Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tahsis dosyasında bulunan belgeler ile hizmet cetvelinde davacının doğum tarihinin 1973 olarak görüldüğü, sigorta kayıtlarında baştan itibaren davacının doğum tarihinin 15.07.1973 olduğu, sigortalılık başlangıcında doğum tarihinin 1973 olduğu, daha sonra nüfus müdürlüğünce nüfus kayıtlarının defterlerden aktarılması sırasında sehven 1975 olarak kayıt edilmesi nedeniyle davacının kayıt düzeltilmesi davası açmış olduğu, esasen davanın yaş düzeltilmesi davası olmadığı, mahkeme karar ve gerekçesinin yerinde olduğu gerekçeleriyle; "Davalının istinaf başvurusunun esastan reddine" karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVALILAR : 1-..., ... 2-Nüfus Müdürlüğü Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 03.11.2010 gün 2010/18 sayılı davanamesi ile ... 'nin 1996 olan doğum yılının 1992 olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 03.11.2010 gün 2010/18 sayılı davanamesi ile ... 'nin 01.09.1996 olan doğum tarihinin yılının 1992 olarak düzeltilmesi istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Doğum tarihinin düzeltilmesine karar verilen ... ile aynı anneden doğduğu anlaşılan kardeşi 10.10.1992 doğumlu ... arasında düzeltilen doğum tarihine göre 1 ay 9 günlük bir zaman farkı bulunmaktadır....
Mahkemece, talep konusu taşınmazların tapu kayıtlarında, talep edenler ... ve ... ile babaları olan ..l'in soyadlarının nüfus kayıtlarındaki kimlik bilgilerine aykırı yazıldığı tespit edilmek suretiyle soyadlarının düzeltilmesine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur Ancak, doğum tarihleri tapu sicilinde bulunması zorunlu bilgilerden değildir. Bu nedenle talep edenlerin doğum tarihlerinin talep gibi tespitine karar verilmesi gerekirken, zuhulen doğum tarihlerinin de düzeltilmesine karar verilmesi doğru değil ise de; anılan husus yeniden yargılama yapılmasını gerekli kılmadığından hükmün 2. fıkrasındaki '' 1955 doğumlu'' kelimesi ile 3. fıkrasında ki '' 1964 doğumlu'' kelimesinin çıkartılmasına, hüküm fıkrasının 2. bendine '' talep eden ...'nın doğum tarihinin 1955 olduğunun tespitine'' kelimesinin, hükmün 3. fıkrasına ise'' talep eden ...'...
İncelenen dosyadan, ...’nın 22.04.1999 olan doğum tarihinin 22.04.2000 olarak düzeltilmesine karar verildiği görülmüştür. Bir kimsenin doğmadan önce nüfusa tescili mümkün olmadığı ve ...’nın 22.02.2000 tarihinde nüfusa tescil edildiği halde, doğum tarihinin 22.04.2000 olarak düzeltilmesi nüfus kayıtlarında çelişki meydana getirmektedir. Hakim, nüfus kayıtlarında düzeltme yapılmasına karar verirken, bu kayıtlar arasında çelişki meydana getirmemek ve hayatın olağan akışına ters düşecek durumlara yol açmamaya özen göstermek zorunda olup, bu hususa uyulmaması usul ve kanuna aykırı bulunmuştur. Bu itibarla yukarıda açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK.'nun 427. maddesi gereğince sonuca etkili olmamak kaydıyla kanun yararına BOZULMASINA ve gereği yapılmak üzere kararın bir örneği ile dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 06.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfus (Yaş Düzeltilmesi) Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava dilekçesinde, davacının 20.09.1972 olan doğum tarihinin 20.09.1965 olarak düzeltilmesi istenmiş, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, nüfus kaydındaki doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 14'ncü maddesinin (1.) fıkrası gereğince, kapalı kayıt üzerinde işlem yapılamaz. Nüfus kaydının kapatılması ise, ölüm, gaiplik, Türk vatandaşlığının kaybı, evlenme, boşanma, evlat edinilme, soybağının düzeltilmesi veya reddi gibi olaylar nedeniyle bir kaydın üzerinde işlem yapılamaz hale getirilmesidir....
Görülüyor ki; bunların arasında malikin doğum tarihi yer almamıştır. Dolayısıyla tapu kütüğünde bulunması zorunlu olmayan nüfus bilgilerinin ilavesi veya düzeltilmesi dava yoluyla istenemez. Şayet tapunun tescile dayanak yapılan işlemde düzeltilmesini gerektirir bir hata yapılmışsa bu hatanın tüzüğün 87.maddesi uyarınca ilgilisinin başvurusu üzerine o maddedeki koşullar araştırılarak idarece düzeltilmelidir. Kütükteki bilgiler arasında yer almayan doğum tarihinin düzeltilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmişse de bu yanlışlık yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HUMK'nun 438/VII. maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....
Uyuşmazlık, yaşlılık aylığı bağlanmasında; sigortalının ilk defa çalışmaya başladığı tarihte nüfus kütüğünde kayıtlı bulunan doğum tarihinin mi, yoksa çalışmanın başlamasından sonra mahkeme kararı ile düzeltilen tarihin mi esas alınacağı noktasında toplanmaktadır. Yaş düzeltilmesi ile ilgili yasal düzenlemeler de, 29.04.2006 tarihinde yürürlüğe giren ve 1587 sayılı Nüfus Kanununu yürürlükten kaldıran 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 10. maddesi “(1) Kurumlarda kişiyle ilgili olarak yapılan işlemlerde nüfus kayıtları esas alınır. Kayıtlar arasında farklılık olması halinde nüfus kayıtlarında değişiklik yapılmaz, usulüne göre diğer kayıtlar düzeltilir.” ve yine aynı Yasanın 35. maddesi “…(1) Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili ilk derece mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili T1 15/02/1999 tarihinde evde doğduğunu, fakat nüfus cüzdanında doğum tarihinin 15/11/2001 olarak yazıldığını, müvekkilinin görünümü ve kemik yapısının da iddialarını açıkça doğrulayacağını, ayrıca gerek görüldüğü takdirde mahkemenin sağlık kuruluşundan aldıracağı raporla da gerçeğin ortaya çıkacağını, müvekkilinin mevcut ve ileride meydana gelebilecek istenmeyen durumlar karşısında mağdur olmaması ve manevi bir zarara uğramaması için, doğum tarihinin doğru olarak düzeltilmesi gerektiğini, müvekkiline ait nüfus kayıtlarında 15/11/2001 olarak geçen doğum tarihinin 15/02/1999 şeklinde düzeltilerek nüfusa kaydedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Nüfus Müdürlüğü temsilcisi duruşma sırasındaki beyanında özetle; takdiri mahkemeye bırakmıştır....
nın nüfus kaydında doğum tarihi 01.06.1993 olmasına karşın, gerekçeli kararın hüküm fıkrasında 07.07.1993 olarak yazılması, yine düzeltilen doğum tarihinin ay gün baki kalmak kaydıyla denilmesine karşın 07.07.1989 olarak düzeltilmesi doğru değil ise de, bu durumun düzeltimesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm fıkrasının birinci bendinin ikinci satırında yer alan "07.07.1993" yerine "01.06.1993" yine üçüncü satırında yer alan "07.07.1989" yerine "01.06.1989" yazılarak hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 29.1.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İSTİNAF NEDENLERİ; Davacı vekili özetle; müvekkilinin tüm resmi evraklarda doğum tarihinin 14/02/1965 olmasına rağmen nüfus idaresi kayıtlarında tescil işlemleri yapılırken yanlışlıkla 14/02/1966 olarak geçtiğini,dosyadaki resmi kayıtlara rağmen davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, nüfus kaydındaki mevcut doğum tarihinin gerçeği yansıtmadığı iddiasına dayalı nüfus (yaş düzeltimi) kayıt düzeltim istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verildiği kararın davacı vekilince istinaf edildiği anlaşılmıştır. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 35. maddesinde “kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez…” ibaresi yer aldığından, her hangi bir sınırlama olmaksızın nüfus kütüğünde mevcut her kaydın düzeltilmesinin istenebileceği kuşkusuzdur....