı vekili, dava dilekçesinde davacının adının "H......." olarak değiştirilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde davacının nüfus kütüğünde yazılı "H... H......." adının "H......." olarak değiştirilmesi istenilmiştir. 2721 Sayılı Türk Medeni Yasasının 27. maddesi hükmüne göre adın değiştirilmesi, ancak haklı nedenlere dayanılarak hakimden istenebilir. Somut olayda adının değiştirilmesi istenen kişiye ilişkin doğum tutanağında adı H... H....... olup, nüfus kütüğüne tescil edilirken de bu tutanağa dayanılarak ilgilinin adı "H... H......." olarak nüfus kütüğüne kaydedilmiştir. Yargılama sırasında dinlenen davacı tanıkları da davacının adının H......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfus (Anne-Baba Adının Düzeltimi İstemli) Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 02.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
in çocukları olmadığı anlaşılacağından baba adının ..., anne adının ... olarak tashihine karar verilmesini talep etmiştir. Dava bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp, hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. Maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medeni Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince İzmir 12.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 30.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili, dava dilekçesinde davacının nüfus kaydında "..." olan anne adının "..." olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili tarafından Nüfus Müdürlüğü aleyhine açılan davada, davacının nüfus kaydında anne adının "..." olarak geçmesi nedeni ile annesi "... den veraset ilamı alınmasında sorun yaşandığını belirterek, ... olan anne adının "..." olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Dava sonuç itibariyle soybağını ilgilendiren nüfus kaydının düzeltilmesi davası olup, nüfus kaydının düzeltilmesine karar verilen davacı ... ...'nin annesi olan ... ve ... kızı ...'nin tüm mirasçılarının (...eşi sağ ...'...