WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak; 1- Sanığın adli sicil kaydına ilişkin yabancı ülke mahkemesince verilmiş olan ilam incelendiğinde, sanığın nüfus kaydında yer alan doğum yerinin Düzce ve doğum tarihinin 10/03/1979 olduğu, yabancı ülke mahkemesince verilmiş olan ilamda ise; sanığın doğum yerinin Adana, doğum tarihinin ise 11/03/1973 olarak belirtildiğinin anlaşılması karşısında; dosya arasında yer alan adli sicil kaydının sanığa ait olup olmadığı kesin bir şekilde belirlendikten sonra, TCK'nın 51 ve 231. maddeleri açısından sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden hüküm kurulması, 2- Sanık hakkında müstehcenlik suçundan kurulan hükümde uygulanan Kanun maddesinin ilgili fıkrasının "TCK'nın 226/1-d" yerine, "TCK'nın 226/1-c" olarak gösterilmesi suretiyle CMK'nın 232/6. maddesine aykırı davranılması, 3- 17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanun'un 24. maddesi ile değişik CMK'nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, CMK'ya 7188 sayılı Kanunla...

    Görülüyor ki; bunların arasında malikin doğum tarihi yer almamıştır. Dolayısıyla tapu kütüğünde bulunması zorunlu olmayan nüfus bilgilerinin ilavesi veya düzeltilmesi dava yoluyla istenemez. Şayet tapunun tesciline dayanak yapılan işlemde düzeltimi gerektirir bir hata yapılmamışsa, bu hatanın tüzüğün 87. maddesi uyarınca ilgilisinin başvurusu üzerine o maddedeki konular araştırılarak idarece düzeltilmelidir. Böyle olunca tapu kaydında doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkin davanın reddi gerekir. Karar bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 12.06.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar tarafından, davalı aleyhine 28.06.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında doğum tarihinin düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14.10.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, dava konusu taşınmazların tapu kaydının dayanağı kadastro tutanağında kayıt malikinin doğum tarihinin 1944 yazıldığını ileri sürerek bu tarihin 1915 olarak düzeltilmesini talep etmiştir. Davalı yargılamaya katılmamış, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalı temyiz etmiştir. Dava, tapu kaydının dayanak belgelerinde yer alan doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir....

        Mahkemece, Gaziantep Cengiz Gökçek Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesine yazılan müzekkereye verilen cevapta Sağlık Tesisi Arşiv Birimince yapılan araştırmada 1990 yılından önceki Hastalara ait herhangi bir belgenin olmadığının bildirildiği, bu cevaba göre de davacının iddiasının resmi belge ile ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Dava, nüfus kaydındaki doğum yerinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Nüfus kaydının düzeltilmesi davaları kamu düzeni ile yakından ilgili bulunduğundan, hakim, kendiliğinden de yapacağı araştırma ile elde edeceği bulgulara göre, kayıtlarla çelişki yaratmayacak şekilde karar vermek zorundadır. Nüfus kaydının düzeltilmesi davası her türlü kanıtla ispatlanabilir....

          SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte yazılı nedenlerle yerel mahkeme kararının 2.bendinin 2.satırında yer alan "1955 doğumlu" "ve doğum tarihinin", 3.satırında yer alan "1951 doğumlu" ve 4. satırında yer alan "1951 doğumlu" sözcüklerinin hükümden çıkartılmasına, kararın bu haliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin yatırılan harcın iadesine, 22.11.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            un 15.08.1996 olan doğum tarihinin yılının 1995 olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Karar tarihinde ergin olan doğum tarihi düzeltilen ...'a mahkeme kararı ve davalı ...nün temyiz dilekçesinin tebliği ile yasal sürelerinin beklenmesinden, 2-Dosya içerisindeki 17.09.2013 tarihinde ...nden gönderilen nüfus aile kaydında ...'un doğum tarihi 03.9.1998 olup temyiz dilekçesinin ekli nüfus aile kaydında ise 03.09.1995 olarak görülmektedir. ... idaresinden çelişkinin nedeni sorularak adı geçenin doğru doğum tarihini (doğum tutanağını da) gösterir nüfus kaydının getirtilerek dosyaya konulmasından, Sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 28.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Bu nedenle, TMK'nın "Hısımlık" başlıklı 282 ilâ 363. maddeleri arasında yer alan soybağına ilişkin davalar, aile mahkemeleri tarafından çözümlenmelidir. Diğer taraftan, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1-a maddesi gereğince, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istemlerine ilişkin davalara bakmak görevi ise asliye hukuk mahkemelerine ait bulunmaktadır. Davanın kabulü halinde, her iki dava türünde de nüfus kayıtlarında değişiklik yapılmasının gerekmesi nedeniyle, benzer sonuçlara sahip bu davalar arasında görevli mahkemenin belirlenebilmesi için davanın vasfının doğru olarak tayin edilmesi önem kazanmaktadır. 4721 sayılı TMK'nın 282. maddesi uyarınca, anne ile çocuk arasındaki soybağı doğum ile; baba ile çocuk arasındaki soybağı ise "Anne ile evlenme", "Tanıma” ve “hâkimin hükmü” ile kurulmaktadır. Diğer taraftan, evlat edinme de soybağı oluşturan hallerdendir....

                -2- 2006/164-1429 fıkrasının iki numaralı bendinin son satırında yer alan “aynı taşınmazların tapu kayıt ve tapulama tutanaklarında davacının murisinin doğum tarihinin de 1892 olarak kayıt ve tesciline" sözlerinin ve rakamın hükümden çıkarılmasına, hükmün DEĞİŞTİRİLMİŞ VE DÜZELTİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, 16.2.2006 gününde oybirliği ile karar verildi....

                  Görülüyor ki; bunların arasında malikin doğum tarihi yer almamıştır. Dolayısıyla tapu kütüğünde bulunması zorunlu olmayan nüfus bilgisinin ilavesi veya düzeltilmesi dava yoluyla istenemez. Şayet tapunun tesciline dayanak yapılan işlemde düzeltimi gerektirir bir hata yapılmışsa, bu hatanın tüzüğün 87. maddesi uyarınca ilgilisinin başvurusu üzerine o maddedeki kurallar araştırılarak idarece düzeltilmelidir. Böyle olunca tapu kütüğündeki doğum tarihinin mahkemece düzeltilmesi doğru görülmemiş,kararın bu nedenle bozulması gerekmiş ise de, yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün HUMK.nun 438/Vll. Maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir....

                    Bu nedenle, TMK'nın “Hısımlık” başlıklı 282 ilâ 363. maddeleri arasında yer alan soybağına ilişkin davalar, aile mahkemeleri tarafından çözümlenmelidir. Diğer taraftan, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1-a maddesi gereğince, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istemlerine ilişkin davalara bakmak görevi ise asliye hukuk mahkemelerine ait bulunmaktadır. Davanın kabulü halinde, her iki dava türünde de nüfus kayıtlarında değişiklik yapılmasının gerekmesi nedeniyle, benzer sonuçlara sahip bu davalar arasında görevli mahkemenin belirlenebilmesi için davanın vasfının doğru olarak tayin edilmesi önem kazanmaktadır. 4721 sayılı TMK'nın 282. maddesi uyarınca, anne ile çocuk arasındaki soybağı doğum ile; baba ile çocuk arasındaki soybağı ise “Anne ile evlenme”, “Tanıma” ve “Hâkimin hükmü” ile kurulmaktadır. Diğer taraftan, evlat edinme de soybağı oluşturan hallerdendir....

                      UYAP Entegrasyonu