'in nüfus kütüğünde 01.02.1987 olan doğum tarihinin gerçeği yansıtmadığı bildirilerek adı geçenin gerçek doğum tarihinin tespit edilerek kaydının düzeltilmesi istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... Müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Mahkemenin gerekçeli kararının başlık kısmında yargılamaya katılan Cumhuriyet Savcısının ad ve soyadı ile sicil numarasının gösterilmemesi ve ayrıca, gerekçeli kararının hüküm fıkrasında yaşının düzeltilmesine karar verilen ...'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki isim tashihine ilişkin davada ... 2.Asliye Hukuk ve ... 3. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davacının nüfus kaydında " ..." olan adının “ ...” olarak düzeltilmesi istemine ilişkindir Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, nüfus kaydında ad ve soyadı değiştirilmesi isteminin 6100 sayılı HMK'nın 382/2-a-2'de çekişmesiz yargı işi olarak düzenlendiği, HMK 383.maddeye göre çekişmesiz yargı işinde görevli mahkemeninde Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle, görevsizlik kararı verilmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı,Aynı Kanunun b fıkrasında ise ad ve soyada ilişkin düzenleme bulunduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Soyadının değiştirilmesi istemi 6100 sayılı HMK 'nın 382/2-a-2 de çekişmesiz yargı işi olarak düzenlenmiştir. HMK 383.maddeye göre çekişmesiz yargı işinde görevli mahkeme aksine bir düzenleme olmadığı surette Sulh Hukuk Mahkemesidir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır.Aynı Kanunun b fıkrasında ise ad ve soyada ilişkin düzenleme bulunmaktadır....
Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı, Aynı Kanunun b fıkrasında ise ad ve soyada ilişkin düzenleme bulunduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Soyadının değiştirilmesi istemi 6100 sayılı HMK 'nun 382/2-a-2 de çekişmesiz yargı işi olarak düzenlenmiştir. HMK 383.maddeye göre çekişmesiz yargı işinde görevli mahkeme aksine bir düzenleme olmadığı surette Sulh Hukuk Mahkemesidir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. Aynı Kanunun b fıkrasında ise ad ve soyada ilişkin düzenleme bulunmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki soyadı tashihine ilişkin talepte ... Anadolu 14.Sulh Hukuk ve ... Anadolu 15.Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davacının "Eles" olan soyadının "..." olarak değiştirilmesi istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesi'nce, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı, Aynı Kanunun b fıkrasında ise ad ve soyada ilişkin düzenleme bulunduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiştir....
Ad ve soyadı kişiliğin ayrılmaz bir öğesidir. Kişi bununla anılır ve tanımlanır. Ad veya soyadı niteliği gereği onu taşıyan kişi tarafından benimsendiğinde anlam taşır. Adını benimsemeyen kişiliği ile özdeşleştirmeyen kimsenin, adını değiştirmek istemesi en doğal hakkıdır. Böyle bir durumda, ad değiştirme istemlerini içeren davalarda davacının tercih ve arzusunun ön planda tutulması ve öncelikle dikkate alınması gerekir. Türk Medeni Yasasının öngördüğü "haklı neden" bu kapsam içinde değerlendirildiğinde hakimin bu konudaki takdiri; ileri sürülen nedenin ve yeni alınmak istenen ad veya soyadının toplum değerlerine ve yasanın buyurucu kurallarına ters düşmeyen, özellikle başkalarına veya çevreye zarar vermeyen, incitmeyen nitelikte bulunduğunun saptanmasıyla sınırlı olmalıdır....
Ancak; Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasasının 388. maddesinde mahkeme kararının kapsayacağı hususlar açıkça belirtilmiş olup, buna göre kararın verildiği yargılamanın son oturumuna katılan Cumhuriyet Savcısının ad ve soyadı ile sicil numarasının, davaya dahil edilen davalıların ad ve soyadlarının gerekçeli kararın başlık kısmında gösterilmemiş olması ve hüküm kısmında da ...'in T.C. kimlik numarası ile davacının nüfusa kayıtlı olduğu yer, cilt, hane sıra ve T.C. kimlik numaralarının yazılmamış olması doğru değil ise de bu eksikliklerin giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden mahkemenin gerekçeli kararının başlık bölümüne hakimden sonra gelmek üzere "Cumhuriyet Savcısı ...119723" davalılar kısmının sonuna "Dahili Davalılar ... ve ..." gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1 nolu bendinin 3. satırındaki "..." adından önce gelmek üzere "... T.C. kimlik numaralı" ve 4. satırındaki "annelerinin" sözcüğünden sonra gelmek üzere ...:19'da kayıtlı ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Ad ve soyadı değişikliğine ilişkin olarak açılan davada Gaziosmanpaşa 4. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Gaziosmanpaşa 1. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davacının ... olan isminin ... olarak değiştirilmesi talebine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, 6100 Sayılı HMK'nin 382/2-2 maddesine göre ad ve soyadı değiştirilmesi davasının çekişmesiz yargı işlerinden olduğu, aynı yasanın 383. maddesine göre de çekişmesiz yargı işlerinde sulh hukuk mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, ölüm kaydının iptali ve ..... ile ...'ın aynı kişi olduğunun tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı nüfus müdürlüğü ile diğer davalılar ...., .... ve ..... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde davacı ...'ın babası .... hanesinde .... ad ve soyadı ile kayıtlı olduğunu, sağ olmasına rağmen bu kaydına ölüm şerhi düşüldüğünü, eşi hanesine ise ... ad ve soyadı ile kayıtlı olup iki kayıt arasında bağ bulunmadığını bildirerek davacının .... Köyü 51 hanede kayıtlı .... ile aynı kişi olduğunun tespiti, ....'ın ölüm kaydının iptalini istemiştir. Mahkemece davanın kabulü ile ... nüfus kaydının iptaline .... olduğunun tespitine ve ....'...
Davalı nüfus idaresi temsilcisi takdiri mahkemeye bırakmıştır. İlk derece mahkemesince, davacının adının değiştirilmesine ilişkin talebinin kabulüne, yaş tashihine ilişkin talebinin ise reddine karar verilmiştir. Hükme karşı, davacı vekili reddedilen doğum tarihinin düzeltilmesi talebi yönünden yargılama aşamasında ileri sürdüğü iddialar ve alınan raporun iddiasını doğruladığı gerekçesi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Dava, nüfus kaydındaki adın ve doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davacı tarafça sadece doğum tarihinin düzeltilmesi talebine yönelik olarak verilen red kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulduğu, bu hali ile adın değiştirilmesine ilişkin kabul kararının kesinleştiği anlaşılmakla istinaf incelemesi sadece doğum tarihinin düzeltilmesi talebine yönelik yapılmıştır....