. - 2012/191 K. sayılı ve 09.04.2012 tarihli kararında davacının halen evli olduğunu, evli olan birinin nişanlamayacağını, geçerli bir nişanın bulunmadığını, davanın Asliye Hukuk Mahkemesinin görevine girdiğini belirterek, görevsizlik kararı vermiş; anılan bu karar temyiz edilmeksizin 04.06.2012'de kesinleşmiştir. Dava dosyasının gönderildiği......Asliye Hukuk Mahkemesi de davada nişanlılığın hükümlerinin, nişanın bozulmasının sonuçlarının ve hediyelerin geri verilmesi koşullarının inceleneceği gerekçesi ile Aile Mahkemesinin görevli olduğunu belirterek görevsizlik kararı vermiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Somut olayda, davanın niteliği nişan bozulması nedeni ile hediyelerin iadesi olarak adlandırılmış ise de, davacının nüfus kaydına göre 14.08.2003 tarihinden beri evli olduğu ve bu evliliğin halen devam ettiği anlaşılmaktadır. TMK. 118.maddesinde yeralan düzenlemeye göre nişanlanma, evlenme vaadi ile olur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27/02/2020 NUMARASI : 2019/87 E 2020/120 K DAVA KONUSU : Tazminat (Nişanın Bozulması Nedeniyle Tazminat Ve Hediyelerin Geri Verilmesi) KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, taraf vekilleri tarafından ayrı ayrı istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf istemlerinin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi....
AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen nişanın bozulması nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini davasının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı tarafın istinaf başvurusunun kısmen kabulüne yönelik olarak verilen kararın süresi içinde davacı vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine; daha önceden belirlenen, 10/12/2019 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; davacı vekili Av.... ile davalı vekili Av.... geldi....
Dava dilekçesinde, nişan hediyesi olarak takılan 10 adet burma bileziğin nişanın bozulması nedeniyle aynen iadesi, olmaz ise bedeli olan 4.800,00 TL'nın tahsiline karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüyle 10 adet üçlü burma bileziğin davalı tarafça davacıya iadesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. Ancak, HUMK'nun 388.maddesi uyarınca hüküm fıkrasının infazda karışıklık yaratmayacak şekilde düzenlenmesi gerekmektedir. Mahkemece iadesine karar verilen 10 adet bileziğin kaç gram olduğu hususu da toplanan delilleri uyarınca değerlendirilip, hükümde gösterilmek suretiyle karar verilmelidir. Yukarıda belirtilen bu hususun gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
hesabındaki çıktıların dosyaya kasıtlı olarak sunulmadığını, müvekkilinin davalıya hemen hemen her ay para yatırdığını ancak bunların hiçbirini talep etmeyip sadece dava konusu nişanın bozulması nedeniyle mutat dışı hediyelerin iadesini istediğini, bilirkişi incelemesi ile bu durumun açık ve net bir şekilde açığa çıkacağını, Aile Mahkemesi dosyasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, bu dosya sonucunda müvekkilinin nişanın bozulmasında hiç bir kusurunun olmadığının ortaya çıkacağını, dava konusu dosyanın mutad dışı hediye kapsamında kaldığını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Dinlenen tanıklar, şirketin kurucuları ve ortakları olan davacı ile ... nişanlı oldukları, daha sonra nişanın bozulması nedeniyle aralarında husumet oluştuğu ve ortaklığın devamının mümkün olmadığını beyan etmişlerdir. Davacı vekili, müvekkilinin T.T.K. 638/2 maddesi uyarınca haklı sebeple davalı şirket ortaklığından çıkmasına karar verilmesini , çıkma payı istemediklerinin beyan etmiştir. Haklı sebeple çıkma dayanağı olarak; davalı şirketin kötü yönetilmesi , genel kurul toplantılarının yapılmaması ve ortaklar arasındaki( nişanın atılması vs nedenlerle) ortaklığı sürdüremeyecek derecede şahsi ihtilaf ve husumetin oluşması , güvenin kalmaması , kendilerine bilgi verilmemesi , ihtara rağmende bilgi edinme hakkının ağır şekilde ihlal edilmesi olarak belirtilmiştir. Davalı taraf davaya karşı yazılı yada sözlü bir beyanda bulunmamış , şirket defterleri için çıkartılan ihtara da cevap vermemiştir. 6102 sayılı T.T.K.'...
(YHGK 11.4.2007, E. 2007/12-179, K. 2007/198), (YHGK 19.1.1974; YHGK 1.5.1991) Somut olayda; davacı(kadın) dava konusu edilen ziynet eşyalarının ve kişisel eşyalarının davalıda kaldığını ileri sürerek iadesini talep etmiş; mahkemece, dava TMK'nın 122.maddesine göre nişanın bozulması sebebiyle hediyelerin geri alınması istemi olarak nitelendirilmiştir. Eldeki davada talep edilen, dava dilekçesinin içeriğine göre, ziynet ve kişisel eşyanın iadesi istemine ilişkin dava mahiyetindedir. Mahkemece dava türünün yanlış nitelendirmesi talebin esasını değiştirmez. O halde, mahkemece; davanın ziynet ve kişisel eşya alacağı olarak nitelendirilmesi gerekirken, nişanın bozulması sebebiyle hediyelerin geri alınması olarak nitelendirilmesi ve yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması doğru görülmemiştir. O halde, mahkeme, taraflarca ileri sürülen delilleri toplayıp, yukarıdaki madde hükümleri de gözetilerek tümünü birlikte değerlendirerek bir sonuca varmalıdır....
13.09.2013 tarihli ihtarname gönderildiğini, ancak düğün tarihinin 15.09.2013 olduğunu, düğüne çok kısa bir süre kala ihtarname gönderilmesi nedeniyle salonun boş kaldığını savunarak davanın reddini dilemiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1683 KARAR NO : 2022/3095 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ELMALI ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 25/12/2020 NUMARASI : 2020/379 ESAS-2020/584 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Nişanın Bozulması Nedeniyle) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı-karşı davalı erkek, dava dilekçesinde özetle; nişanın bozulması sebebiyle uğramış olduğu zararlar nedeniyle 9.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalı-karşı davacıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı-karşı davacı kadın vekili, cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davanın reddine, müvekkili yararına 1.000,00 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminatın davacı-karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket sınırlarını aşan eleştiri niteliğinde olması nedeniyle haberleşmenin gizliliğini ihlal ve hakaret suçlarının yasal unsurlarının oluşmadığı; ayrıca, Söke 2....