Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece delillerin hatalı değerlendirildiğini, iş adinin sendikal neden ile feshedildiğini, ilk derece mahkemesince ispat külfetinin yer değiştirmesi kuralının hatalı olarak değerlendirilerek dosyadaki sendikal neden ile feshe ve sendikal ayrımcılığa ilişkin güçlü delilden ziyade somut maddi deliller ve en önemlisi iş yerinde nakliyat iş sendikasının aldığı TİS yetkisi ve bu yetkiye iş veren tarafından yapılan itirazın reddedilmesi gibi olguların göz ardı edilerek vahim hukuki hatalar içerir şekilde karar verildiğini ileri sürerek yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunmuştur. Delillerin değerlendirilmesi, hukuki sebepler ve Gerekçe: HMK 355. Maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık halleri gözetilerek yapılan istinaf incelemesinde; Dava işe iade istemine ilişkindir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/12/2021 NUMARASI : 2021/559 ESAS 2021/142 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Diğer Kayıtların Düzeltilmesi İstemli) KARAR : İzmir 22....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/06/2022 NUMARASI : 2022/14 ESAS - 2022/215 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ana-Baba Adının Düzeltilmesi/Değiştirilmesi İstemli) KARAR : Kocaeli 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/14 Esas - 2022/215 Karar sayılı kararına karşı davacı tarafça İstinaf Kanun yoluna başvurulmakla yapılan inceleme sonucunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili T1 ile dava dışı Murat GEZERin 14/07/1993 yılında evlendiklerini, davacı T1 ile dava dışı Murat Gezer Kocaeli 2....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı vekili, müvekkili T1 annesi 1118542464 T.C. kimlik numaralı Fikriye Gümüş olmasına karşın nüfus kayıtlarında T4 olarak göründüğünü ve bu nedenle müvekkilinin annnesinin nüfus kayıtlarındaki Fikir olan isminin Fikriye olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep ettiği, yerel mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının davasının reddine karar verildiği, verilen kararın davacı vekili tarafından istinafa taşındığı görülmüştür. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun; 35. maddesinde; "(1) Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar T3 dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir....
E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, nüfus kütüğünde isim ve soyisim düzeltilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kısmen reddine kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Nüfus kütükleri, kişilerin kimliklerinin, yerleşim yeri adreslerinin, aile bağlarının, vatandaşlık durumlarının ve şahsi hallerinin belirlenmesi amacıyla ilçe ve aile esasına göre nüfus olaylarının tescil edildiği, daimi olarak saklanması gerekli resmi sicillerdir (5490 s. NHK. m. 5/1). Nüfus kütükleri; aile kütüğü, özel kütük ve yedeklerinden oluşur....
Çocuk ile ana arasında soybağı, doğumla kendiliğinden kurulur. Çocuk ile annesi arasındaki soybağının tesisi için, hükme gerek bulunmadığından, çocuğun annesi ile soybağı ilişkisinin kurulması değil, çocuğu doğuran kadının kim olduğunun tespiti dava konusu edilebilir. Öte yandan Türk Medeni Kanunu'nun 36/1. maddesinde, kişisel durumun bu amaçla tutulan resmi sicille belirleneceği; aynı Kanunun 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddelerinde de, kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemeyeceği ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhlerin konulamayacağı, ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hataların nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltileceği hükme bağlanmıştır. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının "düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi”dir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/05/2022 NUMARASI : 2022/328 2022/401 DAVA KONUSU : Nüfus (Diğer Kayıtların Düzeltilmesi İstemli) KARAR : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılar ile müvekkilinin baba bir ana ayrı kardeş olduklarını, müvekkilinin babası Seyit Korkmaz’ın imam nikahlı olarak yaşadığı T7 olan çocuklarını resmi nikahlı eşi olan T11 üzerine yazdırmış olduğunu, davalıların da bu gerçeğin aksini iddia etmeyecekleri kanısında olduklarını, davalılardan T9 çocuksuz olarak ve evlenmeden 24/03/1994 tarihinde 13 yaşında iken vefat etmiş olduğunu, davalıların çocukları doğuran gerçek annenin kütükte kayıtlı olan T11 olmadığını ifade ve özetle; gerçek annenin Mensure olduğunun kabulü ile bu doğrultuda kayıtların düzeltilmesini talep etmiştir. Davaya bakan Gebze 1. Asliye Hukuk Mahkemesi davaya İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesinin bakacağından bahisle yetkisizlik kararı vermiştir. Davaya bakan İstanbul Anadolu 28....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece verilen kararın usul ve yasa hükümlerine aykırı olduğunu, açılan davanın yaş tashihi davası olduğunu, bu davadan beklenen amacın davacının gerçek yaşına ulaşmak olduğunu, ancak yerel mahkemece müvekkilinin kemik yaşına ilişkin olarak hastaneden rapor aldırılmasına rağmen nüfusa tescil tarihinin 1957 olduğu gerekçesi ile (nüfus kütüğünde değişiklik meydana geleceğinden bahisle) davanın ret edildiğini, oysa yargı kararlarındaki amacın maddi gerçekliğe ulaşmak olduğunu, nüfus kütüğünde meydana gelecek değişikliğin var olan maddi gerçeğe rağmen açılan davanın reddi gerekçesi olmaması gerektiğini, kaldı ki bir an için bile verilen kararın doğru olduğu kabul edilse dahi müvekkilinin ana yaşının 1957 olarak tescil edilmesi gerektiğini, müvekkkilinin ana yaşının 10/05/1955 olmadığı kabul edildiğinde tescil tarihi baz alınacak olursa müvekkilinin yaşının 1957 olarak tashihinin zorunlu bir...
Bedrettin üzerine (dedesi ve babaannesi üzerine) kaydedildiğini belirterek, yanlış nüfus kaydının terkinine ve gerçek anne baba olan Tenzile ve Yaşar'ın çocukları olarak nüfus hanelerine tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
in nüfustan çıkartılarak, nüfus kaydının gerçeğe uygun olarak düzeltilmesini talep etmiştir. Öncelikle çözümlenmesi gereken husus; davanın soybağının reddi - babalık veya nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davası olup olmadığıdır. Bilindiği üzere, soybağı birbirinin soyundan gelen kişiler arasındaki ilişkiyi ifade ettiğinden bu kavram içerisinde kan bağının yanında hukuki münasebetin de bulunması, diğer bir ifadeyle kan bağının hukuk düzeninin aradığı koşullar içerisinde oluşması zorunludur. Türk Medenî Kanununun 282. maddesi uyarınca, çocuk ile ana arasında soybağı doğumla, baba ile arasında soybağı ise ana ile evlilik, tanıma veya hâkim hükmüyle kurulur. Soybağı ayrıca evlat edinme yoluyla da kurulur, ayrıca, kısaca af kanunları olarak nitelendirilen bir evlenme aktine dayanmayan birleşmelerden doğan çocukların neseplerinin düzeltilmesine ilişkin kanunlara göre de soybağı düzeltilebilir....
