"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 28.04.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil ikinci kademede tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; tazminat isteminin kabulüne dair verilen 31.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Davacı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ikinci kademede ise tazminat istemiştir. Mahkemece, ikinci kademedeki tazminat isteminin kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, taraf vekilleri temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17.08.2011 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ya da tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil veya tazminat talebine ilişkindir. Davacı vekili, ... Noterliğinin 07.01.1999 tarihli düzenleme şeklindeki satış vaadi sözleşmesiyle,...ili, ... ilçesi, ......
Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Geçerli bir sözleşmenin ifa olanağı bulunmadığında 818 sayılı BK’nin 96 ve 106. maddeleri dikkate alınması gerekir. Somut olayda; davacı noterden yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını iddia ederek tapu iptal ve tescil ikinci kademede tazminat talebinde bulunmuştur. Taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesi geçerlidir. Davacı ile bir kısım davalılar arasında yapılan biçimine uygun satış vaadi sözleşmesi ile belirlenen bedelin davacı tarafça nakten ve tamamen ödendiği sözleşmede belirtilmiştir....
Davalı ..., davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığını, taşınmazda devir yasağının bulunduğunu, satış vaadi sözleşmesinin geçerli olmadığını belirterek davanın reddini savunmuş; diğer davalılar yanıt vermemişlerdir. Mahkemece, taşınmazda devir yasağı bulunduğu gerekçesiyle tapu iptali tescil isteminin reddi ile asıl davada 114.639,00 TL bedelin davalı ...'den alınarak davacı ...'na; birleştirilen davada da 114.639,00 TL bedelin davalı ...'dan alınarak davacı ...'a verilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... vekili ile davacı ... vekili temyiz etmiştir. Asıl ve birleştirilen dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil; ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 13.04.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde ise tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali ve tescil talabinin reddine, tazminat isteminin kabulüne dair verilen 12.04.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde alacak istemlerine ilişkindir. Davalı, bedelin ödenmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, terditli olarak açılan davada ifraz şartları bulunmadığından tapu iptali ve tescile yönelik talebin reddine, alacak talebinin ise kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....
ın 22.03.2009 tarihinde trafik kazası sonucu vefat ettiğinin, mirasçıları olarak davacı eşi ... ve kızı ...'in kaldığını, davacıların dava konusu dairede oturmaya devam ettiklerini, davalı ...'ün tapuya devretmemesi nedeniyle daha önce ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/757 Esas sayılı dosya ile açılan tapu iptali ve tescil davasının, satış vaadi sözleşmesinde alıcının muvazasının eksik olması nedeniyle sözleşme geçersiz addedilerek davanın reddedildiğini ve kesinleştiğini belirterek, sözleşmede şekil şartı eksik olmakla birlikte gayrimenkulün zilyetliğinin alıcıya teslim edilmiş olması ve alıcının da malik sıfatı ile dava tarihine kadar bu yerde oturmuş olması nedeniyle ortada geçerli bir satış bulunduğu için öncelikle tapu kaydının iptali ile davacılar adına tescilini, bu talepleri kabul görmediği takdirde, davalı ...'ün satış vaadi sözleşmesinde satış bedelini aldığını imzası ile kabul etmiş olması ve diğer davalı sözleşmeyi düzenleyen ve o tarihte 15....
Dava noter satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacılar murisinin 16.08.1967 tarihli noter satış vaadi sözleşmesiyle satım ve teslim aldığı 26 Mart 1339 tarih 56-57-58 nolu tapu kayıtlarının dosyaya getirtilen kadastro tutanağına göre 15.08.1974 tarihinde 61 ada 16 sayılı parsel olarak tespit ve revizyon görüp kadastro tutanağını 05.11.1975 tarihinde kesinleşmiş olduğu görülmektedir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.12.2015 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen 10.03.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklı tapu iptali ve tescil mümkün olmazsa tazminat isteğine ilişkindir....
Çünkü, borç ifa edilmiş olsaydı; alacaklının mal varlığına hem borcun konusunu teşkil eden şey (satış vaadine konu teşkil eden eşyanın mülkiyeti) fiilen girmiş, hem de satış vaadi alacaklısı bundan başka kazançlar elde etmiş olacaktı. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince; Davacı, davalılar ... ve ...'a ait ... parsel, 10231 ada 3 parsel ve 10231 ada 4 parsel sayılı taşınmazlardaki paylarını 19.06.2012 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile satmayı vaat ettiğini belirterek tapu iptali ve tescili, 15.05.2014 tarihli UYAP'ta kayıtlı dilekçesi ile 10231 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar hakkında tazminat isteminde bulunmuştur....
Mahkemece dosyadaki tapu kaydına göre davalıların tapuda kayıt maliki olmadıkları sabit olduğundan, sözleşme nedeniyle tapu iptali ve tescil davasının görülme kabiliyeti kalmadığından davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili kararı temyiz etmiştir. Dava noter satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Dava tarihi itibariyle davalı ... ve davalı ... tapuda pay maliki olarak kayıtlıdırlar....